Herkes yaşama hakkına sahiptir
AYM, 7 yıl önce Şırnak’ta özel harekât polisinin katlettiği 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ın yaşam hakkının ihlal edildiğine ilişkin kararının gerekçesini 7 ay sonra açıkladı. Avukat Dilsiz, "Benzer davalara emsal olacak” dedi.
Kayhan AYHAN
Anayasa Mahkemesi (AYM), 7 yıl önce Şırnak'ın Cizre ilçesinde özel harekât polisinin katlettiği 12 yaşındaki Nihat Kazanhan'ın yaşam hakkının ihlal edildiğine ilişkin kararından 7 ay sonra gerekçeli kararını da açıkladı. Resmi Gazete'de yayımlanan gerekçeli kararda AYM, Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu, TCK'nin yanı sıra Yargıtay'ın 'haksız tahrik indirimi'yle ilgili içtihadı BM, Avrupa Konseyi belgelerini de alıntıladı. Kararda, Anayasa'nın 'Devletin temel amaç ve görevleri' kenar başlıklı 5. maddesi ile 'Kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığı' kenar başlıklı 17. maddesindeki 'Herkes, yaşama .... hakkına sahiptir' ibaresine atıf yapan Yüksek Mahkeme, oybirliğiyle 'Yaşam hakkının ihlal edildiği'ne hükmetti.
Kazanhan ailesinin avukatı Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz, kararı BirGün'e değerlendirdi.
MANİPÜLASYON DENİLDİ
Benzer dosyalarda yaşanan cezasızlık politikalarının bu olayda da kendisini gösterdiğin belirten Dilsiz, "Soruşturmanın başından sonuna kadar görgü tanıklarına rağmen tüm yetkili merciler, bu olayın polis birimleri tarafından gerçekleşmediği, bunun devletin güvenlik birimlerine yönelik örgütün bir manipülasyonu olduğu şeklinde açıklamalar yaptı. Hatta hazırlanan kriminal raporlar bu şekilde düzenlenip basına servis edildi. Buna yönelik tartışmalar yürütülürken FOX haberde çıkan olay anına ilişkin görüntülerde görgü tanıklarının ifade ettiği üzere polis memurunun nişan alarak 12 yaşındaki Kazanhan’ı hedef alarak öldürdüğü görülüyordu. Bahse konu görüntülere ve tüm ısrarlarımıza rağmen soruşturma süreci akamete uğratılmış ve sağlıklı bir yargılama faaliyeti yürütülmemiştir. Neticede sanığa haksız tahrik hükümleri uygulanarak 13 yıl 4 ay ceza verilmişti" diyerek yargılama sürecinde yaşananları anlattı.
EMSAL OLACAK
Dilsiz, İstinaf ve Yargıtay'dan da aynı şekilde kararlar çıkması üzerine dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne taşıdıklarını aktardı. ‘Haksız tahrik hükümlerinin mevcut durumda uygulanamayacağı, bu durumun faili kolluk olan dosyalarda kronikleşmiş bir cezasızlık silsilesine sebep olduğu’ yönündeki itirazlarına AYM tarafından ihlal kararı verildiğini hatırlatan Dilsiz, AYM’nin sanık polise 'haksız tahrik indirimi'yle verilen 13 yıl 4 aylık hapis cezasını yetersiz bulup yargılamanın yeniden yapılması ayrıca aileye 90 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmettiğini söyledi. Kararı hatırlatan Dilsiz, "Benzer toplumsal davalara emsal olma ve yaygın cezasızlık politikasına etki edecek olması bakımından 7 yıllık mücadelemizin sonucunda verilmiş olan bu karar bizi mutlu etmiştir" ifadelerini kullandı.