Hem dizi hem film: Haftanın önerisi ve dikkat çekeni
Kötülük Diye Bir Şey Yok (Evil Does Not Exist), Ryusuke Hamaguchi (Vizyon) (Fotoğraf: IMDb)

Hazırlayan: Murat TIRPAN

HAFTANIN ÖNERİSİ

Bu hafta çarpıcı bir film önererek başlıyoruz: Ryusuke Hamaguchi’den "Evil Does Not Exist”. Tokyo’ya yakın bir köyde geçen bu hikaye, bir glamping alanının geliştirilmesini durdurmak isteyen yerel halkın çabasını anlatıyor. Film, küçük ama etkili bir çatışmayı, bir septic tankın yerleşimi etrafında dönen gerilimleri ustaca işliyor.

Hamaguchi, bu filmde kentsel ve kırsal yaşamın çatışmasını ele alırken, “Wheel of Fortune and Fantasy” ve “Drive My Car” filmlerinden tanıdığımız oyuncu Hitoshi Omika’nın canlandırdığı Takumi karakteri üzerinden bu çatışmayı derinleştiriyor. Takumi’nin, bölgenin içme suyu üzerindeki endişelerini ve yerel bir noodle restoranının geleceğini koruma çabasını izlerken, Hamaguchi’nin doğanın güzelliğini betimleme şekline hayran kalmamak zor. “Evil Does Not Exist”, sakin ama komik, kafa karıştırıcı bir gizemi ele alıyor ve şok edici bir finalle son buluyor. Hamaguchi’nin bu son eseri, Kelly Reichardt’ın filmlerinin hayranlarına hitap edecek, Drive my Car'ı sevenleri de asla üzmeyecektir. Bu etkileyici hikayeyi deneyimlemenizi öneririm.

HAFTANIN DİKKAT ÇEKENİ

Blue eye Samurai (Netflix)

Bu hafta Netflix kataloğuna giren bir yetişkin animasyonu önerimiz de var: “Blue Eye Samurai”. Mükemmel senaryosu, kusursuz seslendirme kadrosu ve göz alıcı tasarımıyla bu animasyon, izleyiciyi ilk sahnelerinden itibaren büyülüyor. Kenneth Branagh, Masi Oka, Brenda Song, Stephanie Hsu, Maya Erskine, Randall Park ve George Takei gibi isimlerin sesleriyle hayat bulan dizi sıradan bir anime olmaktan çok daha fazlası. 17. yüzyıl Japonya’sında geçen bu hikâye, Batı emperyalizmine karşı Japon değerlerini koruma çabası içindeki bir ülkede dört ‘beyaz şeytanın’ hâlâ saklandığı söylentileri üzerine kurulu. Bizim kahramanımız “Blue-Eye Samurai” Mizu (Maya Erskine), toplum tarafından dışlanan bir “melez”, ve hikâyesi duygusal ve çarpıcı. Mizu’nun yolculuğu boyunca elde ettiği çırak Ringo (Masi Oka) ve diğer karakterlerin etrafında dönen hikâyeler, sizi Japonya’nın Edo dönemine götüren bir maceraya davet ediyor. Güçlü temaları, şaşırtıcı dönem tasvirleri ve etkileyici animasyon tasarımı ile “Blue Eye Samurai” son derece olgun bir animasyon. Son derece etkileyici dövüş koreografileri, dramatik anlar ve gerçekçi karakter tasvirleri bu diziyi ayrıcalıklı kılan unsurlar. Animasyonun sınırlarını zorlayan anlatımlar ve tarihsel meseleler sizin ilgi alanınızdaysa, “Blue Eye Samurai” tam size göre. Ben şimdiden ikinci sezon için sabırsızlandığımı rahatça söyleyebilirim. Bu etkileyici animasyonu kaçırmayın!