İnternetin Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından denetlenmesinin yolunu açan torba tasarı, Çarşamba günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) kabul edilerek yasalaştı. İnternete RTÜK denetimini BirGün'e değerlendiren RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, internetin özgürlükten yoksun hâle getirildiğinin altını çizdi.

İnternete RTÜK denetimi: ‘Dijital sansür’ dönemi başladı

ANIL KARACA | anilkaraca@birgun.net | @anilkaraca17

Yeni düzenleme ile birlikte RTÜK'e internet yayınlarına denetim yetkisi verildi. Böylece RTÜK, 'uygun görmediği' yayınlara yönelik yaptırım hakkına sahip olmuş oldu.

Yasalaşan tasarının getirileri ise şöyle:

  • RTÜK'ten geçici yayın hakkı ve lisansı bulunan kurumların, internetteki yayınlarına devam edebilmeleri için RTÜK'ten yayın lisansı, bu kapsamdaki platform işletmecilerinin de yayın iletim yetkisi alması zorunlu olacak.
  • Yeni düzenleme sayesinde RTÜK'ten geçici yayın hakkı veya yayın lisansı bulunmayan ya da bu hak veya lisansı iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin yayın hizmetlerinin internet ortamından iletildiği tespit edilirse, sulh ceza hakimi, internet ortamındaki yayınla ilgili içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesine karar verilebilecek.
  • Bu karar, gereği yapılmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna (BTK) gönderilecek. Sulh Ceza Hâkimi de, RTÜK'ün talebini en geç 24 saat içinde duruşma yapmaksızın karara bağlayacak.
  • Bu karara ise Ceza Mahkemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilebilecek.

TÜRKİYE'DE MERKEZİ OLMASA BİLE HÜKÜM GEÇERLİ

Düzenlemeyle birlikte Netflix, YouTube, Twitter ve Facebook gibi platformlara yönelik de sansür getirileceği endişeleri gündemde.

Meclis'ten geçen tasarı, konuyla ilgili şu hükmü içerisinde barındırıyor:

  • İçerik veya yer sağlayıcısının yurt dışında bulunmasına rağmen Türkiye'nin taraf olduğu, RTÜK'ün görev alanına ilişkin uluslararası anlaşmalar ve bu düzenlemeye aykırı yayın yaptığı RTÜK tarafından tespit edilen medya hizmet sağlayıcılarının veya platform işletmecilerinin, yayın hizmetlerinin internet ortamından iletimi ile internet ortamından Türkçe olarak Türkiye'ye yönelik yayın yapan ya da yayın dili Türkçe olmamakla birlikte Türkiye'ye yönelik ticari iletişim yayınlarına yer veren yayın kuruluşlarının yayın hizmetleri hakkında da bu hükümler geçerli sayılacak.

"AHLAK" VE "MİLLİ GÜVENLİK" GEREKÇELERİ

Konuyla ilgili tartışmalara değinen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, denetime gerekçe olarak "milli güvenlik" ve "ahlak ve değer yargıları" vurgusu yapmış, "Eğer milli güvenliğe ülkenin ahlaki düzenine müzahir bir yanlışlık yapılıyorsa bununla ilgili işlem yapmak durumundayız" demişti.

RTÜK'ün AKP kontenjanından üyesi Hamit Ersoy ise, konuyla ilgili yaptığı bir açıklamada, denetimin sadece Puhu TV, Netflix gibi platformlarla ilgili olduğunu savunarak, "YouTube, Twitter, Facebook ve benzeri, görsel içeriği paylaşan ve fakat yayıncı hüviyeti taşımayanlar için RTÜK'ün herhangi bir denetimi söz konusu değildir" iddiasında bulunmuştu.

CHP VE HDP'DEN TEPKİ: TAM BİR İSTİBDAT

HDP'li Garo Paylan, düzenlemeyle ilgili yaptığı açıklamada, kanunlaşan tasarı ile "tam bir istibdat yaratmak istendiğini" vurgulayarak, iktidarın ülkeyi sessizliğe büründürmeye çalıştığının altını çizerek "Bunun için de internet alanını da zapturapta alması lazım." ifadesini kullandı. Paylan, düzenlemeyle YouTube ve Netflix gibi platformların yasaklanabileceğini savundu.

CHP milletvekilleri ise düzenlemeyi, AKP'nin "internete sansür" ve "internetin üzerine çuval geçirme" çabası olarak değerlendiriyor.

internete-rtuk-denetimi-442157-1.

RTÜK ÜYESİ İLHAN TAŞCI: TÜRKİYE DİJİTAL SANSÜRÜ GETİRİYOR

RTÜK'ün CHP kontenjanından seçilen üyesi İlhan Taşcı, yasalaşan kanun hakkında BirGün'e açıklamalarda bulundu. Taşçı, bu düzenlemenin başından sonuna kadar AKP'nin "Ben bilirim, her şey benim istediğim gibi olur" anlayışıyla yürütüldüğünü vurgulayarak, kanunla internetin özgürlükten yoksun hâle getirildiğinin altını çizdi.

Kanunun RTÜK'ten görüş alınmadan hazırlanmasının ciddi bir sıkıntı olduğunu ve bunun uygulama açısından sorun yaratacağını söyleyen Taşcı, "İktidar partisi, interneti özgünlükten ve özgürlükten yoksun hâle getirecek denetim kapısını açtı bu kanunla. Uygulama; tıpkı yazılı, görsel medyada olduğu gibi internet ortamında da tam anlamıyla bir 'dikensiz gül bahçesi' yaratma projesinin bir yansımasıdır. İnterneti denetleyen ve sansür sonucu yaratacak nitelikte düzenlemeler getiren ülkelere baktığımızda, hiçbirinin gelişmiş demokrasi kültürüne sahip olmadığını görüyoruz. Türkiye'nin birikimi vardı bu konuda. Çağdaş Atatürk Türkiye'si, internet bağlamında bu anlamda hızla Kuzey Kore gibi yasaklar ülkesine doğru evriliyor.

"NETFLİX, BLU TV VE HATTA YOUTUBE DENETİME GİRECEK"

Netflix, Blu TV, Puhu TV ve hatta YouTube benzeri tüm ortamlar ve yayın alanlarının bu kapsamda RTÜK'ün denetimine gireceğini söyleyen Taşcı, "Kanun çerçevesi net çizilmediği için, sadece önergeyle süsleniyor. 'Kişisel yayınlar bunun dışında' diye bir madde var önergede. Burada da su sorun ortaya çıkacak: Bireysel yayın nerede başlar nerede biter? Siz kişisel olarak bir yayın yaparsınız, ama sizin yayınınızı binlerce insan izliyordur. buna 'Kişisel yayın' diyebilir miyiz? Benim bakış açımla dememiz gerekir, ama iktidar buna asla kişisel yayın demeyecektir. İnternet ortamında özgün ve özgür medya ortamı yaratmış olan yayıncılar bu kanunla beraber hedef hâline gelecektir. Bir dijital çağda, Türkiye dijital sansürü getiriyor. İnternette "dikensiz bir gül bahçesi" yaratıp interneti zapturapt altına alma kanunudur bu.