Kadın cinayeti davalarında uygulanan “iyi hal” ve “tahrik” indirimlerinin son bulması talebiyle bir araya gelen kadınlar, ‘’Bizler intikam değil adalet istiyoruz” mesajı verdi

'İntikam değil, adalet istiyoruz’

ZEYNEP KURAY zeynokuray@hotmail

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü’ne sayılı günler kala bir araya gelen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, kadın cinayetlerinde uygulanan haksız indirimlerin son bulması talebiyle Şişli Bade Otel’de basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıya aralarında CHP Milletvekili Gülay Yedekçi ile CHP Eski Milletvekili Melda Onur’un da bulunduğu birçok hukukçu ve kadın destek verdi.

ŞİDDETE AMASIZ KINAMA
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, kadınların verdiği mücadele sonucunda kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddettin bir insan hakları suçu olarak kabul edilse de, pratikte bir ilerleme kaydedilmediğini hatırlattı. Kav, bu suçun uygulamada tanınması için ilk etapta siyasetçilerin, cumhurbaşkanın, başbakan ve parti liderlerinin erkek egemen şiddeti ama’sız, fakat’sız kınamasını gerektiğini altını çizdi.

ÇÖZÜM İÇİN BEŞ TALEP
Kav, kadın cinayetlerinin önlenmesi için yerine getirilmesi gereken talepleri şöyle sıraladı:
6284 sayılı koruma kanunu uygulanmasın, indirimler son bulsun, İstanbul Sözleşmesi pratiğe dökülsün, bir kadın bakanlığı kurulsun, kadınların eşitliğini tam garanti altına alan yeni bir anayasa yapılsın.”

“TCK’DE YER ALMALI"
Avukat İpek Bozkurt, kadın cinayetlerinin önlenmesi için, 2011 yılında imzalanan İstanbul Sözleşmesi’nin gereklerinin devlet tarafından yerine getirilmesinin gerektiğini belirtti. Bozkurt, “iyi hal’’ ve “tahrik’’ indirimlerinin son bulması için kadın cinayetlerinin İstanbul Sözleşmesi’ne dayanarak tanımlanması ve terimin TCK’de resmi olarak yerini alması gerektiğine işaret etti.

‘ADALET KÖRLEŞİYOR'
Eşi tarafından katledilen Muhterem Gökmen’in ablası Çiğdem Evcil ise, “Biz ileriye gitmek istedikçe, cezalar artsın, indirimler kalksın dedikçe adalet körleşiyor. Bunu kabul etmiyorum ve kabul etmeyeceğim. Ben kardeşimi kaybettim, canımın bir parçasını toprağa verdim” dedi.