İşlenen suçların hesabını sorarız

Politika Servisi

Geçtiğimiz yıl 6 Şubat tarihinde meydana gelen ve 11 ilde yıkıma yol açan Maraş merkezli depremlerinin ardından, afet durumunda kullanılması için stokladıkları çadırları sattığı ortaya çıkan Kızılay’ı protesto ettikleri için gözaltına alınan SOL Partililer hâkim karşısına çıktı. Davanın ilk duruşması, İstanbul Anadolu Adliyesi’nde görülürken SOL Partililer dava öncesinde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına SOL Parti Sözcüsü İlknur Başer de katılırken açıklamayı SOL Parti İstanbul Sözcüsü Anıl Genç okudu.

Genç, “İktidar, 20 yılı aşkın süredir uyguladığı özelleştirme politikalarının, kamusal hizmetleri ticarileştirmenin, yarattığı rant düzeninin sonucu olarak ülkeyi bir mezarlığa çevirdi. Yaşanan yıkımdan saray rejimi sorumludur” ifadelerine yer verdi.

ÜLKEYİ YANDAŞ YÖNETİCİLERE BIRAKMAYIZ

Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı: “Kızılay’ın yöneticileri bu yıkımın bir diğer sorumlusudur. AKP iktidarının yarattığı bu enkazdan, demokratik kitle örgütleriyle, sendikalarla, muhalefet güçleriyle, toplumun her kesiminden duyarlı insanlarla el ele, omuz omuza bu yıkıntının içinden büyük bir dayanışma ile ayağa kalktık. SOL Parti olarak, bölgede yüzlerce “Dayanışma Gönüllüsü” ile birlikte yaralarımızı sarmaya çalıştık ve sarmaya devam ediyoruz. Halka karşı işlenen tüm suçların hesabını sorarız. Dün de bugün de yarın da yaratılan rant düzenine, yoksulluğa, gericiliğe, çevre katliamına, hukuksuzluklara, adaletsizliklere, AKP iktidarı ve Saray rejiminin ülkeyi için sürüklediği her türlü felakete karşı SOL Parti olarak tepkimizi en güçlü şekilde göstermeye devam edeceğiz. Bu ülke bir grup müteahhitte, Kızılay gibi içi boşaltılmış kurumların yandaş yöneticilerine bırakılamaz. Mahkeme önüne çıkan arkadaşlarımızın yargılanması hukuksuzdur. Bu hukuksuzluğa derhal son verilmelidir”

Adliye önündeki açıklamanın ardından davada kimlik tespitlerinin ardından savunmalara geçildi. Duruşmada, salonda huzursuzluk çıkaran ve parti üyelerinin ifadelerini takip eden polisler ise avukatların itirazları sonucu duruşma salonundan çıkarıldı.

Davada söz alan söz alan SOL Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Deniz Demirdöğen, milyonların sesini, deprem bölgesindeki yurttaşların sesini haykırmak için sokağa çıktıklarını söyledi. Anayasal haklarının hukuksuz bir şekilde idari karar ile engellendiğine vurgu yapan Demirdöğen, "Ortada bir hakikat var 6 Şubat depremlerinden siyasal iktidar sorumludur. Kızılay alanen çadır satmıştır. Biz bunları haykırdığımız için yargılanıyoruz. Yaşam hakkını yok sayan, kentleri, doğayı yok etmeye çalışanlardan hesap sormaya devam edeceğiz" dedi.

 SOL Parti İl Sözcüsü Nuriye Alsancak da rant ve rüşvet ağına bulanmış bir düzende olduklarını, bilim insanlarına kulak verileceği yerde, iktidarın ve yerel idarenin ranta dayalı uygulamalarının insanların hayatlarına mal olduğunu söyledi. Alsancak, "Deprem sonrasındaki zaaflara dair bir kişi bile yargılanmazken biz burada 77 kişi yargılanıyoruz. Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz" diye konuştu.

İSTERDİK Kİ BU HAZIRLIK DEPREMDE YAPILSAYDI

Parti avukatı Umut Alikaşifoğlu, protesto eylemine yapılan müdahalenin anayasal hakkın çekirdeğine dokunmak olduğunu belirterek, "Siyaset yapma hakkımıza hiçbir gerekçe gösterilmeden saldırılmıştır. İlçe dışarısından emniyet güçleri getirilmiştir, 10’larca gözaltı aracı ve tomalar hazır bekletilmiştir. İsterdik ki bu kadar detaylı hazırlık ve imkân deprem bölgesindeki yurttaşlarımıza yardım için gösterilseydi" ifadelerini kullandı.

DEPREMZEDE OLARAK YARGILANIYORUM

Yargılanan parti üyelerinden Furkan Gelici, Hataylı bir depremzede olduğunu söyledi. "Ailem günlerce çadırsız sokakta kalmıştır, kaybettikleri yakınları için depremin ilk günleri kefen bile bulamamışlardır" diye konuşan Gelici, "Tüm bunlara tepki göstermek için eyleme katıldım. Bugün burada bir depremzede olarak yargılanıyorum" ifadelerini kullandı.

İl Sözcüsü Kemal Koç ise şunları söyledi: "Bizler siyaset yapmayı sadece seçim dönemleri halka vaatlerde bulunmak olarak gören bir siyasi parti değiliz. Bizler devrimcileriz. İnsanların, emekçilerin birbirinin sığınağı olduğuna inanırız. Dayanışmaya inanırız. Deprem bölgesinde bir kuru ekmeği bölüşenler varken Kızılay’ın para ile kurumlara çadır satması kabul edilemezdi. İnsani ve devrimci sorumluluğu gereği partimiz Kızılay protesto eylemini gerçekleştirdi. O gün o eylemde ve bugün bu salonda arkadaşlarımla olmaktan onur ve gurur duyuyorum." Yargılanan parti üyelerinin savunmalarının ardından dava 27 Eylül 2024 tarihine ertelendi.