Kadınlar HAZİRAN'ın çağrısı ile 'Laiklik' için buluştu

Birleşik Haziran Hareketi Türkiye'de kol gezen faşizme karşı 'Laiklik' için İzmirli tüm kadınlara çağrıda bulundu. İzmirli Kadınlar emperyalizme, sömürüye, siyasal İslama karşı laiklik, bağımsızlık, kardeşlik, eşitlik mücadelesiyle Cumhuriyeti yeniden kurmak için İzmir Sanat Merkezi'nde (fuar içi) toplandı.

"BİZ YAŞAM AYDINLIK VE LAİKLİK DİYORUZ"

Nar Kadın Dayanışma Ağı adına etkinliğe katılan Hande Gazey şöyle konuştu:

‘Siyasal İslam’ın kadına tarikat-şeriat-aile üçgenini dayattığını söyledi. Bu sınırları gören, kabullenen ve uygulayan bir toplum inşa ediliyor. Bu bağlamda, gericilikle mücadele ve erkekle mücadele diye bir ayrım abestir. Siyasal İslam’la beslenmiş, motive edilmiş bir erkeklik bu. Bu yüzden bu dinci-gerici abluka karşısında laiklik demekten imtina etmek yaşam demekten imtina etmektir. Kadınlar için bunu dememek; kız çocukları evlendirilmesin demekten, Ensar kapatılsın demekten imtina etmektir. Biz yaşam, aydınlık ve laiklik diyoruz.’

Etkinliğe katılan Birleşik Haziran Hareketi Merkez Yürütme Kurulu ve CHP Parti Meclisi üyesi Canan Kaftancıoğlu, laikliğin kendinden menkul bir kavram değil, kadınların varoluşsal zorunluluklarından olduğunu söyledi. Kaftancıoğlu, ‘Türkiye laiktir, laik kalacak’ sloganının eskide kaldığını, AKP’nin laikliği tasfiye ettiğini, mücadelenin ‘Laikliği Kazanacağız’ başlığı altında yürütülmesi gerektiğini söyledi ve sözlerini ‘Laiklik mücadelesini el ele vererek Haziran Türkiye’sini kuracağız’ şeklinde noktaladı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok Akatlı da yaptığı konuşmada laikliğin tüm özgürlüklerin anahtarı olduğunu ifade etti. Önceki gün yıldönümü kutlanan cumhuriyetin kadınların sırtında yükseldiğini söyleyen Akatlı, cumhuriyetçi ve laik değerlerin tasfiyesi sürecinde sorumluluğu olduğunu söylediği iki gruba dair eleştirilerini vurguladı. Hala yetmez ama evet demiş olmaktan utanmayan 'belkemiksiz aydınları' hedefe koyan Akatlı, ‘türban özgürlüğü’ gibi bir safsatayı yutup kendisini obje haline getiren kadın siyasetçilerin de bu koyu karanlığın baş sorumluları olduğunu söyledi.

"DÖNÜŞÜM İLE DAYATILAN BİLİMİN TASFİYESİDİR"

Lisesi proje okula dönüştürülen Bornova Anadolu Lisesi öğrencisi Deniz Kandemir’in kürsüye velisi Filiz Kandemir ile çıktı. Deniz Kandemir okuldan ayrılan öğretmenlerine ithafen bir şarkı seslendirirken, velisi Filiz Kandemir yaptığı konuşmada şunlardan söz etti: ‘Bu okullar çok başarılı öğrenciler yetiştiren okullar.Ben çocuğumu okula kayıt ettirirken ona çok güzel bir okula geldiğini, geçecek günlerinin değerini bilmesini öğütlemiştim. Bu okullar hem fiziken çok güzel konumdalar, tarihi binalara sahipler, hem de buralardan yetişen çocuklar özgürlükçü, laik ailelere sahipler, bilimsel nitelikli eğitim verme sorumluluğu taşıyorlar. Burayı bir anda imam hatipe dönüştürseler daha çok tepki çekeceklerini düşündükleri için içini boşaltarak tasfiye etmeye çalışıyorlar. Aslında olan bilimin tamamıyla tasfiyesidir.’

