TBMM’de kabul edilen yeni Spor Yasası’nı değerlendiren uzmanlar, yasayla birlikte spor kulüplerinin sermayenin kucağına atıldığını belirterek, “Sporun ruhuna tamamen aykırı bir yapı kurulmasına hizmet edecektir” dedi.

İktidar yeşil sahaya çift daldı

Sercan MERİÇ

Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Teklifte üzerinde iktidar ve muhalefetin ortak önergeleriyle kabul edilen yasa ile birlikte denk bütçe uygulaması ile takımların geliri kadar borçlanabilmesi şartı getirildi. Kulüplerin, belirli miktar üzerindeki ödeme ve tahsilatlarını bankalar üzerinden yapabilmesi sağlandı. Kulüp başkanı ve yöneticileri, görevde kaldıkları dönem ait borçlardan sorumlu tutulacak. Federasyonların yönetim kurulunda en az iki milli sporcu yer alacak. Spor federasyonlarının her türlü harcamaları Spor Bakanlığı tarafından denetlenecek.

Nefret ve ayrımcılık suçlarından mahkum olanlar, uyuşturucu imal ve ticareti suçundan hüküm giyenler, spor kulüpleri yönetiminde yer alamayacak. "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun" kapsamında yer alan suçlar ile Türk Ceza Kanunu’nda yer alan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti veya suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçlarından dolayı haklarında kovuşturma yürütülen kişilerin görevden uzaklaştırılması durumunda yerleri yedek üyelerle tamamlanacak. Yeni yasa ile ilgili mali disiplinin sağlanabilmesi yönündeki maddeler kamuoyu tarafından olumlu karşılandı. Ancak iktidarın federasyonların özerkliğini tanımayıp, siyaseti spora alet etmesine dair eleştiriler sürüyor. Yeni yasa tartışmaları sürerken MHP Malatya milletvekili Mehmet Fendoğlu’nun TBMM genel kurulunda Süper Lig’de bu yıl küme düşmenin kaldırılmasını talep etmesi tepki çekti.

SPOR RUHUNA AYKIRI

Yeni yasayı değerlendiren Spor Yazarı Can Durukan, spor kulüplerinin varlık amaçlarına son derece aykırı hareket ettiklerine değinerek, “Her dernek kamu yararına faaliyet yürütmek zorundadır. Spor kulüplerimiz ise art arda kulüp batırma girdabından çıkamıyorlar. Kamu yararını geçtim, kendi yararlarına bile hareket etmeyi beceremiyorlar. Malatyaspor battı, ‘Yeni’sini kurdular o da küme düştü mesela. Şimdi ‘Enyeni’ ya da ‘Yepyeni’ Malatyaspor kurma hazırlıkları başlamış olabilir. Benzer durum pek çok kulüp için geçerli. Tüm bu süreçlerde kamu yararının ilk sıralarda olmadığı açık. Başarısızlığa rağmen talepleri asla bitmiyor. Vergi affı, sponsorluk desteği, tesis ve stat dilenmeleri son bulmuyor. Şimdi her yöneticinin kulübü soktuğu zarardan sorumlu olacağı gerçeği kulağa hoş geliyor. Ancak tüm kulüplerimiz şirketleşirse, şu durumda bile küme düşmenin kaldırılmasını utanmazca talep eden kulüp yöneticilerimiz, milyonlarca para yatırdıkları kulüplerin düşmesine razı olacaklar mıdır sizce? Çok mümkün değil. Bu yasa, ülke takımlarının sermayenin kucağına atılması, rekabetin piyasa acımasızlığına indirilmesi ve sporun ruhuna tamamen aykırı bir yapı kurulmasına hizmet edecektir. Spor yasası için çalışılan Meclis’te aynı anda küme düşmenin kaldırılması için önerge verilmesi bunun açık ispatı değil midir zaten?” yorumunu yaptı.

iktidar-yesil-sahaya-cift-daldi-1007423-1.

ALTYAPISI YOK

Spor Yazarı Didem Dilmen ise Türkiye'de gerçek anlamda kulüplerin yapısını düzenleyecek bir yasaya ihtiyaç olduğunu ifade ederek, yeni yasanın altyapısının hazırlanmadığına değindi. Küme düşmenin kaldırılmasıyla ve siyaset-futbol ilişkisini değerlendiren Dilmen, “Şimdi birincisi küme düşmenin kaldırılması mümkün değil. Bunun en önemli nedenlerinden bir tanesi de bu kadar fazla maç oynayabilecek bir düzen ve yapıya sahip değiliz. Dolayısıyla küme düşmeyi kaldırdığınız takdirde önümüzdeki sezon kaç takım oynanacak, fikstür nasıl düzenlenecek? Bunun mümkün olduğunu hiç düşünmüyorum. Kendimi bildim bileli futbol hep siyasetle iç içeydi. Endüstri büyüdükçe de siyaset onun içerisinde bir parça olmaya devam ediyor. Aslında bizim spor yasasından beklentimiz, futbolun ve kulüplerin daha kendi başlarına hareket edebilecekleri bir düzen kurulmasıydı. Ben çocuktum siyaset futbolun içerisindeydi. Şimdi hâlâ futbolun içerisinde” dedi.

iktidar-yesil-sahaya-cift-daldi-1007424-1.

ÖZERKLİĞE SAYGI ŞART

CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak ise yeni yasanın tüm sorunları çözemeyeceğini kaydederek, şu değerlendirmeyi yaptı: “2002’den 2022’ye kadar kış olimpiyatlarında 20 yılda bir tek madalya dahi kazanılmamış bir spor politikası var. Başarının olmamasının nedeni sporun siyasete alet edilmesi. Bu kanun her şeyi çözmez. FIFA ve UEFA’nın yaptırımlarının olduğu TFF’nin kaç başkanını yarıştırarak seçtiniz? Spora siyaseti bulaştırarak futbolun marka değerini düşürdünüz. 500 milyon dolarlık naklen yayın geliri vardı, 150 milyon dolara düştü. Katarlılara kur garantisini verdiniz, Katarlılar Türk sporunun dibine asit döktüler. İktidara geldiğinizde FIFA sıralamasında 8’inciydik. Şimdi 43’üncü sıraya düştük. Sporda adım adım geriye gidiyoruz. Türkiye liglerinde bugün şaibeler var. Bu kanunda amatörlerle, antrenörlerle ilgili hiçbir şey yok. Türk sporunu mali bataklıktan çıkaracak, özerkliği garanti altına alan hiçbir şey yok. Amatörler Türk sporunun fidanlığıdır, onu kurutmaya kimsenin hakkı yok. Türk sporunun rantını bir avuç mafya, şans oyunları ekibi alıyor. Şans oyunlarının, kara para aklayıcılarının buradaki payı 750 milyar dolar. Bir avuç mafyaya kulüplerin emeğini vermememiz lazım. Yeni gelen kanunu destekliyorum ancak yapmamız gereken, mali disiplini sağlarken kulüpleri kanunla destekleyip çıkış yolu göstermemiz lazım. Ancak özerkliğe saygı gösterin, kulüp yönetimleriyle ve federasyonlarla oynamayın.”

iktidar-yesil-sahaya-cift-daldi-1007425-1.