Hayatın her alanında halka baskı
Yurttaşları bir dilim kuru ekmeğe muhtaç eden Saray rejimi, iktidarı kaybetmemek için hamle üstüne hamle yapıyor. Kamu yönetiminde yol temizliğine girişen Saray, 20 ilin valisini değiştirdi. Muhaliflere her gün hapis cezaları veriliyor. Laikliğe yönelik saldırgan tavır arttı.
Politika Servisi
Ekonomik buhranın sebebi olan, yandaş müteahhitleri zenginleştiren, halka ise açlık ve yoksulluk dayatan iktidar, seçim arifesinde baskıyı artırdı. Kamu yönetiminde yol temizliğine girişen iktidar, 20 ilde vali değiştirdi. Kendisine problem çıkarmayacak isimleri vali olarak bu illere atadı.
Bunlardan birisi iktidara yakın TÜRGEV’de yöneticilik yapan ve üniversitede iletişim fakültesi okuyan Kübra Güran Yiğitbaşı’nın Afyon’a vali olarak atanmasıydı. Bunların dışında Gezi Davası’ndaki sanıklara ağır cezalar verilmesi, Pegasus çalışanlarının özel yaşamındaki tercihinin yargıya taşınması, kadın sanatçıların giyim ve kuşamı nedeniyle hedefe oturtulması, gerici ve dinci yapılarla beraber festivallerin yasaklanması, çay emekçilerinin eyleminin “milli güvenlik sorunu” diyerek yasaklanması, bağımsız medyaya ceza üstüne ceza yağdırılması ise son dönemde karşılaşılan diğer örnekler…
KAMU YÖNETİMİNDE YOL TEMİZLİĞİ
Seçim öncesinde kamu yönetiminde yol temizliğine girişen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 ilin valisi değiştirildi. Kayyum olarak görev yapan Diyarbakır ve Van valileri merkeze çekildi. Kararnamede, İçişleri Bakanlığı'nda görev yapan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yakın 6 bürokrat vali olarak atandı. CHP’li başkanların AKP dönemlerine yönelik yolsuzluk ve usulsüzlük yapıldığına dair raporlar paylaştığı Ankara ve İstanbul valileri yerinde kaldı. İletişim fakültesinden mezun olan, iktidara yakın TÜRGEV’de yöneticilik yapan Kübra Güran Yiğitbaş’ın Afyon’a vali olarak atanması ise dikkat çekti.
Gericiler istedi, Valilik yasakladı
Eskişehir Valiliği, gerici ve dinci vakıfların isteği üzerine kentte her türlü yürüyüş, çadır kurma, afiş, pankart asma, konser, şenlik ve festival gibi etkinlikleri 15 gün süreyle yasakladı. Yasağın temel amacı kentte yapılması planlanan Anadolu Fest’in engellenmesiydi. İki yıl önce İsmailağa tarikatına bağlı Hicret Derneği üyeleri ile fotoğrafı kamuoyuna yansıyan Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız’ın, söz konusu kararı gericilerin talebi üzerine aldığı yönünde yorumlar yapıldı.
Valilikten emekçiyi engelleme çabası
Adana’da ve Batman’da da 24 Valilik tarafından tüm yürüyüş, eylem ve gösteriler yasaklandı. Rize’de de Çay Üreticileri Meclisi'nin çiftçi ve çay üreticileri, taleplerini iletmek üzere ÇAYKUR Genel Müdürlüğü önüne yürüyüş yapacağını duyurdu. Duyurunun ardından Rize Valiliği 5 gün boyunca eylem ve etkinlik yasağı kararı aldı.
GEZİ ÜZERİNDEN TOPLUMA GÖZDAĞI
Yargının iktidarla ilişkisine dair en acı örneklerden birisi Gezi Davası’nda verilen cezalar oldu. Gezi Davası’nda, direnişi finanse ettiği iddiasıyla iş insanı Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi. Can Atalay, Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman’ın aralarında bulunduğu 7 sanık hakkında 18’er yıl hapis cezası verildi. Gezi Direnişi’ne katılan milyonlarca yurttaşı yargılamaya kalkan iktidar, bu cezalarla birlikte topluma gözdağı vermeyi hedefledi. Ancak söz konusu cezalara yine toplumun ezici çoğunluğu tepki gösterdi.
Canlı yayına adaletsiz ceza
Bu cezaların yanı sıra bağımsız medyaya yönelik baskılar da arttı. Daha önce muhalif kanallara yönelik sayısız ceza veren Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, bu kez CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’ın Gezi Davası’nın ardından yaptıkları açıklamayı canlı yayınlayan KRT, TELE1, Halk TV ve Flash Haber’e para cezası verdi.
GERİCİ BASKIYA BOYUN EĞMEK YOK
Başarılı oyuncu Sezen hedefte
Hayat tarzlarına yönelik her fısatta müdahale eden, müzik yasağı ile sanata yönelik bakış açısını bir kez daha ortaya koyan iktidar, kadın sanatçıları da hedefe koyamaya devam ediyor. Son örnek başarılı oyuncu Melis Sezen oldu. Eski MHP vekil Ahmet Çakar, Sezen hakkında “Geçen gün bir galaya çağırdılar. Bir kıyafet giymiş o kıyafet kanunen suç. Çünkü göğüs dekoltesi tamamıyla açık toplum içinde kendini gösteriyor. Yani sütyen yok” dedi ve büyük tepki çekti.
Özel yaşamı cezalandırma hamlesi
Saray yargısının özel hayata yönelik müdahalelerinden en dikkat çekeni Pegasus çalışanlarına yönelik açılan dava oldu. Kadir gecesinde içki içtikleri ve fotoğraf paylaştıkları için sosyal medya trolleri ve gericiler eliyle hedefe oturtulan çalışanlar hakkında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan soruşturma başlatıldı. Pegasus çalışanı O.T. hakkında Başsavcılık tutuklama talep etti.