AKP ile MHP arasındaki ‘Andımız’ ve ‘af’ gerilimi sertleşen açıklamalara dönüşüyor. MHP’liler ciddiye alınmadıklarını söyleyerek gelinen aşamayı ‘bardağın taşması’ olarak değerlendiriyor

İttifak bardağı taşıyor

YAŞAR AYDIN yasaraydin@birgun.net @yasaraydinnn

Af ile başlayan Danıştay’ın “Andımız” kararı ile büyüyen AKP-MHP gerilimi dün başka bir boyuta taşındı. Erdoğan’a sosyal medya üzerinden yanıt veren Bahçeli’ye kırmızı çizgili sert çıkış AKP Sözcüsü Ömer Çelik’ten geldi.

İki ay öncesine kadar kaderini Türkiye Cumhuriyeti’nin kaderi ile eş gören Cumhur İttifakı’nı oluşturan iki partinin arasında ne yaşandı? Görünüşte af ve Andımız var. Kuşkusuz ikisi de önemli başlıklar. Ama ‘devletin bekası’ başlığı düşünüldüğünde bunlara ayrıntı kalacak sorun alanları demek yanlış olmayacaktır.

Bahçeli’nin bildiği
MHP Lideri Devlet Bahçeli, 7 Haziran seçimlerinden bu yana Erdoğan’la uyumlu görüntü verdi. O kadar ki parti içinden gelen Erdoğan eleştirilerine bile siper oldu. Muhalefetle AKP adına kavgayı bile göze aldı. Bu anlamı ile bir haftadır yaşananlar başkent için gerekten sürpriz oldu. Şimdi Ankara’da tek soru var; ne oldu da Bahçeli köprüleri yıktı?

Sessizlik bozuluyor
Ankara’da konuştuğumuz MHP’li kurmaylar genel başkanlarının çıkışını ‘bardağın taşması’ olarak değerlendiriyorlar. AKP’nin rahatsız edici tutumunun 24 Haziran seçiminden önce başladığını söyleyen MHP’li kurmaylar bugüne kadar Bahçeli’nin uyarıları nedeni ile sesiz kaldıklarını söylüyorlar. Birçok konuda ciddiye alınmadıklarından yakınıyorlar.
MHP’li bir milletvekili, dış politika başta olmak üzere önemli konularda “istişare” süreçlerinin işletilmesi konusunda ısrar ettiklerini ama cevap almadıklarını dile getirerek, “Biz ne AKP’ye ne de Erdoğan’a koşulsuz destek sunduk. İyi niyetimizi mecburiyet olarak gördüler. Ama yanılıyorlar” dedi.

Bu açıklamalar da Cumhur İttifakı’nda işlerin eskisi kadar kolay yürümeyeceğini gösteriyor.

Buzdağının görünen yüzü
MHP’li milletvekilinin açıklamalarına rağmen gerçek nedenin af ve andımız olmadığını savunanlar da var. Hatta kamuoyu önündeki tartışamalar için “buzdağının görünen yüzü” benzetmesi yapanların sayısı az değil.

Çatlağın olağan şüphelisi dış politika. Özellikle Suriye’de süreç ilerledikçe ABD ile oluşturulacak ittifak başta Kürt meselesi olmak üzere iç politikada dengeleri değiştirmeye yeter. Elimizde bu konuya dair somut hiçbir ver yok. Bahçeli’nin hassasiyeti üzerinden bir niyet okuma olarak kabul edilmeli.

Diğer bir başlık yerel seçimlere giderken AKP’nin ittifak konusunda yelpazeyi genişletme isteği olabilir. Muhafazakâr Kürt oyları yine ilk hedef olarak anlaşılabilir.

Krizden mi korktular?
MHP cephesine dair söylenen bir başlık ise, ekonomik krizin olası sonuçlarının sorumluluğunun alınmak istenmemesi. Uzun süreceği şimdiden belli olan ekonomik krizin ilk siyasi sonuçları 31 Mart seçimlerinde yaşanma ihtimali MHP’yi ittifaktan uzaklaştıracak bir başlık olarak duruyor.

Sonuç olarak 7 Haziran’dan bu yana devam eden ittifak dün itibari ile önemli bir yara aldı. Toparlanabilir mi? Bu sorunun yanıtı sadece Erdoğan biliyor. Muhtemelen bugün yapılacak grup toplantısında biz de öğrenmiş olacağız.

***

‘Bu sözler tekrarlanmamalı’

MHP’nin Meclis’e sunduğu af teklifine Erdoğan’ın kapıyı kapatması Cumhur İttifakı ortaklarını karşı karşıya getirdi. İki partiden karşılıklı sert açıklamalar yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki gün söylediği, “Bizler uyuşturucuları affeden bir iktidar olarak mı anılacağız? Şimdi birileri çıkarmış af… Laf. Mağdur, mazlum ‘Affettim’ diyorsa o ayrı ama biz asla” ifadelerini Bahçeli dün Twitter üzerinden verdiği mesajlarla yanıtladı. Bahçeli, “MHP’yi yüzeysel ve üstünkörü bir şekilde uyuşturucuyla, uyuşturucu suçuyla yan yana getirmek şayet art niyet değilse, kesinlikle isabetsiz ve itibarsız bir isnattır” dedi.

Bahçeli’nin ardından ise AKP Sözcüsü Ömer Çelik konuştu. Çelik, şunları söyledi: “Bu ifadeleri kabul edilebilir bulmadığımızı, Cumhurbaşkanımıza gösterilmesi gereken saygının esas olduğunu ifade ediyoruz. Cumhur İttifakı’nın gerektirdiği nezakete uymamıştır. Diliyoruz ki bundan sonra hassasiyet gösterilsin. Bu cümleler son derece incitici, kırıcı cümlelerdir, tüm AK Parti teşkilatını son derece rahatsız etmiştir. Tekrarlanmamasını temenni ediyoruz.”