Müzisyen Cihan Mürtezoğlu, pandemiden bu yana ruh halinin bir enkaz gibi olduğunu kaydederek, müzik kariyeriyle ilgili “Hayal ettiğimden daha fazlasını bulduğumu söyleyebilirim” diyor.

"Hayalden fazlası"
Fotoğraf: BirGün

Sercan MERİÇ

Başarılı müzisyen Cihan Mürtezoğlu, bu yılın içinde şarkılarını art arda dinleyicilerle paylaşıyor. Mürtezaoğlu, son olarak Yanmayana Her Yer Kar şarkısını paylaştı. Son şarkısı vesilesiyle bir araya geldiğimiz başarılı müzisyen ile geçmişten bugüne bir yolculuk yaptık.

Bir seçim atlattık. Ruh halin ve duygu durumun nasıl bir müzisyen olarak?

Ruh halimiz, duygu durumumuz pandemiden bu yana zaten enkaz gibi. Üstüne bir de seçim geldi. Bir şekilde kendi gündemimi kovalamaya çalışıyorum galiba. Kendi hayatım, hayata bakış açım gibi şeylere odaklanmaya başladım. Çünkü biraz artık aşırıya kaçtı. Müzisyen olarak da özellikle ekstra zorluklarla karşılaştık. 

Derde İhanet Edemem, Soytarı İpi ve Yanmayana Her Yer Kar şarkılarını dinleyicilerle buluşturdun. Nasıl bir üretim ve yayın süreci işliyor senin açından?

Biraz daha tekli yayın yapmaya karar verdim. Çünkü uzun metinli bir yayın, 5-6 ya da 10 şarkılık bir yayın biraz karambole gidiyor. Uzun metinleri okumak şu dönemde biraz zorlaştı gibi görünüyor. Bu nedenle tekli şarkılar yayınlamaya karar verdim. Bir süredir bu kararı uyguluyorum.

Bunlar bir albümle buluşacak mı?

Hayır, böyle bir planım yok ama ileride belki bir konsept ilişkisi oluşursa bazılarını bir albüm paketine alabiliriz. 

Son yayınladığın şarkılarının ilk albümdeki duygu durumuna daha yakın olduğunu hissettim…

Evet, doğru. Özellikle son olarak yayınladığım "Yanmayana Her Yer Kar" ilk albüm öncesi yazmıştım, 2014 yılında. Kaydına fazla dokunmadan koruyarak yayınladım. "Soytarı İpi” de ilk albümde yer almayan, ancak ilk albüm öncesinde yapılmış bir şarkıydı. Geçmişte yayınlamamış ve kaydetmiş olduğum şarkıları yayınlama kararı aldım. Çünkü bu şarkıları konserlerde çalıyordum ve sevenlerimden istek alıyordum. O yüzden yayınlamak doğru bir karar oldu. 

Peki konserler nasıl gidiyor?

Konserler, başlangıçta konuştuğumuz gibi siyaset, pandemi ve ekonomi gibi birçok etkenden dolayı zorlaşıyor. Mekanların değişmesi, kapanması ve mekan standartlarının değişmesi gibi unsurlarla ilgili olarak zorluklar yaşanıyor. Butik bir yaşamı deneyimlemeye çalışmak gittikçe zorlaşıyor. Daha büyük bir hayal ve hayat gerekiyormuş gibi bir dayatma var. Bunun sonucunda konserlerin düzenlenmesi biraz zorlaşıyor.

Son yayınladığın şarkıların özel bir hikayesi var mı mesela? Mesela Soytarı İpi’nde acaba politik göndermeler var mı diye düşünüyor insan…

Ben o meseleyi biraz dinleyicinin takdirine bırakmayı önemsiyorum. Çünkü bir yandan bana biraz bilinç dışının alanı gibi geliyor kelam işi. Ben kendim bir ayrılık şarkısı olarak ya da aşk şarkısı olarak yazıldığımı düşündüğüm şarkıya seneler sonra bakınca “politik göndermeler varmış galiba” diyorum. Bunlar bilinç dışının alanına giriyor gibi hissediyorum. Bu yüzden şarkı için “politik içerik var ya da yok” gibi şeylerin altını çizmek uygun gelmiyor. Kendim bile bazen bilmiyorum.

Bu besteleri yaparken ya da yazarken hangi duygular içine giriyorsun?

Bu üretim süreci oldukça değişken olabiliyor. Bazı zamanlarda gerçek bir hikayeden veya yaşanan bir öyküden aniden bir tür boşalım gibi çıkıyor şarkı. Bazen ise bir kelimenin yazılması 6 ay gibi sürebiliyor. Bazıları sancılı bir süreç olabilirken bazıları da aniden ortaya çıkabiliyor. Şarkıdan şarkıya, hikayeden hikayeye büyük bir değişkenlik gösteriyor.

“Bu şarkı benim hayatımda çok özel bir yere sahip” dediğin bir şarkın var mı?

Aslında, benim için sürekli değişiyor. Yaptığım yeni şarkılar sürekli öyle geliyor. Şimdiye kadar yayınlamadığım bir şarkı var, adı “Köprülerin Üzerinde”. Bu şarkı bana bir süredir yaptığım en iyi şarkı gibi geliyor. Evde telefona akustik bir şekilde kayıt yaptım. Telefondan açıp “Bu sanırım en güzel şarkım” diyorum. İşte bu tarz şarkılar henüz yayınlanmadı.

Ne zaman dinleyebileceğiz?

Tahminime göre 1-2 ay içinde bu şarkıyı tamamlayıp yayınlamayı düşünüyorum. Yayınladıktan sonra da yeni bir şarkı için de “işte bu şarkı!” diyebilirim. Bu süreklilik bir anlamda motivasyon sağlıyor.

Son şarkıdaki bazı sözlerin anlamını merak ediyorum: “Kalanlar kalsın, dönenler dönsün / Duymayan duysun / Biz de büyüyecek /Nar”

Ateş olan nar. Bu şarkının seçim sonrasına denk gelmesi çok manidar oldu. Ben bunu seçimin sonucuna bağlı olarak değerlendirmemiştim aslında. Çünkü bu şarkıyı 2014’te yazmıştım. Ama o kadar ideal bir zamana denk geldi ki, kendini bir şeylerin değişmesinden yana düşünen herkes, bu narın veya ateşin içindedir diye değerlendiriyorum. 

Cihan Mürtezaoğlu olarak yolun en başını hatırladığında “Hayallerime ulaştım” diyebiliyor musun?

Aslında, müzik meselesini çok fazla hayal etmek üzerinden yaşamadım. Eğer konuşulacaksa; hayalimin ötesinde bir şey bulduğumu söyleyebilirim. Daha çok bir tür karşılaşma gibi başıma geldi. Bir hayalden daha fazlası olduğu için bu kalan şansla ne yapacağımı kovalıyorum. Bazen buluyorum, bazen düşüyorum, bazen kalkıyorum. Ama hayal ettiğimden daha fazlasını bulduğumu söyleyebilirim.

Konser takvimi belli mi?

Şu an için net bir tarih veremem, ancak Temmuz'un sonuna doğru bir yaz turnesi olacak. Ayvalık'la başlayacak. Ardından İzmir, Datça gibi yerleri düşünüyoruz. Bu konserleri zaten Instagram'da duyuruyorum.