2016-2018 dönemi Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerine “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı bir açıklama yapmaları dolayısıyla hapis cezası verilmesi, TTB ve tabip odalarınca protesto edildi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen tabip odası başkanları ve TTB Merkez Konseyi üyeleri, Adalet Bakanlığı’na giderek, mahkeme sürecinde yaşanan hukuksuzluklara ilişkin kaygıları içeren bir dilekçe verdi. Adalet […]

Hekimler hukuksuzluğu Adalet Bakanlığı’na taşıdı

2016-2018 dönemi Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerine “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı bir açıklama yapmaları dolayısıyla hapis cezası verilmesi, TTB ve tabip odalarınca protesto edildi.

Türkiye’nin dört bir yanından gelen tabip odası başkanları ve TTB Merkez Konseyi üyeleri, Adalet Bakanlığı’na giderek, mahkeme sürecinde yaşanan hukuksuzluklara ilişkin kaygıları içeren bir dilekçe verdi.

Adalet Bakanlığı’na sunulan dilekçe öncesi TTB genel merkez binasında düzenlenen basın toplantısında açıklama yapan TTB İkinci Başkanı Dr. Ali Çerkezoğlu, “TTB Merkez Konseyi üyelerine hapis cezası verilen bir ülkede haktan, hukuktan ve adaletten söz edilemez” dedi.

TTB yöneticilerinin savaş karşıtı ve barış yanlısı açıklamaları nedeniyle hapisle cezalandırılmasını “utanç” olarak niteleyen Çerkezoğlu, şunları söyledi:

“Bizler TTB yöneticileri olarak bu hukuksal utancı Dünya Tabipleri Birliği’ne ve bağlı ülke tabip birlikleri ile diğer hekim örgütlerine açıklayamıyoruz. Ülkemizde de başta meslektaşlarımız olmak üzere 82 milyon yurttaşımızdan tek bir kişinin bile bu hukuksuzluğa alışmasını ve demokrasi dışı keyfiliği kabullenmesini istemiyoruz.

Ülkemizde yargı mekanizmasından sorumlu Adalet Bakanlığı ile TTB Merkez Konseyi’nin hapis cezasına karşı bir cümle kuramayan Sağlık Bakanlığı’nın dünyaya ve ülkemizdeki 145 bin hekime bu utanç tablosunu açıklamasını bekliyoruz.

Hiç kimseden ve hiçbir yerden direktif almayan, hukuka, delillere, savunmalara saygılı, adil ve tarafsız bir yargı mekanizmasını tesis etmek olduğunu ve bunun için ülkemizdeki adalet mücadelesinin büyütülmesi gerektiğini çok iyi biliyoruz.

Bu yargı sistemiyle sağlıkta şiddettin engelleneceğine inanmadığımız gibi, toplumsal barışın sağlanacağına da, iyi ve onurlu hekimlik yapılabileceğine de inanmıyoruz.”