2020 senesi İsrail işgalindeki bölgelerdeki yıkım faaliyetleri açısından milat oldu. Kirbet Humsa’daki yıkım sonrasında burada yaşayan yerel topluluğun üçte ikisi evsiz kaldı. Bu da yıkımı “son dört senenin en büyük zorunlu yer değiştirme olayı” yapıyor.

İsrail işgali büyütüyor: Filistinlilerin evleri yıkılıyor

4 Kasım günü Batı Şeria’da Filistin köyleri üzerine yağmur yağıyor, kış mevsiminin ilk fırtınası bölgeyi vuruyordu. On binlerce Filistinli Batı Şeria’daki evlerine sığınmışken, kuzeydeki Ürdün Vadisi’nde yaşayan 11 aile, bir muşamba parçasının altında, sokakta uyumak zorundaydı.

Fırtınanın bölgeyi vurmasına saatler kala İsrailli askeri güçler 74 Filistinlinin yaşadığı bedevi köyü Kirbet Humsa’yı yıkmaya gelmişlerdi. Kucağında üç aylık torununu tutan Ayşa Abu Avad “Geldiklerinde saat 11 civarıydı, öğle yemeği yemek üzereydik” diyor.

EN KÖTÜ YIKIM

Kirbet Humsa köyü sakinleri, bölgedeki gönüllü bir grubun da desteğiyle bazı derme çatma çadırlar inşa etmeyi başardılar ve eşyalarını toparlayarak muşambaların altında yağmurdan korudular.

4 Kasım sabahında bölgeye gelen hak savunucuları, yerel yöneticiler ve hükümet yetkilileri hasarı incelediler. Popüler Direniş Komiteleri üyesi Ayman Garip gördüklerini “on yıllardır gördüğümüz en kötü yıkım” şeklinde tarif ediyor. “Her şeyi yok etmişler. Evler, mutfak eşyaları, ahırlar… Bu insanların hayatta kalmak için ihtiyaç duydukları her şey yıkılmış.”

İNSANİ KRİZ

“İsrail işin insani yönünü umursamıyor bile. Burada bebekler, çocuklar, yaşlılar ve kadınlar var. Geceyi yağmurun altında evsiz geçirdiler. Aynı şey hayvanlar için de geçerli.” Garip, yıkımın resmi gerekçesinin ise bu bölgenin İsrail tarafından 1972 yılında ‘askeri eğitim’ ve ‘atış’ bölgesi ilan edilmesi olduğunu açıklıyor.

Kirbet Humsa ve diğer köyler, askeri eğitimler esnasında on yıllardır zorla boşaltılıyor ve yıkılıyor. Ürdün Vadisi’nin çok büyük bir bölümünde bu tip askeri faaliyetler yürütülüyor. Garip gibi hak savunucuları ise askeri faaliyetlerin, İsrail’in bölgedeki planı için yalnızca ‘kılıf’ olduğunu söylüyorlar. İsrail’in planı ise işgal ve yayılma.

KAPALI ASKERİ BÖLGE

Garip, “İsrail bu bölgeyi kapalı askeri bölge olarak tanımlıyor ve devlet arazisi olduğunu söylüyor. Dolayısıyla Filistinlilerin burada yaşayamayacağını söylüyor. Tabii bu kısıtlamalar yalnızca Filistinlilere uygulanıyor. İsrailli işgalciler buraya gelip yerleşmek istediklerinde askeri bölge statüsü bir anda iptal edilecek” diyor ve Ürdün Vadisi’nin farklı noktalarında, benzer statüdeki topraklarda geçmişte yaşananlardan örnek veriyor.

Garip’e göre Binyamin Netanyahu’nun bu bölgeyi işgal için gözüne kestirdiği “gayet iyi biliniyor.” “Davranış biçimi hep aynı” diyor. “İsrail Filistin topraklarını işgal ediyor, devlet arazisi ya da askeri bölge ilan ediyor, er ya da geç toprakları işgalcilere teslim ediyor sonra da işgalciler burada yaşıyor diye İsrail toprağı ilan ediyor.”

ZORUNLU YER DEĞİŞTİRME

2020 senesi İsrail işgalindeki bölgelerdeki yıkım faaliyetleri açısından milat oldu. Kirbet Kumsa köyündeki yıkım, zaten yüksek olan rakamları hepten yükseltti. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) verilerine göre Kirbet Humsa’daki yıkım sonrasında burada yaşayan yerel topluluğun üçte ikisi evsiz kaldı. Bu da yıkımı “son dört senenin en büyük zorunlu yer değiştirme olayı” yapıyor.

OCHA raporlarına göre yalnızca 2020 yılında Batı Şeria ve Doğu Kudüs bölgelerinde 689 yapı yıkıldı. Yıkımlar neticesinde 869 Filistinlinin evsiz kaldığı düşünülüyor.

FİİLİ İŞGAL

Birleşik Arap Emirlikleri Ağustos ayında İsrail ile ilişkileri normalleştireceğini duyurdu. Karşılığında İsrail ‘ilhak politikasını’ durduracaktı. Fakat Filistinli hak savunucuları fiili işgalin devam ettiğini duyurmakta gecikmediler. Evler yıkılıyor, topraklar işgal altına alınıyordu ve hatta bazı bölgelerde işgal hızı artmıştı.
Garip, “Normalleşme sürecini, ilhak politikasını önleme yöntemi gibi sunarak meşru göstermeye çalıştılar” diyor. “Fakat gerçekte işgal devam ediyor, işgalciler bölgeye gelmeye devam ediyor, hak ihlalleri ve saldırılar devam ediyor.”


BİRLİKTE MÜCADELE

Garip sözlerini şöyle sürdürüyor; “İsrail insanlarımıza saldırmayı sürdürüyor. Normalleşme söylemleriyle birlikte tüm bu yıkımı ve işgali sessizce yapmak için onay almış oldu. Tüm yapılanlar Filistinlileri bu topraklardan defetmek için. İsrailliler dün buraya çadırları yıkmaya geldiklerinde bize bir mesaj vermiş oldular. Aslında ‘Biz ve Arap kardeşleriniz, size karşı birlikte mücadele ediyoruz’ diyorlar.”

Çeviren: Fatih Kıyman
Kaynak: Middle East Eye