Hatay Dörtyol’da evleri ağır hasar alan 3’ü çocuk 8 kişilik aile, ahırda ve arabada yaşam mücadelesi veriyor. Büyükanne Zeynep Keser, yurttaşın ödediği vergilerden söz ederek, “Alırken alıyorlar, bu rezilliğimizi gelip kimsenin gördüğü yok” dedi. İki çocuk annesi Duygu Keser ise günler geçmesine rağmen devletten yardım alamadıklarını belirtti.

Hataylı depremzedeler: Vergiyi alırken alıyorlar, bu rezilliğimizi gelip kimsenin gördüğü yok

Hatay’ın Dörtyol ilçesine bağlı Ocaklı Mahallesi’nde evleri Kahramanmaraş merkezli depremlerde hasar alan ve içinde yaşanamayacak duruma gelen 3’ü çocuk 8 kişilik Keser Ailesi, 10 gün boyunca ahırda ve arabada yaşadı.

Tanıdıkları vasıtasıyla eski bir konteyner alan aileden büyükanne Zeynep Keser, “Dünya bir para toplandı hani? Kime verdiler” diye sordu. Gelin Duygu Keser ise gözyaşları içinde, “Bize devletten hiç yardım gelmedi. İki çocuğumla fareli ahırda kaldık 10 gün. İlla göçük altında mı kalacağım ben çocuklarımla. O zaman mı görecekler bizi. Bir yakınımız elektrikli soba getirdi, fakat onu da elektrik faturası çok gelecek diye korkumdan yakamıyorum” dedi.

Gıda, su ve ısınma ihtiyaçları olduğunu belirten büyükanne Zeynep Keser, iki çocuk annesi olan gelini Duygu Keser ile birlikte yaşadıkları zorluğu ANKA’ya anlattı.

Zeynep Keser, deprem anında evden dışarıya kaçabildiklerini söyleyerek, “Evimiz uçmak üzereydi biz aşağı indik. Kaçtık, yağmurun altında dışarılarda gezdik. Gelip bakan olmadı. Eve giremiyoruz. Arabanın içinde kaldı çocuklarım. Ahırda kaldı” dedi.

“AZ HASARLI DEDİLER AMA İÇERİNİN GİRİLECEK HALİ KALMADI”

İki çocuk annesi Duygu Keser ise evlerine gelen ekibin, evlerinin az hasarlı olduğunu söyleyip gittiğini aktararak, “Bizim evimize gelip baktıklarında az hasarlı diye gösterdiler. Ama içerinin girilecek hali kalmadı. Biz lavabo ihtiyacımız için mecbur giriyoruz. Sırayla bekliyoruz kapıda bekliyoruz, kapıları kapatamıyoruz korkuyoruz. Yemeği küçük tüpte yapıyoruz, bazen dışarıda yapıyoruz. Bize devletten hiç yardım gelmedi. Kaynımın bir arkadaşı sağ olsun o bize yardım etti, konteyner geldi, satın aldık. Durumumuz da öyle iyi değil” diye konuştu.

“Durumumuz olsa 10 gün ahırda kalmazdım iki çocuğumla” diyen gelin Duygu Keser, iki çocuğunun da bronşit hastası olduğunu söyleyerek, "Divanlarda yatıyoruz, eşim bir şeyler yapmaya çalıştı, sağı solu poşetle kapattık zaten. Çocuğum diyor ki ‘Anne fare geçiyor’ ama yapacak hiçbir şeyimiz yok. Çocuklarla fareli odada kaldık 10 gün. Kimse bizi görmedi. Her şeyi yapıyoruz, biz de vergilerimizi veriyoruz. Ama bizi hiç kimse görmüyor. İlla büyükşehirlerde mi olacağız, illa göçük altında mı kalacağım ben çocuklarımla. O zaman mı görecekler bizi. Buraya ‘az hasarlı’ nasıl derler. Bari bir erzak getirsinler. Neyle yapacağız biz bu evi, her zaman biz burada mı kalacağız. 8-10 kişiyle. Hiç mi yardım ulaşmayacak bize hiç mi görmeyecek bu devlet bizi" diye konuştu.

“VERGİLERİ ALIYORLAR AMA ‘HALİNİZ NE’ DİYEN OLMADI”

Daha sonra konuşmasına devam eden büyükanne Zeynep Keser, “Bir şey yapacak durumumuz yok. Paramız olsa… Sadece benim bir emeklilik parasıyla geçiniyoruz. Bir çocuğum asgari ücretli, işe gidiyor. Ona da daha yeni başladı. Gören olmadı bizi. ‘Haliniz ne’ diyen olmadı. Vergileri veriyoruz ama ‘Nasıl veriyorsun’ diyen olmuyor. Alırken alıyorlar, bu rezilliğimizi gelip kimsenin gördüğü yok. Biz bu durumdayız. Az hasarlı diyorlar. Dünya bir para toplandı hani? Kime verdiler. Oraları görseler baştan kurarlardı. Ama şuna vergi, buna vergi, canımızı alıyorlar zaten. Aldığım biz emekli parası. Çocuklarla beraber kalıyorum. Oğlumun işi de yok. Ortada kaldık”dedi.