Meclis Araştır

HAZAL ATEŞ ANKARA / Meclis Araştırma Komisyonu'nun Akaryakıt Kaçakçılığı Raporu'nda adı geçen şirketler hakkında aylardır bekleyen suç duyurulan işleme kondu. Türkiye'ye 1995-2005 döneminde 194 bin 367 ton kaçak akaryakıt girişi olduğu belirtilen raporda, kaçakçılıkta adı geçen firmalar, sahip, ortak, yöneticileri, araç şoförleri ve gümrük görevlileri hakkında da suç duyurusunda bulunuldu. Raporda, Milli Güvenlik Kurulu'nun tavsiye kararı çerçevesinde TÜPRAŞ'ın ham petrolün kayıt altına alınabilmesi için nihai tek alıcı olması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, satıcı ülke ile ithalatçı firma arasındaki sözleşmelerden kaynaklanan itilafların TPIC tarafından tek elden gerçekleştirilmesi öngörüldü. Habur Gümrük Kapısı'nda büyük çaplı kaçakçılık yapıldığının belirtildiği raporda, aralarında resmi görevlilerin de bulunduğu kaydedildi. Ortaya çıkan 10 katrilyon 750 TL'nin yüzde 74.5'inin Irak'a karayolu ile transit işlemlerde belirlendiği, yüzde 15'inin dağıtım şirketlerince, yüzde ı'inin solvent ve bazyağı ithali ile yüzde 57'sinin deniz yoluyla, yüzde 9'unun ise sınır kaçakçılığı ile getirildiği saptandı, kaçakçılığa ilişkin davalara bakıldığında, olay sayısı itibariyle sınır illerindeki kaçakçılığın yüzde 70 olduğu kaydedildi. Raporda, kaçakçılığa karıştığı öne sürülen Taş-Tur Nakliyat, Öz-Duy Uluslararası Taşımacılık, Gürpet Petrol, Teks Gıda San, Yıldırımlar Demir Deposu, Sefa Petrol, Bölteks, Delta Terminal, Sürat Beynel-minel Nakliyat, Akdoğanlar Taşımacılık, Tüfek Nakliyat, Harra Pamuk Sanayi, Turanlılar Dış Ticaret hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

BU İŞ SINIRLI PERSONELLE OLMAZ!
Raporda, Irak'tan Türkiye'ye 3 milyon tonu aşkın kaçak yakıt sokulduğuna dikkat çekilerek, böyle bir olayın sahada görev yapan kişi ya da kurumların bilgisi dışında az bir personelle yapılamayacağına dikkat çekildi. Raporda şu görüşlere yer verildi:

"Habur Gümrük sahasında 14 ayrı kuruma bağlı idari birimlerin olduğu dikkate alındığında, kaçakçılığın sınırlı sayıda personel ve kurum eliyle yapılamayacağı, sahada görev yapan kişi ya da kurumların bilgisi veya iştiraki olmaksızın bu ölçekte bir malın yurda giremeyeceği, başta gümrük idaresi olmak üzere sahada görevli bütün kurumların boyutları ortaya konulan kaçakçılıktan sorumlu olduğu değerlendirilmektedir."