CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, Türkiye’de var olan eşitsizliklerin pandemide daha da derinleştiğini ve Türkiye’nin büyük bir ekonomik buhran ile devlet krizinin içine sürüklendiğini ifade etti.

İktidar, ülkeyi devlet krizine sürükledi

BirGün ANKARA

CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, “Covid-19 Gölgesinde 2020 Türkiye’si” başlıklı çalışmasında, Türkiye’de var olan eşitsizliklerin salgın sürecinde daha da derinleştiğine dikkat çekti.

Çalışmada, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ikinci yılı olan 2020’de ekonomik buhranın sürdüğü ve tüm özgürlük alanlarında yaşanan gerilemenin engellenemediği uluslararası ve ulusal endekslerle ortaya konuldu. Açıkel, şeffaflıktan uzak yönetim anlayışının pandemi ile mücadeleye zarar verdiğini vurguladı.


YÖNETİMDEKİ İKTİDAR ŞEFFAFLIKTAN UZAK

Çalışma satır başları ile şöyle:

“Tek adam rejimi keyfi, plansız ve kibirli yönetim anlayışıyla devletimizi 2020 yılının ilk çeyreğinden itibaren tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi döneminde sağlık kapasitesi anlamında ve pandeminin neden olduğu sosyo-ekonomik yıkıma karşı izlenmesi gereken sosyal politikalar anlamında sınıfta kalan ve kırk yıldır vergi topladığı vatandaşlara kırk gün bakamayacak bir duruma düşürdü. Pandeminin ilk döneminde maske dağıtamayan, şimdi ise neredeyse tüm dünyanın ilk doz aşılarını bitirme aşamasına gelmesine rağmen aşıların ülkeye getirilmesinde kendi açıkladıkları tarihlerde bile geciken ve aşılama konusunda tutarlı bir politika ortaya koyamayan bir plansızlığın, sağlık alanındaki yeterlilik konusunda Türkiye’yi en alt sıralarda yer alan bir ülke konumuna sürüklediğini görüyoruz.

Bu rejim Türkiye’nin onlarca yıllık birikimini heba ederken, Türkiye’nin nitelikli beşeri sermayesinin beyin göçü ile yurt dışına kaçmasına neden olmakta.
Tek adam zihniyeti 2020 yılında da Türkiye’yi parlamentosuz, anayasasız, hukuksuz, bürokrasisiz ve yurttaşsız yönetebileceği inadını sürdürerek ülkemizi bir iflasın eşiğine getirdi. Bu kötü yönetimin bedelini ise, acı reçete yazarak milletimize ödetmeye çalıştı. Devleti fetrete sokan, imtiyazlı aile şirketlerini, kayırılmış zümreleri, 5’li, 15’li çeteleri semirten Saray iktidarı, Türkiye’yi büyük bir ekonomik buhranın ve devlet krizinin içine sürükledi.”