İzmir’de Sivil Toplum Kuruluşları (STK), İçişleri Bakanlığı’nın dernekleri denetleme konusundaki yetkilerini artıran kanun teklifinin kabul edilmesine tepki gösterdi.

İzmir’de STK’lerden ortak tepki: Sivil toplum susturulamaz

BİRGÜN EGE

AKP’nin kara parayla mücadeleden Cumhurbaşkanı ile İçişleri Bakanı’na yeni yetki tanınmasına varan yeni düzenlemeleri içeren 'Kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine ilişkin kanun teklifi' TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edildi.

İzmir’de karara tepki gösteren Sivil Toplum Kuruluşları, Konak eski Sümerbank önünde bugün bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın açıklamasını okuyan Türkiye İnsan Hakları Vakfı Genel Sekreteri Coşkun Üsterci, ilk bakışta sorunsuz ve BM Güvenlik Konseyi kararları kapsamında gibi görülen bu yasa teklifinin, insan hakları ihlallerine yol açma potansiyelini taşımakta olduğunu belirterek, “Yasa teklifine göre gerek görüldüğü hallerde dernek veya vakıfların mal varlığının dondurulmasına Cumhurbaşkanı karar verebilecektir. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile bu karar Resmî Gazetede yayınlanır yayınlanmaz gecikmeksizin uygulanacaktır. Hiçbir yargısal denetime tabi olmaksızın dernek faaliyetinin bu şekilde engellenebilmesi, örgütlenme özgürlüğü ile mülkiyet hakları bakımından anayasal ve uluslararası sözleşmelerde düzenlenen güvencelerin yok edilmesi anlamına gelecektir. Yine yasa teklifinde, dernekler açısından İçişleri Bakanlığı, Maliye ve Hazine Bakanlığı’nın oluşturduğu komisyonca görevlendirilen denetçilerin yanı sıra İçişleri Bakanının gerekli gördüğünde denetim yetkisi verdiği kamu görevlilerinin de her an denetleme yapma yetkisi oluşturulmaktadır. Ancak, bu kişilerin niteliklerine dair somut kriterler getirilmemiştir. Denetimin kapsamı da tamamen belirsizdir. Halen bir şikâyet üzerine yapılan bu tür denetimler böylece süreklilik arz eden işlemler haline getirilmiş olacaktır. Mevcut uygulamalarda kimi zaman aylarca süren denetimlerin olduğu düşünüldüğünde genişletilen bu denetim yetkisi, her bakımdan kaygı vericidir” diye konuştu.

‘HIZLI KAPATMA’ PROSEDÜRÜ YARATILMIŞ OLACAKTIR

Üsterci son olarak şu ifadeleri kullandı:

“Oldubittiye getirilerek TBMM Genel Kuruluna getirilen bu teklifin aynen yasalaşması durumunda, başta insan hakları dernekleri olmak üzere, kadın hakları, mülteci hakları, çocuk hakları ve LGBTİ+ hakları, çevre, engelli hakları alanında faaliyet gösteren dernek ve vakıflar, çeşitli hukuk dernekleri, sosyal haklar için mücadele yürüten dernekler ile sosyal yardım için fon kaynakları kullanan dernekleri, hemşeri dernekleri, spor kulüpleri, farklı inanç gruplarının dernek ve vakıflarının tümü tek bir imza ile kapatılma riskiyle karşı karşıya kalacak, bu konuda açılacak idari davalar yıllarca süreceği için pratikte ‘hızlı kapatma’ prosedürü yaratılmış olacaktır. Bu aslında sivil toplumun tümüyle kapatılması ve yurttaş haklarının top yekûn ilgası anlamına gelmektedir. İzmir’den TBMM’nin değerli üyelerine sesleniyoruz; akıl ve vicdanınızın sesini dinleyin, demokrasiye ve temel hak ve özgürlüklere duyduğunuz saygının gereği olarak bu teklifin yasalaşmasına izin vermeyin. Kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine ilişkin kanun teklifi anayasaya, Türkiye’nin altına imza attığı uluslararası sözleşmelere, ifade ve örgütlenme özgürlüğüne aykırıdır. Sivil toplum susturulamaz.”