Halk direnişinin perdedeki sesi

Deniz Burak BAYRAK

Her yıl 1-8 Mayıs tarihlerinde İstanbul, Ankara ve İzmir’de eş zamanlı gerçekleştirilen ve yılsonuna kadar ülkenin birçok şehrinde farklı zamanlarda izleyiciyle buluşturulan 18. Uluslararası İşçi Filmleri Festivali (İFF) bugünlerde Antalya, Bandırma ve Hopa’da. 2006 yılında “Üretin Gösterelim!” sloganıyla başlayan festival; sponsorsuz ve ücretsiz bir şekilde yoluna devam ediyor. Festivalin düzenlendiği her ilde gönüllü görev alan, emek veren bir festival komitesi var. Birçok sivil toplum kuruluşunun el birliğiyle hazırladığı programlar içerikleriyle de dikkat çekiyor. Ana akım sinemalarda kendilerine yer bulamayan yönetmen ve filmlerin seçkide yer aldığı festival, sanatın değiştirici ve dönüştürücü gücü olduğuna inanan, eşitlik ve adaleti savunan herkese açık. İFF Antalya, Bandırma ve Hopa ayaklarından Kutay Merinç, Mustafa Uygur ve Volkan Altunkaya ile festivalin dünden bugüne değişiminden filmlerin işçi ve emekçi sorunlarını ne ölçüde yansıttığına kadar birçok konuyu konuştuk.

∗∗∗

İŞÇİ SINIFININ MÜCADELESİ FİLMLERDE

18 yılın emeği ve birikimi var arkamızda. Festival artık tanınan bir alternatif, muhalif, örnek bir festival hâline geldi. Bütün toplumsal muhalefetin, işçi ve halk direnişlerinin perdedeki sesi oldu. İşçi sınıfının gündelik yaşamından giriştiği mücadelelere kadar birçok ayrıntısı festivalimizdeki filmlere yansıyor. Ayrıca biz kadın mücadelesini, çevre ve doğa mücadelelerini, demokrasi mücadelelerini sınıf mücadelesinin bir parçası olarak görüyoruz. Festival sadece işçi filmi göstermiyor. Akbelen’den İkizdere’ye, Latin Amerika’dan Çin’e kadar doğanın yağmalanmasına karşı mücadeleler festivalimizin başlıca konularından ve çok sayıda film 18 yıllık seçkilerimizde yerini aldı. Bu 18 yıllık süreçte toplumsal mücadelelerin yükseldiği dönemlerde festivale ilginin daha fazla olduğunu, mücadelelerin geri çekilme dönemlerinde ilginin düştüğünü gördük. Düzenleyici kurumlar ellerindeki olanakları seferber ediyorlar. İllerde ayrıca birçok demokratik kurum da destekleyici durumda; salonlarını gösterime açıyor.

∗∗∗

BİLİNÇ YARATAN KÜLTÜR HAREKETİ

İFF’nin üretim süreçlerinin iki yıldır içindeyiz. Festival, toplumsal muhalefetteki gerilemenin ve kültür sanat alanındaki sığlaşmanın yaşandığı bir süreçte çok önemli bir iş. Ülkenin ilericilerine, emekçilerine, eşitsizliğe ve adaletsizliğe uğrayan her kesimine moral veriyor. Ana akım sinema dediğimiz şey bir anlamıyla insanlara dayatılan ve yüksek rakamlarda paraların kazanılma beklentisinin olduğu bir tüketimi ifade ediyor. Öte yandan ana akımın dışındaki sinemanın da ciddi sayıda izleyicisi olduğunu görüyoruz. Ben İFF’e sorunları yansıtan değil sorunların kaynağı olan sistem ve sonuçları üzerine bilinç yaratmaya çalışan bir kültür hareketi olarak bakıyorum. Bunun çok iddialı bir cümle olduğunun da farkındayım ama böyle düşünmek benim için çok güçlü bir motivasyon kaynağı. Bandırma’da festivalimizi düzenlerken salon, teknik donanım ve oluşabilecek maddi giderler gibi temel ihtiyaçlarımızı Bandırma Belediyesi’nin desteğiyle sağlıyoruz. Kamu kaynaklarının bu ve benzeri nitelikli kültür sanat etkinliklerinde kullanılması çok yerinde ve önemli.

∗∗∗

SİNEMA ULAŞILABİLİR OLMALI

Hopa’da festivalimizi mahallelere taşımaya ve sinemanın ulaşılabilir olmasına gayret ediyoruz. Ezilenlerin, direnenlerin, emeğin ve sömürülenlerin öyküleri sinemaseverlerle buluşuyor. Festival, yerel sinemacılara da gösterim şansı sunmakta ve bu sinemacıların da festivalde emeğini ön plana alıyor. İçerisinde sendikaların, derneklerin ve gönüllülerin emeği ve dayanışması var. 5’incisini düzenliyoruz ve her yıl ilgiyle karşılanıp daha çok kişiye ulaşıyoruz. Bu ilgi, İşçi Filmleri Festivali’nin ilerleyen yıllarda Hopa'da daha yaygın ve daha güçlü bir şekilde yapılmasını sağlayacak. 

∗∗∗

• Festival, Bandırma’da 21-24 Aralık’ta gerçekleştirilecek. Festival kapsamında kısa ve uzun metraj 10 film Bandırma izleyicisi ile buluşacak. Gösterimler Barış Manço Kültür Merkezi’nde olacak.

• Hopa, festivale 22-24 Aralık’ta ev sahipliği yapacak. Son gün Erdal Eren Gedik Okuma Salonu’nda ve Kemalpaşa Halkevi’nde, tarım işçilerinin, yaşadığı bölgede birbirleri ile olan ilişkilerinin anlatıldığı “Karıncanın Ayak İzleri” isimli kısa film ile deprem bölgesinde yaşanılanların anlatıldığı “Ötekilerin Dayanışması” belgesel gösterimi dikkat çekiyor.

• Antalya’da festival başladı, 26 Aralık’a kadar sürecek. İl merkezinin yanı sıra festival gösterimleri Finike ve Kaş’ta da olacak. Program filmlerin yanında panel ve söyleşilerle de zengin bir içeriğe sahip.

Ayrıntılı programlara festivalin sosyal medya hesaplarından ulaşılabilir.