Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni yönetmeliği ile öğrenciler, Kuran derslerinde başlarını örtebilecek. Başörtüsü ortaokula girerken; şort, tayt, kolsuz gömlek giyilmesi yasaklandı...

BURCU CANSU ANKARA

Mili Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerini düzenleyen yönetmeliği değişti. “Milli Eğitim Bakanlığı'na Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik" dün Resmi Gazete’de yayınlandı.
MEB'e bağlı resmi ve özel okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair usul ve esaslar düzenlendiği yönetmeliğe göre, MEB’e bağlı okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde öğrencilerde öğrencilerin giyeceği kıyafetler serbest olacak.


İMAM HATİPLERDE BAŞÜSTÜSÜ SERBEST!

Yönetmeliğe, “Kız öğrenciler, imam-hatip ortaokul ve liseleri ile çok programlı liselerin imam-hatip programlarında tüm derslerde, ortaokul ve liselerde ise seçmeli Kuran derslerinde başlarını örtebilir” maddesi eklendi.
Öğrenciler, okul, sınıf ve şubelerde tek tip kıyafet giymeye zorlanamayacak. Ancak, velilerin en az yüzde altmışının muvafakatiyle, MEB'e bağlı özel kurumlara ait okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde 4'üncü maddede yer alan sınırlamalara uyulmak kaydıyla, okul yönetimlerince okul kıyafeti belirlenebilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Emin Zararsız düzenlemeye ilişkin, “Okulda tanımlanmış bir giysi düşüncesini ortadan kaldırıyoruz. Onun dışında, çocuğun zaten giymekte olduğu süveteri, gömleği, ceketi varsa bunları yine giyebilir. Bunu yasaklayan bir durum yok. Bu, kişinin tercihine bırakılmış bir konu'' dedi.


DİNİ SİMGELER İLKOKULLARA KADAR İNDİ
Eğitim Sen kılık kıyafet yönetmeliğine itiraz etti. Eğitim Sen MYK üyesi Tuğrul Culfa, “Eğitim kurumlarında öğrencilerin tek tip kıyafet zorunluluğunu doğru bulmuyoruz. Ama sınıfsal farklılıkların ortaya çıkmasının da önüne geçilmeli. Bu yönetmelikle asıl yapılmak istenen dini eğitimin ve simgelerin ilkokullara kadar indirilmesidir. Okullarda hiçbir dinsel simgeye kesinlikle izin verilmemelidir. Dokuz-on yaşında kız çocukları bu yönetmenlikle örtünmek zorunda kalacaktır. Bu kabul edilemez” dedi.


5 ARALIK’TA SİVİL İTAATSİZLİK
Culfa, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmeliğin Aralık 2001’den bu yana herhangi bir değişiklik yapılmadığı halde, öğretmenlerin okullara başörtüsü ile gittiğini belirtirken, Bakanlığın bu keyfi uygulamaya göz yumduğunu söyledi.
Culfa, “Okulların gericileştirilmesine ayrımcı uygulamalara izin vermemek ve özgür demokratik okul istiyoruz şiarıyla sivil itaatsizlik yaparak 5 Aralık günü eşofmanlarla okula/işe gidilecektir” sözlerini kaydetti.

***

Siyasi Semboller Yasak!
Yönetmelİkte kılık ve kıyafet ile ilgili getirilen sınırlamalar şöyle;
»Siyasî aidiyet içeren simge, şekil ve yazıların yer aldığı fular, bere, şapka, çanta ve benzeri materyalleri kullanamaz ve giysileri giyemez.
»Öğrenim gördükleri okulun arması ve rozeti dışında nişan, arma, sembol, rozet ve benzeri takılar takamaz.
»Yırtık veya delikli kıyafetler ile şeffaf kıyafetler giyemez.
»Vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler ile diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek, kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek giyemez, makyaj yapamaz, bıyık ve sakal bırakamaz.

***
‘Kıyafet serbestliği değil, örtünme serbestliği geldi’

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Dr. Selçuk Candansayar: Okullarda uygulanan tek tip kıyafet uygulamasının iki nedeni var. Tek tip kıyafet hem sistemin dayattığı tektipleşme halini dayatıyor, hem de öğrencilerin birbirini üzerinde hiyerarşi kurmasını engelliyor. Yönetmelik tam olarak incelendiğinde, kıyafet serbestliği getirmiyor. Giyilecek kıyafetlere dair birçok yasak söz konusu. Yönetmelikte esas niyet başörtüsünü serbest hale getirmektir. Yönetmelik başörtüsünü serbest hale getirmek adına bir araç olarak kullanılıyor. Vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler ile diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek, kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek giyemez yasağının ortaokul çocuğuna getirilmesinin zihniyetteki bozukluğun ispatıdır. Ortaokula giden bir çocuğa vücut hatları belli olan kıyafet giyememesi hali çocuğa kadın gözüyle bakışı gösteriyor.


Çocuk Psikiatri Prof. Dr. Türkay Demir: Tektipleşmenin ortadan kaldırılmasının olumlu ve olumsuz etkileri olacaktır. Tektipleşmenin kalkma hali olumlu bir etki iken, imkanları kısıtlı olan öğrenci için de olumsuz olarak ifade edilebilir. Baktığımız zaman öğrenciler sınıfsal farklılıklarına ve koşullarına göre okullara gittikleri için çok bariz bir marka giyen-giyemeyen ayrımı olmayacaktır.


Cumhuriyet Üniversitesi Gelişim Psikolojisi Ana bilim dalı öğretim üyesi Prof. DR. Serdar Değirmencioğlu:  Bugüne dek dayatılan üniforma ve tek tipçi anlayıştan uzaklaşılması açısından bu düzenleme iyi. Ancak zengin öğrencilerle yoksul öğrencilerin giyimlerinde oluşacak farklılıklar, sadece yetişkinlerin değil öğrencilerin de endişeli ve duyarlı olduğu bir konu. Ancak okullarda tek tip üniforma uygulaması, zaten eşitsizliklerin üzerinin örtülmesini, kapatılmasını sağlamıyordu. Bir çocuğun üniformasının altına giydiği çok lüks bir ayakkabıyla yine bu eşitsizlik kendini gösteriyordu. Dolayısıyla başka formüller üretilebilir, öğrencilerin daha orta halli davranması için başka çözümler bulunabilir. Bir de olayın şu yönü var: Serbestlik kisvesi altında öğrencilerin bir inanca uygun olduğu söylenen kıyafetle okula gelmesi, öğrencinin bir üniformadan çıkıp başka bir üniformaya girmesi anlamına geliyor.