İstanbul Sözleşmesi kararına Avrupa’dan tepkiler sürüyor

DİDEM MERCAN

Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı ile Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı ayrılma kararına Avrupa’dan tepkiler gelmeye devam ediyor.

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılma kararını Avrupa Parlamentosu Milletvekili Dr. Milan Brglez, aile içi şiddet konusundaki ilerlemeler için “tehlikeli bir engel” olarak değerlendirirken, Af Örgütü Kadın Hakları Araştırmacısı Anna Blus çekilmenin “endişe verici” olduğunu söylüyor.

İstanbul Sözleşmesi’nin Avrupa Kurumları tarafından imzalanması konusundaki mücadeleleri ile bilenen Avrupa Parlamentosu Milletvekili Dr. Milan Brglez konuya ilişkin Birgün’e yaptığı değerlendirmede, “Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına çok üzüldüm. Bu dönüm noktası niteliğindeki belgenin imzalanmasından on yıl sonra, taraf devletler, kadınlara karşı şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi, mağdurların korunması ve faillerin yargılanması için entegre hükümet politikaları oluşturarak sözleşmenin tam olarak uygulanmasına yönelik somut adımlar atmalıdır, sözleşmeden çekilmemelidir. Bu karar, her şeyden önce Türkiye’de kadın haklarının korunması ve Türkiye’de toplumsal cinsiyete dayalı ve aile içi şiddetle uzun süreli mücadelede kaydedilen önemli ilerlemeler için tehlikeli bir engeldir. Bu, AB’nin ve Avrupa Konseyi’nin temel değerlerinden, Türkiye’nin Avrupa perspektifini de olumsuz etkilemesi muhtemel olan bir geri kaymayı temsil ediyor.”

Türkiye’nin Sözleşmeden hangi prosedürlerle ayrılması gerektiğini de değerlendiren Brglez, “Herhangi bir taraf, herhangi bir zamanda, Avrupa Konseyi Genel Sekreterine hitaben bir bildirimde bulunmak suretiyle Sözleşmeyi feshedebilir. Sözleşmenin hem onaylanması hem de geri çekilmesi, uluslararası anlaşmalara katılım sürecini düzenleyen ulusal mevzuatı takip etmelidir. “

ANNA BLUS: “ACIMASIZ”

Uluslararası Af Örgütü Kadın Hakları Araştırmacısı Anna Blus ise Birgün’e yaptığı açıklamada, Türkiyenin sözleşmeden çekilmesini endişe verici olarak değerlendirdi. Blus, “ Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğini duyurması çok endişe verici bir harekettir. Bunun zaten Kovid-19 pandemisi nedeniyle kadına yönelik şiddetin arttığı bir dönemde yapılması özellikle acımasızcadır” dedi.

Yetkililerin, salgın nedeniyle bu planı protesto etmenin birçok insan için kolay olmayacağının da farkında olduğunu dile getiren Blus, “Türkiye’nin en büyük şehirlerinden birinin adını taşıyan İstanbul Sözleşmesi, cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesine yönelik en iyi uluslararası antlaşmadır ve Avrupa Konseyi’ndeki ülkelerin büyük çoğunluğu tarafından onaylanmıştır” dedi ve ekledi:

Türkiye’deki çok katılımlı protestoların gösterdiği gibi, kadınlar ve destekleyicilerinin bu antlaşma için savaşmaya hazır olduğunu belirten Blus, çekilmesinin uygun prosedürlerle yapılması gerektiğine de hatırlattı.

Blus, “Çekilme işleminin yine de uygun prosedürle Türkiye tarafından resmileştirilmesi gerekeceğini akılda tutmak önemlidir. Af Örgütü, Türk yetkililerin kadınları dinleyeceğini, insan haklarını önemsediğini göstereceğini ve bu tehlikeli plandan vazgeçeceğini umuyor. Yetkililerin hala Türkiye’deki tüm kadın ve kız çocuklarıyla dayanışma içinde bunu yapma şansları var.”