Hollanda'daki çok sayıda cami ve İslami kuruluş, hafta sonu Kuran kurslarını denetim altına almak isteyen İlk ve Orta Eğitim Bakanı Dennis Wiersma hakkında “ayrımcılık ve anayasayı ihlal” suçlamasıyla dava açtı. Kurslarda, çocukların Hollanda'nın 'kafir' toplumunu reddetmeyi öğrendikleri, eşcinseller için idam cezasının tartışıldığı belirtildi.

Hollanda’da İslami kuruluşlardan Kuran kurslarını denetim altına almak isteyen Eğitim Bakanı'na dava

Hollanda'nın Rotterdam bölgesinde yer alan 300 civarında cami ve derneğin üye olduğu Rijmond İslami Kuruluşlar Birliği (SPIOR), "toplumun bir kesimini aşağılama, kin ve ayrımcılığa tahrin" ile suçladıkları İlk ve Orta Eğitim Bakanı Dennis Wiersma hakkında dava açtı.

BBC Türkçe'nin Hollanda medyasından yaptığı aktarıma göre davanın gerekçesi, Bakan Wiersma'nın, hükümet tarafından finanse edilmeyen ve resmi sıfatı bulunmayan hafta sonu Kuran kurslarını denetim altına alma konusundaki ısrarı.

Hollandalı bakan, geçen ay Temsilciler Meclisi'ne gönderdiği yazıda, kamu yayıncısı NOS ve NRC gazetesinin Selefi camiler ve Kuran kurslarına ilişkin araştırmasına atıfta bulundu.

Yazıda, "köktendinci bir hareket olan Selefiliğin etkisi altındaki camilerde düzenlenen hafta sonu kurslarında, çocukların Hollanda'nın 'kafir' toplumunu reddetmeyi öğrendikleri, eşcinseller için idam cezasının da tartışıldığı” belirtildi. Bakan Wiersma, bu kursların denetim altına alınması gerektiğini vurguladı.

BAKANLIK YETKİLİLERİ: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ İHLALİ

Wiersma, "Hollanda genelinde Selefilerin kontrolündeki en az 50 kursta 1000'den fazla çocuğa anti-demokratik, uyum ve hukukun üstünlüğü karşıtı inançların dayatılmasının üzücü olduğunu" vurguladı. "Paralel toplum" endişesini dile getiren Hollandalı bakan, hangi görüşten olursa olsun, yaygın eğitimdeki aşırılıklara karşı harekete geçeceğini belirtti.

Dennis Wiersma, hafta sonu Kuran kurslarının denetim altına alınması konusunda teftiş kuruluna daha fazla seçenek sunmak için yasa değişikliği önerisinde de bulundu.

Bakanlık yetkilileri ise Wiersma'nın önerilerinin anayasaya aykırılık teşkil ettiğini ve bu nedenle uygulanmasının zor olduğunu bildirdi.

Bakanlık bürokratları, Wiersma'nın, bu önerisinin, "ebeveynlerin, çocuklarını nasıl yetiştirdiğini belirlemeye çalışmak anlamına geldiğini" vurgulayarak, bunun ifade özgürlüğü gibi bazı temel hakların ihlaline yol açacağını dile getirdi.

WİERSMA GERİ ADIM ATMADI

Ancak Hollanda İlk ve Orta Eğitim Bakanı Wiersma, bu öneriden geri adım atmadı. Aksine, "radikal fikirlerin sinyallerinin bilindiği yerlerde" denetimin gerekli olduğunu savundu.

Wiersma, "uyum ve demokrasi" karşıtı olduğunu söylediği hafta sonu kurslarının öğretmenleri için bir şikayet hattı istedi.

Wiersma, koalisyon anlaşmasında yer alan, "anti-demokratik ders kitaplarının yasaklanması" koşulunun da hayata geçirilmesi gerektiğine işaret etti.

Cami ve İslami kuruluş temsilcileri, Bakan Wiersma'nın hafta sonu Kuran kursları ile ilgili ısrarının anayasanın ihlali anlamına geldiğini belirterek, "anayasal görüşlerin siyasi oportünizme yenilmesi nedeniyle" suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı.

SPIOR sözcüsü, Wiersma'nın önerdiği planın, inanç, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettiğini savunarak "Anayasaya aykırı politika önerileri üretemezsiniz" dedi.