Dayanışma Gönüllüleri bölgede çalışmalarını sürdürüyor. İktidarın halkı yalnız bıraktığını hatırlatan gönüllüler, “Halk dayanışma ile ayağa kalkacak” diyor.

Halkımız dayanışma ile yeniden ayağa kalkacak
Fotoğraf: BirGün

HABER MERKEZİ

Dayanışma Gönüllüleri depremin en derinden hissedildiği Antakya, Defne ve İskenderun’da bulunan merkezleri üzerinden çalışmalara devam ediyor. Hem yemek dağıtımları hem de gelen yardım kolileri ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Ağırlıklı olarak ihtiyaç olan noktalara çadır, battaniye, ısıtıcı, uyku tulumu ve çeşitli temel ihtiyaç malzemeleri tedarik edilerek götürülmeye devam ediliyor. Başta köyler ve mahalleler olmak üzere birçok araçla yardım malzemesinin ihtiyaç sahiplerine sevkiyatı yapılıyor.


ÇALIŞMALAR SÜRECEK

Bölgede bulunan Dayanışma Gönüllüleri’nden önceki dönem KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen şunları aktardı: “10 binlerce insanı kaybettiğimiz, çok ciddi anlamda felakete dönüşen bir doğa olayı yaşadık. Bunun da insan eliyle felakete dönüştüğünü gördük, deneyimledik. Bizler de en başından itibaren bu felakete karşı dayanışmayı nasıl büyütebiliriz, insanları bu zor durumdan nasıl çıkarabiliriz diye dert edinerek bir kampanya başlattık. İzmir’de, Dayanışma Kooperatifi’yle birlikte çağrı yaparak gönüllülerimizle bir arada toplandık. İlk önce erzak, gıda ve giyim kampanyaları başlatıldı. Daha sonra da deprem bölgesinde bu felaketi yaşayan insanlarla nasıl bir dayanışma geliştirebiliriz diye düşünürken burada en acil ihtiyaçların sağlıklı ve sıcaklı gıdaya erişim ve özellikle köylerde bu imkânlara sahip olmayanlara ulaştırılması noktasında bir ihtiyaç olduğunu tespit ettik. İskenderun’a endüstri tipi mutfak kurduk. Bu mutfakla her gün yaklaşık 2 bin kişiye yemek çıkarabilecek durumdayız. Teçhizatımız bunu çok daha yüksek sayılara ulaştırabilecek seviyede. Şu an 3 öğün yemek çıkartıyoruz. Gerek dışarıda kalan depremzedelere gerek gıdaya ulaşamayanlara araçlarla dağıtım yapmak suretiyle yemek veriyoruz. Burada bir revir kurduk çünkü koşullar ağır. Bu revirimiz de ihtiyacı olanlara sağlık hizmetini ulaştırmaya çalışıyor. Şu anda İskenderun’da 40 kişilik Dayanışma Gönüllüleri var. Özellikle çocuklarla faaliyet yürütme noktasında da bir planlamamız başladı, sürekliliğini de sağlayacağımız bir dayanışma içerisinde olacağız. Bu anlamda ekiplerimiz sürekli yemek dağıtacak, sağlık hizmetini verecek. En büyük ihtiyaç kuru gıdaya ulaşmak ve sağlık hizmeti. Bu anlamda çalışmalarımız sürüyor.”

BİZE GÜVENİYORLAR

Nihat Uçukoğlu ise şunları söyledi: “Elektriğin ve altyapının olmadığı bir yerde bu ihtiyaçlar nasıl karşılanır, nelere ihtiyaç var diye düşünerek tesisatçıları, mühendisleri, doktorları, kamuda çalışan arkadaşlarımızı getirdik. 1999 depreminde yaşadığı afet deneyimiyle, dersler çıkartarak Dayanışma Gönüllüleri bir örgütlenme sürecini başlattı. İkinci olarak da çok hızlı bir şekilde ne yapacağımızı kararlaştırdık. Bölgeye yerel unsurlardan katılan yeni dayanışma gönüllüleri var. Bölgeye 35-40 kişi gelmemize rağmen burada şu anda 50’nin üzerinde arkadaşımız var. Kriz masasındaki arkadaşlarımız her gün katkıda bulunuyor. Araç sayımız arttı. Yereldeki arkadaşlarımız ayni anlamda yardımlarını sürdürüyor. Bu anlamda Dayanışma Gönüllülerinin geçmişten gelen, sosyalistlerin doğruluk, dürüstlük gibi meziyetlerinin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Çünkü bize ciddi anlamda bir güven var. Bizi bir kere gören başka yere gitmiyor, doğrudan bu yardım alanında bize yöneliyor.”