Hükümet ve sermaye örgütleri daha fazla esneklik istiyor: Emeğin kazanılmış hakları tehlike altında
Hükümet ve sermaye örgütlerinin "çalışma yaşamında daha fazla esneklik" adı altında gündeme getirdiği politikalara sendikalardan tepki geldi. DİSK, emeğin kazanılmış haklarının tehlikede olduğu uyarısı yaptı, tüm işçi örgütlerini ortak mücadeleye çağırdı
DİSK, hükümet ve sermaye örgütlerince son dönemde peş peşe dile getirilen, çalışma hayatını daha da güvencesiz ve esnek hale getirmeye dönük öneri ve girişimlere tepki gösterdi. Konfederasyon, “Bu gelişmeler, emeğin kazanılmış haklarına yönelik ciddi bir tehlikeye işaret ediyor" uyarısında bulundu.
DÖRT TEHLİKELİ GELİŞME
İlk olarak, Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından 23 Eylül’de Türkiye ile ilgili açıklanan raporda, çalışma hayatının esnekleştirilmesi ve “kıdem tazminatı reformu” adı altında kıdem tazminatı hakkının budanması gerektiği öne sürülmüştü.
Bu raporun açıklanmasından bir hafta sonra (30 Eylül), Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı Yeni Ekonomi Programı’nda çalışma yaşamının esnekleştirilmesi hedefi yer almıştı.
Ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 24 Ekim’de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı sunuşta, yapısal adımlar atacaklarını; işgücü piyasasının deneme süresi, denkleştirme süresi ve kısmi süreli çalışma konularında esnekleştirileceğini açıklamıştı.
Son olarak da Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, geçen salı günü yaptığı açıklamada, işsizlikle etkin mücadele için esnek çalışmanın yaygınlaştırılmasının şart olduğunu iddia etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’ın açıklamasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Akkol, deneme süresinin artırılmasını, belirli süreli iş sözleşmelerinin yaygınlaştırılmasını, denkleştirme süresinin uzatılmasını ve kiralık işçiliğe dair tüm sınırlamaların kaldırılmasını talep etti.
BU TALEPLER KABUL EDİLEMEZ
DİSK’ten yapılan yazılı açıklamada, “Bu dört gelişme, işçi sınıfının elinde kalan son derece sınırlı hakların da ortadan kaldırılması niyetinin açığa vurulması anlamına geliyor ve emeğin kazanılmış haklarına yönelik ciddi bir tehlikeye işaret ediyor” dendi.
TİSK’in taleplerinin “çalışma yaşamının hukuksuz hale gelmesini” hedeflediğine vurgu yapılan açıklamada, “Bu talepler tartışılamaz ve kabul edilemez” ifadeleri kullanıldı.
PATRONLAR KÖLE İSTİYOR
Açıklamada şu değerlendirmelere yer verildi: “Deneme süresinin 12 aya çıkarılması talebi, işçinin 12 ay süreyle korumasız çalışması ve ihbar tazminatı hakkının ortadan kaldırılması anlamına gelecektir. Belirli süreli sözleşmelerin 24 aya kadar objektif bir kriter olmadan yapılabilmesi talebi, geçici işçiliğin yaygınlaşması ve işçilerin kanundan doğan pek çok hakkının ortadan kalkması anlamına gelecektir. Denkleştirme süresinin uzatılması, işverenlerin fazla mesai ödemeden çalışma süresini artırmasına yol açabilecektir. Özel İstihdam Büroları aracılığı ile geçici iş ilişkisi (kiralık işçilik) kurulması önündeki sınırlamaların kaldırılması talebi ise, çalışma hayatında hukuksuzluk talebinin kabul edilemez bir diğer adımıdır.”
ESNEK ÇALIŞMA İŞSİZLİĞİ AZALTMAZ
DİSK’ten yapılan açıklamada, “esnek ve güvencesiz çalıştırma biçimleri daha da yaygınlaşınca işsizliğin azalacağı” yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğu da vurgulanarak, şöyle dendi: “AKP döneminde yaygınlaşan daha esnek ve güvencesiz çalıştırma biçimleri, işsizlik sorununu çözmek bir yana büyütmüştür. Çalışma yaşamının olabildiğine esnekleştiği AKP’li yıllarda işsizlik oranları önceki döneme göre ortalama üç puan daha yüksek seyretmiştir.”
Asıl niyetin işsizliğe çare bulmak olmadığının altı çizen DİSK, hükümete “İşsizliğe çare bulmak istiyorsanız çalışma saatlerini, fazla çalışmaları düşürün” diye seslendi.