"Türkiye’de Hava Kirliliği Algısı" araştırmasının sonuçlarına göre, toplumun yüzde 97,3’ü yaşadığı şehrin hava kalitesine dair bilgi alamazken, çocuklu ailelerin yüzde 87,4’ü ise çocuklarının hava kirliğinden kaynaklı hasta olacağını düşünüyor. Araştırmaya göre, hava kirliliği en fazla Doğu Marmara ve Batı Karadeniz’de hissediliyor.

Hava kirliliği endişe yaratıyor: 2 bölgede yoğun olarak hissediliyor

Temiz Hava Hakkı Platformu ve Yaşama Dair Vakıf (YADA) tarafından 17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Farkındalık Günü kapsamında yapılan "Hava Kirliliği Algı Araştırması"na katılanların yüzde 87,4'ü, hava kirliliği nedeniyle çocuklarının sağlık sorunu yaşama ihtimalinden endişe duyduğunu ifade etti.

Temiz Hava Hakkı Platformundan yapılan açıklamaya göre, toplumun hava kirliliği algısını inceleyen çalışma, toplumun hava kirliliğini en önemli çevre sorunlarından biri olarak gördüğünü ve hava kirliliğinin neden ve sonuçları konusunda toplumsal farkındalığın oldukça yüksek olduğunu ortaya koydu.

EN FAZLA DOĞU MARMARA VE BATI KARADENİZ’DE HİSSEDİLİYOR

1500 kişi ile yapılan araştırmaya katılan her dört kişiden biri, ailelerinde ve çevrelerinde kirli hava sebebiyle hastalığa yakalanan biri olduğunu, bunların üçte biri ise hastalığa yakalanan yakınının hayatını kaybettiğini belirtti.

Araştırmaya göre, hava kirliliği en fazla Doğu Marmara ve Batı Karadeniz’de hissedilirken katılımcıların yüzde 87,4’ü, çocuklarının hava kirliliği nedeniyle sağlık sorunları yaşama ihtimalinden kaygı duyuyor.

SANAYİ, MADENCİLİK VE ULAŞIM HAVA KİRLİLİĞİNİN BAŞLICA SEBEPLER

Araştırmaya katılanların yüzde 86,2’si yaşadığı şehirdeki hava kalitesini merak ettiğini, yüzde 97,3’ü hava kalitesi hakkında bilgiye kolay ulaşamadığını, yüzde 95’i ise hava kirliliği ile ilgili nereye veya nasıl başvuracağını bilmediğini söyledi. Gelecekte hava kalitesinin daha iyiye gidebileceğini düşünenlerin oranı yüzde 16'da kaldı.

Hava kirliliğine yol açan sektörlerin de sorulduğu araştırmaya katılanların yüzde 37,7’si bu soruya sanayi, yüzde 21’i madencilik, yüzde 15,1 ise ulaşım yanıtını verdi.

PROF. DR. VAROL: ÇEVRE VE SAĞLIK POLİTİKALARI BİRLİKTE DÜŞÜNÜLMELİ

Açıklamada görüşlerine yer verilen Temiz Hava Hakkı Platformu Yürütme Kurulu üyesi ve halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Gamze Varol, 16 Kasım’ın Dünya KOAH Günü, 17 Kasım’ın Dünya Akciğer Kanseri Farkındalık Günü olduğunu hatırlatarak, şu bilgileri verdi:

"Algı araştırmasından anlaşılacağı üzere toplumun hava kirliliğinin sağlık etkilerine dair farkındalık düzeyi oldukça yüksek. Kısaca KOAH olarak adlandırılan kronik obstrüktif (tıkayıcı) akciğer hastalığının da, akciğer kanserinin de ana nedenlerinden biri hava kirliliğine maruz kalmak. Öte yandan, Türkiye’de tüm ölüm nedenleri arasında akciğer kanseri üçüncü, KOAH dördüncü sırada yer alıyor. Halkımız da bu iki ölümcül hastalığın kirli havayla olan ilişkisinin farkında. Çözüm için çevre ve sağlık politikalarını birlikte düşünmeliyiz."

DOÇ. DR. AYTA: ÇOCUKLARIN BEYİN VE SİNİR SİSTEMİ GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR

Temiz Hava Hakkı Platformu Yürütme Kurulu üyesi, nöroloji ve çocuk nörolojisi uzmanı Doç. Dr. Semih Ayta ise "Ebeveynler çocukları için endişe etmekte çok haklı. Maalesef çocuklar hava kirliliğine, yetişkinlere göre çok daha az dayanıklı. Araştırmadan da görüyoruz ki, hava kirliliğine bağlı olarak astım, KOAH, bronşiolit ve bronşit gibi solunum hastalıklarının çocuklarda çok sık görüldüğü, toplum tarafından da biliniyor. Hava kirliliği çocukların beyin ve sinir sistemi gelişimini de olumsuz yönde etkiliyor. Otizm ve zeka geriliği gibi sorunların ortaya çıkmasını kolaylaştırabiliyor. Çocuklarımızın sağlığı için hava kirliliği konusunu acil ve önemli bir toplumsal sorun olarak ele almamız gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.