Oyuncu Belit Özükan’ın sunuculuğunu yaptığı ve İzmirli müzisyenlerin dinletisiyle açılan etkinlikte Yenikapı Tiyatrosu sahne alırken Cerattepeli Kadınlar, İlerici Kadınlar, Nar Kadın Dayanışma Ağı, İzmir Kadın Meclisi, Çağdaş Hukukçuları Derneği, Kadın Komisyonu, CHP Karabağlar Kadın Kolları, Kadın Yazarlar Derneği, Gültepeli Kadınlar adına konuşmalar yapıldı.

HAZİRAN'ın geçtiğimiz gün yapmış olduğu çağrı:

İzmirli Tüm Kadınlara Çağrımızdır!

Türkiye, tarihinin en karanlık günlerini yaşıyor. İslamcı faşizmin kol gezdiği yeni bir Türkiye tablosuyla karşı karşıyayız. Bu tabloda biz kadınlara reva görülen ise, iktidarın yüzyıllardır dünyanın her yerinde uyguladığı vahşi düzende, emeğimizin, canımızın, bedenimizin her gün biraz daha fazla sömürülmesidir. Sendikasızlaştırmaya, kadın emeğinin ucuz iş gücü haline dönüştürülmesine, kazanılan hakların bir bir gasp edilmesine tanıklık ediyoruz. Esnek ve güvencesiz çalışmayı dayatmaya çalışarak, kadınları çalışma hayatında yok sayan iktidar, kadını eve kapatarak, kadın emeğini daha fazla sömürmenin yollarını arıyor.

İmamhatipleşmeyle eğitimde gericileşmeyi getiren, 4+4+4 uygulaması ile kız çocuklarını okulun dışına itip, çocuk gelin haline getiren Akp, laik eğitimin son kalelerinden biri olarak görülebilecek okulları da proje okul adı altında bitirmeye çalışıyor.
Gerici AKP hükümeti biz kadınların kazanılmış tüm haklarını elinden almaya çalışıyor. Boşanma komisyonu raporu bu durumun en bariz örneğidir. Bu rapor ile AKP, kadınların yıllardır mücadele ile kazandıkları hakları da geri almanın derdine düşmüştür. Yetim aylığına göz dikmiş, aileyi kutsayıp, kadın dayanışmasını önlemek üzere, aile mahkemelerindeki duruşmaları kapalı görmeyi önermiştir. Çocukları istismarcılarıyla evlendirip’’sorunsuz bir evlilik’’ geçirmeleri durumunda istismarcının cezasının kaldırılmasını vaad etmiştir. Nafaka istiyorsanız kusursuz olduğunuzu ispat edeceksiniz demiştir. Çocuklarla cinsel ilişki suç olmaktan çıkartılsın demiştir.


Tüm bunlar ortadayken, bugün ihtiyacımız olan laikliktir!

Biz kadınların kurtuluşu İslam hukukuyla dizayn edilen bir toplumda değil, laik, eşitlikçi ve özgürlükçü bir toplumsal yapının yeniden kurulmasındadır.

Haziran Hareketi, kadınların emeklerinin esnek ve güvencesiz işlerle sömürülmediği, kadın cinayetleri ve tecavüzlerinin son bulduğu, çocuk istismarlarının söz konusu olmadığı, kadınların ve erkeklerin eşit olduğu Haziran Türkiyesini kurmak için islami faşizme ve onun tüm destekçilerine karşı Omuz Omuza Dayanışmayı büyütmeye çağırıyor!

Bizler, dinci gericiliğin karşısında boyun eğmemiş, haziran direnişinde barikatların ön saflarında yer almış kadınlar, bu mücadelenin gerçek sahiplerini, Dereköy’den, Gültepe’den kadınları, Yırca’da kestirmem zeytinleri diyen kadınları, imam hatip dönüşümlerine karşı çocuklarının okuluna sahip çıkan kadınları mücadelemizi ortaklaştırmak ve dayanışmak için el ele vermeye çağırıyoruz!

Şiddete uğramış ve öz savunma ile hayatlarına sahip çıkmış kadınların, özgürlüklerine sahip çıktığı için öldürülen kadınların ellerini avuçlarımızda hissediyoruz.

Akp’nin faşist, sömürücü, insan hayatını yok sayan politikalarına karşı eşitlikçi, laik bir düzeni, hayatı var eden ellerimizle kurmak için bir araya geliyoruz…