İYİP’ten açık ilan: Kimlik aranıyor

Öncü DURMUŞ

Seçimlerin tamamlanmasının ardından kaybedenler hanesine adını ilk sıralardan yazmayı başaran İYİ Parti’de sular durulmuyor. Seçimler öncesinde İYİ Parti Lideri Meral Akşener’in siyaseten yön değiştirmesi ile başlayan çalkantılar, seçim sonuçlarındaki uğranan hezimetle tavan yaptı.

Akşener partiyi olağanüstü kurultaya götürürken bir kez daha genel başkanlığa aday olmayacağını açıkladı, odasını aniden boşalttı.

Akşener’in bu hamlesinden sonra ise ardı ardına açıklamalar gelmeye başladı. İlk hamle İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu’ndan geldi. Dervişoğlu, Akşener’e şükranlarını sunarak adaylığını ilan etti. Dervişoğlu’nun adaylık açıklamasını İYİ Parti Ankara Milletvekili Koray Aydın ve Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tolga Akalın’ın açıklamaları takip etti. Böylece partideki aday sayısı daha şimdiden 4’e ulaşmış oldu. İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi Günay Kodaz, Akşener daha adaylıktan çekilmeden adaylığını açıklamıştı.

ADAYDAN BOL BİR ŞEY YOK

Akşener’in aday olmayacağım açıklamasının ardından ardı ardına gelen adaylık açıklamaları bununla da sınırlı değil. İYİ Parti kulisleri 27 Nisan’da yapılacak olan Olağanüstü Kongre’ye kadar daha birçok ismin adaylığının tartışıldığını belirtiyor.

İYİ Parti Ankara Milletvekili Kürşat Zorlu, İYİ Parti İstanbul Milletvekili ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Adayı Buğra Kavuncu, seçimlerin ardından partideki görevinden ayrılan İYİ Parti Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel başkan Yardımcısı Bilge Yılmaz, İYİ Parti Antalya Milletvekili Uğur Poyraz adaylık için konuşulan isimler.

DENGELER NE DURUMDA

İYİ Parti, çıkış noktası itibarıyla MHP’nin AKP iktidarı ile kurduğu ilişkiyi reddeden, milliyetçi çizginin siyasal İslamcılıkla kurulan ilişkisini doğru bulmayan, şehirli, seküler milliyetçiler arasında yükselmiş ve muhalefet cephesine adını yazdırmış bir parti.

Mayıs seçimleri süresince ‘Millet İttifakı’ çizgisinde aldığı tutum ile Saray rejiminin karşısında yer alan seçmen için bir alternatif olabilen partide, ilk kırılma Akşener’in masadan kalkıp geri dönmesi oldu. 22 yıllık bir iktidar devrilmenin eşiğine gelinmişken Akşener’in çıkarları ve seçim sonrası hesapları ‘Millet İttifakı’ masasında yaşanan kriz döneminin bir ayağını oluşturmuştu.

Seçimlerin ardından iktidarın bir 5 yıl daha yönetimde kalmasını garantilemesi ise muhalefet cephesini büyük bir dağınıklığa iterken seçmenin de umutsuzluk dalgasına kapılmasına yol açtı.

Bu süreç sonrası ise iç tartışmalara yönelen muhalefette ki en büyük hata Akşener’den geldi. CHP değişim tartışmalarına yönelerek kendilerine yeni bir yol açma gayretine girerken Akşener partinin rotasını tamamıyla muhalefetin üzerine gidecek şekilde tasarladı. ‘Bıçaklandık’, ‘Aldatıldık’, ‘Hesap soracağız’ gibi açıklamalarla vites artırdı. Süreç içerisinde AKP’ye de zaman zaman göz kırptı. MHP’den de eve dönün çağrıları bu dönem de yükselmeye başladı.

Bu havada gidilen yerel seçimlerde ise kendi adaylarını çıkartan partide ardı ardına istifalar yükselmeye başladı. Neredeyse her il ilçe örgütü içerisinde Akşener’in muhalefeti hedef alan dili parti içerisindeki güç dengelerini sarstı. Seküler milliyetçi kanat ile kökeni MHP olan kanat karşı karşıya gelmeye başladı. Rejimin karşısında yer alan seçmen yapısı da açık bir şekilde AKP’nin karşısında kim güçlü ise orada konumlandı. Olağanüstü Kurultay öncesi ise dengeler bu ana ikilem etrafında şekillenmeye devam ediyor. Şu ana kadar çıkan adaylar arasında Akşener’in desteklediği söylenen Dervişoğlu ve Aydın ile Akalın gibi isimler ülkücü tabandan gelme isimler. Partinin delege yapısında da MHP kökenli isimlerin bir ağırlığı mevcut.

NASIL DEVAM EDİLECEK?

Akşener’in geri çekilmesinin ardından nasıl devam edilecek sorusu, Mayıs seçimlerindeki hatalı davranışlar ve yerel seçimlerdeki başarısızlığa verilecek bir cevap üzerinden ilerleyecek. Çok adaylı gidilecek kongrede hangi ismin şu an önde olduğu tam olarak belirli olmasa bile Müsavat Dervişoğlu ve Koray Aydın en öne çıkan isimlerden. Bu iki isimden Aydın, Akşener’in uzunca bir süre yol arkadaşlığını yaptı. Dervişoğlu ise en yakınlarından. İkisi de ciddi bir eleştiri ile adaylık ilan etmediler. Hatta eleştirinin ötesinde iki isim de Akşener’e teşekkür ederek adaylığını açıkladı. Ayrıca ikisi de ülkücü kökenli isimlerin arasından geliyor.

DÜZELTEBİLİRLER Mİ?

İYİ Parti’de ki bu süreç, şüphesiz sancılı geçecek. Çünkü partinin siyaseten çöktüğü bir gerçek. İktidar blokundaymış gibi izlenen siyaset yapma biçimi ve partinin muhalif özelliğini yitirmesi seçmeni oradan kopartmıştı. Ancak İYİ Parti bugün tam anlamıyla çöktü denemez. Parti’yi hala ayakta tutabilecek bir seçmen yapısının yanında Meclis’te bulundurdukları 38 vekil de önümüzdeki dönem için kritik iki ana unsur. Özellikle Saray rejiminin siyaseten tıkanıklığı düşünüldüğünde Meclis’e gelebilecek olası bir anayasa değişikliği teklifi, dibe çökmüş bir partiye hem iktidar tarafından hem de muhalefet tarafından bir kez daha muhataplık şansı verecek. Yine de en kaba haliyle partinin önünde iki yol ayrımı olacağı kesin. İYİ Parti, muhalefete muhalefet etmeye devam mı edecek yoksa iktidarı mı hedef alacak? Meclis’te de muhalefet özelliğini yitirecek bir İYİ Parti’nin önümüzdeki dönem ülke siyaseti için bir anlamı yok. Zira Akşener’in muhalefete muhalefet olan tavrı bugünkü hezimetin asıl nedeni. Parti’yi MHP’lileştirmeye çalışan Akşener aslında dolu bir koltuğa oynadı. Seçmeni de büyük oranda CHP’ye kaptırdı.