Google Play Store
App Store

Akkuyu’dan Ataşehir’e, Tuzla’dan Denizli’ye kadar pek çok kentte işçiler, ücretlerinin aylarca ödenmemesi nedeniyle iş bıraktı. Ceplerinde ekmek alacak paraları kalmadığını söyleyen işçiler, “Paramızı verin” dedi.

İşçiye para yoksa çalışmak da yok
DİSK/Limter-İş üyesi işçiler, Çiçek Tershanesi’nin önünde alacaklarını istedi. (Fotoğraf: BirGün)

Aycan KARADAĞ

Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santralı inşaatında çalışan taşeron Prometey İnşaat’ın işçileri üç aydır maaşlarını alamıyor. Haklarını isteyen işçiler, şirket yönetimi tarafından istifaya zorlanıyor. İnşaatta 2 buçuk yıldır çalışan ve son bir senedir de şartlarının kötüleştiğini söyleyen işçilerden Fethullah Bayram, maaşlarını alamadıkları gibi şirket yetkililerinin de kendileriyle muhatap olmadığını aktardı.

Baskıya uğradıklarını, azarlandıklarını, istifaya zorlandıklarını ve ücretsiz izne çıkarıldıklarını belirten Bayram, “Sigortalarımız eksik yatıyor. Revirle anlaşmamız yok. Bir iş kazası olduğu zaman bile kendi imkânlarımızla hastaneye gidiyoruz. Hastaneye gidenler ise o gün yok sayılıyor. Çalışma şartlarımız çok kötü. Durumumuz içler acısı. Borçlarımız arttı bu dönemde.” dedi.

Haklarını ve maaşlarını istediklerini belirten Bayram, şöyle konuştu: Güvenli ve düzgün bir şekilde yaşamak ve çalışmak istiyoruz. Evimize gidecek paramız bile yok. Şantiye alanında 50’ye yakın işçi kaldık. Bu bize reva mı? Bunu kabul etmiyoruz. İşçiler bu haldeyken, patronlar gününü gün ediyor. 2024 yılında bitecek diyorlar. 2030 yılına kadar bitmez. İnanılmaz sorumsuzluk var. Buradan Akkuyu yöneticilerine ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sesleniyorum; mağduruz.”

ŞİKÂYET EDECEĞİZ

Patronların Ensesindeyiz Ağı’ndan avukat Derya Demir ise “İşçiler en son kasımda maaş aldı. Sürekli ücretli izne çıkartılıyorlar. Şirket hiçbir açıklama yapmıyor. Bu konularda bakanlıklara ve savcılığa şikâyet dilekçeleri hazırlayacağız. İşçilerin bu haklı mücadelelerinde yanlarındayız” dedi.

Ataşehir’deki İstanbul Finans Merkezi şantiyesinde Limak ve ATG Project firmalarında çalışan ve çıkış alan İnşaat-İş ve Dev Yapı-İş üyesi işçilerin gasbedilmek istenen hakları için yapılan görüşmelerde ödeme gününde netleşme sağlanamayınca direniş başladı. İnşaat işçileri şantiyenin içinde yürüyüş gerçekleştirdi. Daha sonra yetkililerle gerçekleşen görüşme sonucu eyleme ara verildi.

DİSK/Limter-İş Sendikası ocak ayı alacakları ödenmeyen üyeleri için eylem başlattı. Tuzla Tersaneler bölgesinde bulunan Çiçek Tersanesi önünde direnişe başlayan işçiler, ücret alacaklarını istedi. İşçiler, “Biz kazanacağız! Ücret alacaklarımızı vermeyen Çiçek Tersanesinin yeni sahibi Newport Shipping firmasıdır. Ücretlerimizi gasbeden İngiliz şirketi bir an önce ücretlerimizi öde” dedi.

Öte yandan Tekirdağ Çorlu’daki Nurpak’ta çalışan işçiler ücretlerinin iyileştirilmesi için eylemlere başladı. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (TMSF) el koyduğu Nurpak Tekstil Fabrikası’nda DİSK/Tekstil-İş ilk sözleşmesini geçen sene mayıs ayında imzaladı. Sözleşme gereği ocak ayında zam yapılması beklenirken, TMSF yetkilileri 2023’teki asgari ücret zammını gerekçe göstererek sözleşme hükümlerini uygulamadı. Buna karşı itiraz eden işçiler fabrikada eylemler yaptı.

∗∗∗

BU YOL PATRONA KAPALI!

Aydın-Denizli Otoban Yolu inşaatında çalışan işçilerin bir kısmı, aylardır ücretlerini alamadıkları gerekçesiyle dün Hamzabali Şantiyesi’nde grev başlattı. Şantiye sahasından geçen yolu vinçlerle kapatıp seslerini duyurmaya çalışan işçilere jandarma müdahale ederken yola çekilen iş makineleri jandarmanın uyarısıyla kaldırıldı.

Aylardır paraları ödenmediği için evlerine para gönderemediklerini de belirten işçiler, dertlerini anlatacak muhatap da bulamadıklarını aktardı. Eylem yapan işçiler 100 kişiden fazla çalışanın mağdur olduğunu belirterek, Fernas Şirketi’nin bölgede taşeron olarak çalıştırdığı firmalara hak edişlerini ödememesinden dolayı aylardır paralarını alamadıklarının altını çizdi.

İşçiler adına konuşan vinç operatörü Birol Yaya, “Viyadüğün her türlü işini biz yapıyoruz. Fernas’a bağlı alt taşeronda çalışanlar olarak ilgili firma taşeron firmaya para ödemediği için bizim de paralarımız ödenmiyor. Ben burada vinç operatörüyüm, diğer arkadaşlarımız kalıpçı vinç operatörü. Yani çaycısından yemekçisine kadar burada çalışan hiç kimse aylardır parasını alamıyor. Bu 1-2 aylık sorun değil. Alacaklarımız ödenmediği için iş durdurma kararı aldık. Almadan işe devam etmeyeceğiz ve burayı da terk etmeyeceğiz. 12-13 milyon TL civarında alacağımız var. Burada çalışan hiç kimsenin hakkı yenmesin. Biz burada gurbette evimize barkımıza para gönderebilmek için bulunuyoruz. Çağırırken iyi, para ödemesi gelince kötü” dedi.

Ceplerinde çay içecek paralarının bile bulunmadığını, kaldıkları pansiyondan da ödeme yapılmaması nedeniyle bu sabah çıkarıldıklarını söyledi. Yetkililerin kendilerine sorunu ‘Hukuk yoluyla çözün’ dediğini hatırlatan Yaya, “Bizim eve gidecek otobüs paramız yok, hukuka nasıl gidelim” diye sordu. Eylemin gerçekleştiği şantiyede bulunan ve Fernas yetkilisi olduğu belirtilen Onur Ö., konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapamayacaklarını söyledi.