Güler Zere ve tüm hasta tutukluların serbest bırakılması talebiyle yürüyüş düzenleyen yüzlerce kişi ölümlerden hükümeti sorumlu tutacaklarını açıkladı

AYSEL KILIÇ-ZEYNEP KURAY
Yetkililer, ileri düzeyde kanser hastası Güler Zere'nin sağlık durumunu görmezden gelerek, tahliye taleplerini reddederken; demokratik kitle örgütleri Zere serbest bırakılana kadar eylemlerini sürdüreceklerini açıklıyor. Önceki gün, Türkiye'nin birçok ilinde eşzamanlı eylemler düzenleyerek hükümeti protesto eden kitle örgütleri, dün de İstanbul Taksim'de bir araya gelelerek yetkilililere seslerini duyurmaya çalıştı.
Taksim Tramvay durağında toplanan yaklaşık 2 bin kişi, buradan, Galataray Lisesi'ne kadar yürüyüşe geçti. İstanbul Bağımsız Milletvekili Ufuk Uras, DiSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, şair-yazar Şennur Sezer, yazar Adnan Özyalçıner, Eğitim-Sen’li Dursun Yıldız’ın ‘Kanser hastası Güler Zere’ye özgürlük. Hasta tutuklular serbest bırakılsın’ yazılı pankartı en önde taşıdığı yürüyüşte, ‘Yargı + tecrit + adli tıp = ölüm’, ‘Hapishaneler paranoya, hasta olan devlettir’, ‘Hapishaneler toplumsal suç ve fiyaskodur’, ‘Adaletsizlik devletin temelidir’ yazan reçete biçimindeki dövizler açıldı. Yürüyüş boyunca,  ‘Tecridi kaldırın, ölümleri durdurun’, ‘Yaşasın devrimci dayanışma’ sloganlarını atan kitleye İstiklal Caddesi’nde bulunan insanlar da alkışlarla destek verdi. Yürüyüş, Galatasaray Meydanı’nda son buldu.


URAS: SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ

Galatasaray Lisesi önünde ilk açıklamayı DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün yaptı ve “Nerede olursa olsun özgürlükleri kısıtlamaya kalkışanlara karşı mücadele edilmeli” dedi.
Konuşmasında sözün bittiği yere geldiklerini, bu ülkedeki demokrat ve devrimcilerin Necmettin Erbakan kadar değerinin olmadığını dile getiren Milletvekili Ufuk Uras da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e, Güler Zere hakkında dosyaları göndermelerine rağmen şimdiye kadar herhangi bir girişimde bulunulmadığını söyledi. Uras, Zere hakkında olumsuz karar veren Adli Tıp Kurumu’na da eleştirini yönelterek Adli Tıp için “Bir Pinoşhet’te (Şilili diktatör) bir de bizde bu kadar çalışıyor” ifadelerini kullandı. Uras Adli Tıp denetimi yapılmadan sorunların çözülmeyeceğini ifade etti.


40’I AŞKIN PLATFORM KATILDI
Güler Zere’nin avukatlarından, Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay da, F Tipi hapishanelerdeki tecritin, tutuklu ve hükümlülerin bedeni ve ruhi yapıları üzerinde onarılmaz yaralar açtığını söyledi.
 Kanser hastalığı nedeniyle durum günden güne kötüleşen Zere’nin sağlık durumuna  dikkat çeken Tanay, Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı’nın iyileşinceye kadar serbest bırakılması yönünde rapor sunmasına rağmen, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’nun olumsuz karar verdiğini hatırlattı. Hükümete uyarıda bulunan Tanay, “Hasta tutuklu ve hükümlülere ilişkin bugüne kadar sürdürülen politika sadece hapishanelerden yeni tabutların çıkmasına neden olmuştur. Bu politika biran önce terk edilmeli” dedi. Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu raporlarının değil, ünüversite hastanelerinden alınan bağımsız ve objektif raporların dikkate alınmasını isteyen Tanay, aksi bir tutumun yeni ölümlere yol açacağı ve bunun sorumlusunun da siyasal iktidar olacağını duyurdu.

Açıklamaya, ÖDP, SDP, DTP, TKP, DHF, EHP, EKD, SODAP, EMEP,  KESK, DİSK’in aralarında yer aldığı 40’ı aşkın kurum  katıldı.