Google Play Store
App Store
İşçinin canı patronlara emanet

Haber Merkezi

Alınmayan önlemler nedeniyle her yıl binlerce işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitiriyor. Yüksekten düşme, makineye uzuv kaptırma, patlama gibi nedenler iş cinayetleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ancak iş yeri denetimleri ve iş güvenliği eğitimleri Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi (OSGB) adı verilen şirketlerin özel şirketlerce yapılıyor. Fabrikalarda, iş yerlerinde işveren denetimleri kendi anlaştığı özel OSGB’lere yaptırıyor.

Makine Mühendisleri Odası (MMO) ise duruma tepkili. MMO Başkanı Yunus Yener her gün en az 6 işçinin iş cinayetinde yaşamını yitirdiğini hatırlatarak MMO’nun iş güvenliği eğitimlerinin ve denetimlerinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tanınmadığının altını çizdi.

Ölümlerin göz göre göre geldiğini söyleyen Yener, “Çünkü iş kazaları ve iş cinayetleri insana değer verilmemesinden, önlem alınmamasından, işyerlerinin denetlenmemesinden kaynaklanıyor. İşyerlerine, işverenlere yaptırım uygulanmaması, mühendisliğin yok sayılması, üretim ve hizmetlerin örgütlenişindeki yanlışlar iş cinayetlerini doğuruyor. İş cinayetleri, işçi sağlığı ve iş güvenliği (İSİG) hizmetlerinin kamusal anlayışın yok sayılarak piyasalaştırılmasından kaynaklanmaktadır” dedi.

İŞ YERLERİ CİNAYET MEKANI

Yener “AKP iktidarı ile birlikte bilimin, mühendislik hizmetlerinin, meslek örgütleri/odalarca hizmetlerin denetiminin devre dışı bırakılması ile işyerleri cinayet mekanlarına dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.

Çalışma Bakanlığı’nın MMO’nun denetimlerini tanımadığını hatırlatan Yener gerçekleşen her iş cin ayetinin sorumlusunun bakanlıklar olduğunu söyledi. Yener şöyle konuştu: “Mesleki eğitim konusunun yanı sıra basınçlı kapların periyodik kontrolleri de özel kuruluşlarca yapılmakta, ancak kontrollerin gereği gibi yapılıp yapılmadığına dair bir denetim mekanizması bulunmamaktadır. MMO, bu denetim hizmetlerinin nitelikli olarak yerine getirilmesinde görev alacak bilgi birikimi ve kadroya sahip olmasına rağmen bu süreçten dışlanmaktadır. Her iş kazasının teknik bir nedeni var, ancak asıl nedenlerden biri de ülkemizde İSİG’e ilişkin olarak kurulan sistem ve hizmetlerin piyasalaştırılmasıdır. Bu sistemin unsurlarından biri olan Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri (OSGB) bir taşeron faaliyetidir. İşyerlerinde danışmanlık ve rehberlik hizmeti veren iş güvenliği uzmanları da sadece kazalar-ölümler olduğunda hatırlanan, bütün sorumlulukları sırtlarına yıkılan, gözaltına alınan, tutuklanan, diğer zamanlarda umursanmayan görevliler halindedir.

Yener şu talepleri sıraladı:

•Milli Eğitim Bakanlığı, sanayide kalifiye elaman yetiştirilmesi ve belgelendirilmesi konusunda Makina Mühendisleri Odası’na karşı çıkardığı zorluklardan vazgeçmelidir.

•Meslek Odaları ve Sendikaların işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanmasında karar alma, uygulama ve denetim mekanizmalarında etkin rol alacağı enstitü derhal oluşturulmalıdır.

•Eğitim ve denetim kamusal bir görev ve sorumluluktur. Mevzuat (yasa, yönetmelik, enstitü vb. tüm hususlar) kamucu bir anlayışla yeniden düzenlenmelidir.

GÜNDE EN AZ 6 İŞ CİNAYETİ

İSİG Meclisi her gün en az 6 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitiriyor. İş cinayetlerinin bir kısmı basına yansırken bir kısmı ise kayıtlara bile geçmiyor. Bu nedenle İSİG Meclisi açıkladığı rakamların sadece tespit edilebilenler olduğunu, bu nedenle verilen rakamların en düşük seviyeyi gösterdiğini belirtiyor. İSİG Meclisi’nin yaptığı araştırmaya göre 2021 yılında 2 bin 170, 2022 yılının ilk 4 ayında 479 işçi iş cinayetlerinde hayatlarını kaybetti.

Son hafta gerçekleşen bazı iş cinayetleri ise şöyle:

•Uşak Banaz’da 59 yaşındaki Mehmet Çelebi geçen salı günü tamirat için çıktığı cami kubbesinden zemine düşerek,
•Tekirdağ’da 17 yaşındaki Muhammet Gün inşaatta yüksekten düşerek,
•Siirt’te 50 yaşındaki Davut Kurhan asansör boşluğuna düşerek yaşamını yitirdi.
•Gaziantep Nizip’te bir kamyonu tamir için oksijen tüpüyle kaynak yaparken meydana gelen patlamada yaralanan Suriyeli işçi Muhammet Şiveybe
çarşamba günü hayatını kaybetti.
•İnegöl’deki sunta fabrikasında buhar kazanı patlaması sonucu Aydın Toprak ve Ömer Coşgun hayatlarını kaybettiler.