Halktan bağış değil servetten vergi alın

Derinleşen ekonomik krizin ve henüz durdurulamayan koronavirüs salgının yıkıcı sonuçlarının yarattığı sorunlar ve taleplerle 2020 1 Mayıs’ını karşılıyoruz. Kapitalist sistem ve siyasi iktidarları ülkelerde nüans farklılık gösterse de esas olarak halk sağlığını ve halkın ihtiyaçlarını değil tekellerin çıkarlarını ve kârlarını esas alan uygulamaları tercih ediyor. Bir sermaye partisi olarak AKP iktidarı da politikalarını bu eksende oluşturuyor. Hükümet, salgını fırsat bilerek ücretsiz iznin yasalaşması, işten atmaların sürmesi, esnek çalışmanın normal bir çalışma düzeni olarak yerleştirilmesi, grev ve TİS’lerin askıya alınması gibi çalışma hayatına ilişkin pek çok emek karşıtı uygulamayı hayata geçirdi. Hak ihlalleri ve gasplarının yanı sıra iktidar, demokratik haklar ve siyasi özgürlüklerin kısıtlanmasına yönelik uygulamalarını salgın koşullarında da sürdürdü. Kapitalist sistemin ve AKP dahil iktidarlarının salgın sürecini de fırsat bilerek uyguladıkları politikaların yarattığı sorunlar ve taleplerle 1 Mayıs’ı kutlayacağız.

Bu koşullarda öne çıkan talepleri sıralarsak; Öncelikle salgın süresince gerekli ve zorunlu olanlar dışında üretim ve hizmetlerin durması, ücretsiz izin. Çalışmak zorunda kalınan işkollarında çalışma düzeni ve yaşam koşullarının yeniden düzenlenmesi, yaygın test, koruyucu sağlık önlemlerinin alınması. İşten atmalar ve ücretsiz izinlerin yasaklanması, işsizlik fonunun işçiler ve aileler için kullanılması, işsizlik maaşlarının ve süresinin artırılması. Halktan bağış değil servetten vergi alınması, bütün kaynakların halk için kullanılması. Örgütlenme önündeki engellerin kaldırılması, söz, basın ve ifade özgürlüğü. Sağlıkta özelleştirmenin durdurulması, herkesin parasız, ulaşılabilir, nitelikli sağlık hizmeti almasının güvence altına alınması gibi talepleri 1 Mayıs talepleri olarak sıralayabiliriz. Yine salgın sürecinin olumsuz sonuçlarını daha derin yaşayan kadınlar ve göçmenlerin ayrımcılığa, şiddete, sömürüye karşı özgün talepleri 1 Mayıs’ta da özel yer tutacak. Güncel talepler için mücadeleyi esas alırken bu taleplerin ve sorunların kaynağı olan kapitalist sisteme karşı mücadele, gerçek bir halk egemenliğinin sağladığı sağlandığı halk demokrasileri ile sosyalizme uzanan yol geleceğimize ışık tutuyor. Bu bilinç ve mücadele kararlılığıyla, bu süreçte, olanca fedakârlığıyla hizmet sunanlar başta olmak üzere tüm işçi sınıfının, emekçilerin, tüm halkımızın birlik mücadele ve dayanışma gününü kutluyorum.