Pandeminin ve siyasi istikrarsızlığın getirdiği ekonomik krizle boğuşan Tunus halkı çözüm arıyor. Birçok kentte sağlık çalışanlarıyla yerel esnaf grev ve eylemlerle mevcut hükümete tepki gösterirken parlamento ise milletvekillerinin yumruklaşmaya varan kavgasını tartışıyor.

Huzursuzluk artıyor

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Kuzey Afrika ülkesi Tunus 10 yıl önce Arap Baharı adı verilen sürecin fitilini ateşleyen ekonomik kriz ve hükümet karşıtı protestolardan bu yana en sarsıntılı günlerini geçiriyor. Bir yılda üç kez hükümetin kurulmaya çalışıldığı ve en son hükümeti kurmakla görevlendirilen Hişam el Meşişi’nin teknokratlardan oluşturduğu kabinenin de siyasi istikrarı sağlamadığı ülkede emekçiler budanan haklarını korumak için yeniden protestolara yöneldi.

Müslüman Kardeşler’e yakınlığıyla bilinen Nahda Hareketi’yle ittifak kurduğu örgütlerin etkin olduğu parlamentoda ise muhalif gruplarla yaralamaya varan kavgalar yaşandı, muhalefetteki Demokratik Blok parlamentoda eylem kararı aldı. Temel döviz kaynağı turizm sektörü olan ancak pandemi nedeniyle bu alandaki gelirini yüzde 60 oranında kaybeden, uluslararası kredi kuruluşlarına milyar dolarlık borçları bulunan ülkeyi, mevcut hükümetin siyasi belirsizliği ve emekçilerin hak arayışları eşliğinde zorlu bir yeniden yapılanma süreci bekliyor.

KEMER SIKMAYA HAYIR

Bu yıl sonuna dek 2,7 milyar dolarlık dış borcu ödemek zorunda olan Tunus yönetimi salgın koşulları ve siyasi belirsizliğin getirdiği ekonomik krizin faturasını ise emekçilere kesti. IMF raporları ise ülkede kamu maaşlarının gayrisafi yurtiçi hasılanın yaklaşık yüzde 18’ini oluşturduğunu ve bu oranın dünya genelinde en yüksek sıralarda yer aldığını ifade ederek kemer sıkma politikası öneriyor. Ancak ülkenin en büyük işçi sendikası Tunus Genel İşçi Sendikaları (UGTT) bu tür ekonomik dayatmanın emekçiler için ağır sonuçları olacağı konusunda uyarıda bulunarak halkı yönetimin politikalarına karşı tetikte olmaya çağırdı.

SAĞLIK BAKANI İSTİFA

Pandeminin zorlu yükünü taşıyan sağlık çalışanları ise insanlık dışı koşullarda çalıştıklarını savunarak bir süredir çalışma şartlarının iyileştirilmesini talep ediyor. Geçen hafta üç günlük genel greve çıkan sağlık emekçileri en son genç bir doktorun iş cinayetiyle hayatını kaybetmesi üzerine yeniden eylemlere başladı. Eczacılar ve Kamu Doktorları Sendikası, önceki gün başkent Tunus’ta Sağlık Bakanlığı önünde düzenlediği protestoda “Genç doktor Bedreddin’in ölümü, sağlık sektörünü iyileştirmekte başarısız olan Sağlık Bakanlığı’nın hatasıdır” diyerek sağlık politikaları iflas eden bakanı istifaya çağırdı.

KEPENKLER İNDİRİLDİ

Cendube ve Kayravan kentlerinde ise yurttaşlar ekonomik koşulları protesto etti. Eylemcilerden Surur eş Şevali, ülkede en çok barajın Cendube’de bulunmasına rağmen kent sakinlerinin içme suyuna erişimde büyük sıkıntı yaşadığını dile getirdi. Kayravan’da da yerli esnaf önceki gün UGTT’nin çağrısıyla greve giderek kepenkleri indirdi.

***

GERİCİ VEKİLE ÖFKE

Tunus Meclisi’nde Müslüman Kardeşler’e yakın gerici blokla ilerici değerleri savunan gruplar arasında şiddetli bir kavga yaşandı. Aile ve Kadın Bakanlığı bütçe görüşmeleri sırasında Onur Koalisyonu Milletvekili Muhammed el Affas’ın “evlilik dışı çocuk sahibi olan anneler” başlıklı bir konu açarak hakarete varan ifadeler kullanması Demokratik Blok milletvekillerini öfkelendirdi. İki grup arasında yaşanan arbedede birçok milletvekili yaralandı. Demokratik Blok ise saldırıya uğrayan taraf olduğunu savunarak parlamentoda eylem kararı aldı. Nahda Hareketi ise bir milletvekilinin aracına saldırı yapıldığını ve parlamentoya girişinin engellendiğini öne sürdü. Eylül ayında başbakanlık görevine getirilen Hişam el Meşişi’nin teknokratlar kabinesi de meclis içi partiler arasında görüş ayrılığına neden oldu. Meşişi’nin kabinesine Nahda Hareketi ile Tunus’un Kalbi, Islah, Yaşasın Tunus, Ulusal Blok ve Gelecek partileri güvenoyu vererek çoğunluğu oluştururken Demokratik Blok ve Özgür Anayasa partileri yeni kabineyi reddetmişti.