HAZİRAN: İmam Hatip Seçtirme Sistemine Hayır

Birleşik Haziran Hareketi (HAZİRAN) Eğitim Komisyonu liselere giriş sınavı için yayımlanan kılavuza ilişkin açıklama yaptı. Yapılan açıklamada “AKP iktidarı bu son müdahaleyle, tüm eğitim sistemini İslamcılaşmış ve piyasa için ara eleman haline gelmiş bir nesil yaratma projesi üzerine kurduğunu bir kez daha göstermiş oldu” denildi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

Ortaöğretime geçiş sistemiyle ilgili aylardır süren belirsizlik, MEB’in dün gece açıkladığı “Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav Başvuru ve Uygulama Kılavuzu” ile başta öğrenci ve veliler olmak üzere tüm halkımız için yeni bir kaosa dönüştü.

Daha önce 600 olarak belirlenen sınavla öğrenci alacak “nitelikli” okul sayısının, kılavuzda 1367 olarak açıklandığı ve bu okulların 747’sinin, yani yarısından fazlasının imam hatip ve meslek liselerinden oluştuğu görülüyor. Pek çok il ve ilçede nitelikli, köklü, akademik başarısı yüksek okullar yerine imam hatip liselerinin listeye dahil edilmesi niyeti de açık ediyor.

Adrese dayalı yerleştirme sistemiyle çocuklarımızın neredeyse %90’ı zaten imam hatip ve meslek liselerine mahkum edilmeye çalışılıyordu. Bu son açıklama, sınav sonucuna göre yerleştirilecek öğrencilerin çoğunun da imam hatip ve meslek lisesi dayatmasıyla karşı karşıya bırakılacağını gösteriyor.

AKP iktidarı bu son müdahaleyle, tüm eğitim sistemini islamcılaşmış ve piyasa için ara eleman haline gelmiş bir nesil yaratma projesi üzerine kurduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Çocuklarımız bir yandan islamcı-gerici baskının, bir yandan da geçim kaygılarının altında sindirilmeye çalışılıyor, korku, baskı ve itaate dayalı bir toplum mühendisliği, okullar aracılığıyla yaygınlaştırılıyor.

Bu tablo bize gösteriyor ki; hem öğrencilerin hem velilerin hem de eğitim emekçilerinin tüm itirazlarına ve nitelikli eğitim taleplerine rağmen MEB, imam hatip ve meslek liselerini çocuklarımızın büyük kısmı için zorunlu hale getirmiştir. Bugün özellikle yoksul çocuklarımız için kamusal eğitim, imam hatiple ve meslek liseleriyle özdeşleşmiştir. Orta ve alt gelir grubundaki aileler bile kredi borçlanmalarıyla nitelikli, bilimsel ve laik eğitim için özel okul arayışına girerken, yoksul çocuklarımız ya bu dayatmaya razı olmak ya da eğitim hayatından tamamen kopmak zorunda kalmaktadır.

Bu sınav ve yerleştirme sistemi, hem anayasanın hem de en temel çocuk haklarının ihlal edilmesi demektir. Bu sınav ve yerleştirme sistemi, ülkemizin geleceğinin yok edilmesi, aydınlık yarınların katledilmesi demektir.

Çocuklarımızı bu karanlık zihniyetten kurtarmak; laik, bilimsel, eşit ve adil bir eğitimi hep birlikte kurmak için tüm velileri, öğrencileri, öğretmenleri, demokratik kitle örgütlerini ve ülkemizin geleceğine sahip çıkan tüm yurttaşları bu sınav ve yerleştirme sistemine karşı mücadeleye çağırıyoruz.

Çocuklarımıza kuracağımız mutlu, özgür ve aydınlık bir gelecek için OMUZ VER!