Keşmir’deki gerginliğe ilişkin konuştuğumuz Pakistan Barış Çalışmaları Enstitüsü Direktörü Rana’ya göre Hindistan ateşle oynuyor. Yarattığı kriz büyük isyanlara neden olabilir. Modi hükümetinin sınırlardaki gerilimi yönetilebilir seviyelerde tutması oldukça zor.

Hindistan’ın hamlesi Keşmir’de isyan başlatabilir

ÖMÜR ŞAHİN KEYİF

Hindistan’ın özel statüsünü kaldırdığı Cammu Keşmir eyaletindeki gergin durum devam ediyor. Hindistan’ın kontrolü altındaki bölgede internet ve telefonun kesilmesiyle uygulanan karartma da halen kaldırılmış değil. İslamabad merkezli düşünce kuruluşu Pakistan Barış Çalışmaları Enstitüsü (PIPS) Direktörü Muhammed Amir Rana’nın BirGün’e yaptığı değerlendirmeye göre, Hindistan’ın anayasa değişikliğiyle yükselttiği gerilim, Keşmir’de bu güne kadar görülenlerden farklı bir isyana dönüşebilir. Rana’ya göre bu olası isyan Hindistan’ın sağcı Narendra Modi hükümetini zor duruma düşürür: “Yeni bir isyanın oluşmakta olabileceğini düşünüyoruz. Vadiden gelen belirtilere göre bu her an patlak verebilir. Bu durumda, Modi hükümetinin kontrolü zor olur. Bu isyan geçmiştekilerden farklı olur. Her ne kadar barışçıl siyasi eylemliliklerden oluşsa da, şiddet içerikli duyguları da barındırabilir. İşgal altındaki Keşmir’de; Bağımsızlık yanlısı, Pakistan yanlısı ve ultra radikal direniş kesimlerinde duygular eşit şekilde yükseliyor. Ayrı ayrı şiddet eylemlerine başvurabilir ya da intifadanın derecesini yükseltmek için birlik oluşturabilirler.”

‘BASKI OLUŞTURUR’

Rana’ya göre, uluslararası kamuoyu Keşmir’de meydana gelecek yeni bir isyan karşısında, geçmişte olduğundan çok daha ‘ilgili’ olabilir. “Bu da Hindistan hükümetini kararından döndürmese bile, Modi üzerinde baskı oluşturur, Pakistan, Hindistan’ın kendi eliyle yarattığı bu krizi, Hindistan üzerinde (Keşmir konusunda bir kalıcı anlaşma adımının atılması için) baskı sağlamak için kullanabilir.”

Hindistan’ın Keşmir’in özel statüsünü kaldırmak için ‘en iyi zamanı seçtiğini’ belirten Rana, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Pakistan çeşitli zorluklarla baş etmeye ve Afganistan’daki barış süreci için kolaylaştırıcı olarak jeopolitik önemini yeniden kazanmaya çalışıyor. Pakistan, ABD’nin Afganistan’daki başarısızlıkları için günah keçisi konumunda. Benzer şekilde, Hindistan her zaman Keşmir’deki başarısızlıkları için Pakistan’ı suçladı. Fakat şu anda durum farklı, sınırlardaki gerilimi yönetilebilir seviyelerde tutmak zor olabilir.”

‘ÖNCELİK DİPLOMASİ’

Rana, Pakistan’ın şu andaki stratejisinin diplomatik kanalları kullanarak Hindistan üzerinde baskı oluşturmak olduğunu söylese de askeri hamle ihtimalinin ortadan kalkmadığı konusunda da uyarıda bulunuyor.

"HAYALET GİBİ ŞEHİR"

Hindistan’ın farklı bölgelerinde yaşayan Keşmirliler, yaklaşık 10 gündür Keşmir’de bulunan ailelerine ulaşamıyor. Karartmaya karşı çıkan Delhililer, eylemler gerçekleştiriyor. Eylemlerin organizatörlerinden Delhi’de yaşayan Keşmirli Faik Feyzan, BirGün’ün sorusu üzerine bölgedeki durumu şöyle anlatıyor: “Bütünüyle bir iletişim karartması söz konusu olduğu için Keşmir halkının sesini duymak zor. Haberler, 20 adımda bir kontrol noktalarıyla beraber boş sokakların ve kapalı dükkanların daimi görsel olduğu bir hayalet şehirden geliyor.”

Keşmirlilerin talebinin barış ve geleceklerine karar verme hakkı olduğunu belirten Feyzan, BJP taraftarlarının Keşmir kararını bir zafer olarak gördüğünü belirtiyor ve sosyal medyada kimi kullanıcıların “Keşmirli eş” ve toprak istediklerine dair mesajlar paylaştığını anlatıyor.

KADIN DÜŞMANI SÖZLER TEPKİ ÇEKTİ

BJP hümümetinin anayasada değiştirdiği 35A maddesi, eyalet dışından kişilerin Keşmir’de toprak almasını yasaklarken, kadınların eyalet dışından biriyle evlenmeleri halinde toprakları üzerindeki haklarını kaybetmesini öngörüyordu. Bu yasanın kaldırılması sonrası, kimi sosyal medya kullanıcıları “Keşmirli eş” istediklerine dair mesajlar paylaşmaya başladı. Öte yandan BJP’li bir politikacının bundan böyle “beyaz tenli Keşmirli kızlarla evlenilebileceği” ifadeleri de tepki çekti.