Kadınlar sokakları yine doldurdu: Hayatı örgütlüyoruz

8 Mart Dünya Kadınlar Günü yurdun birçok bölgesinden kadın tarafından çeşitli etkinliklerle kutlandı. Kadınların gündeminde; artan kadın cinayetleri, şiddet, çocuk istismarına ‘hadım’ ve ‘idam’ gibi geçersiz önlemlerin getirilmesi ve emeklerinin görülmemesi vardı.

'Mücadeleye devam'
Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Kurtuluş Parkı’nda buluştu. Hafta sonu 8 Mart yürüyüşü engellenen, polis şiddetine uğrayan ve gözaltına alınan kadınlar, renkli kıyafetleri, balonları, öfkeleri, kahkahaları ile “Dayanışmayla güçleniyoruz, hayatı örgütlüyoruz” pankartı arkasında toplandı. Islıkların çalındığı, zılgıtların atıldığı etkinlikte, “Tabuları yıkarım, bulaşıkları yıkamam” “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” “Tecavüz aklanamaz” “Tam iffetli olacağı, bir gülme geliyor” “Kadınlar teslim olmaz” “Fetva veriyoruz, kadınlar sokağa” “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” yazılı dövizler açıldı. Kadınlar, tacize, tecavüze, kadın haklarına yönelik saldırılara, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına karşı direnmeye devam edeceklerini sloganları ile haykırdı.

Kadınlar adına okunan ortak açıklamada, baskılara ve erkek egemen zihniyete karşı mücadele vurgulandı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Pazar günü kadınlar şiddetle, hakaretle gözaltına alındı. Kadınların bir arada olmasından korkanlara hatırlatalım. Bizleri baskılarla sindiremezsiniz. Dayanışmayla mücadelemizi büyütüyoruz. Bizler susamayız çünkü karşımızda tecavüzcüleri aklamak için yasa çıkarmaya çalışan, ‘9 yaşındaki çocukla evlenilebilir’ diyen, çocuk yaşta doğum yapanları gizleyen, Ensar Vakfı’nı aklayan, tecavüzcülere iyi hal indirimleri uygulayan çürümüş erkek egemen bir sistem var. Savaş kadın ve çocuklar için açlık, yoksulluk, taciz, tecavüz ve ölüm demektir. Kadınlar savaşa karşı çıkacaktır. Her türlü baskıya rağmen eşitlik ve özgürlük için yaşayan, üreten, itaat etmeyen kadınlar ve LGBTİ+ bireyler var. Bu korkunç tabloyu değiştirebilecek direnç ve umut var. Bizler bu kararlılıkla mücadelemizi yükseltiyoruz. Yaşasın 8 Mart” denildi.

'Korkmayın, yılmayın'
İstanbul’da da birçok bölgede sokağa çıkan kadınlar taleplerini dillendirdi.
İstanbul’da binlerce kadın, 8 Mart Kadınlar Günü’nde bu yıl 16’ncısı yapılan Feminist Gece Yürüyüşü’nde bir araya geldi. Yürüyüşün saatler öncesinde Taksim Meydanı polis tarafından kapatıldı. Eylemde buluşan binlerce kadın, sloganlar, zılgıtlar, düdükler ve halaylar eşliğinde taleplerini dile getirdi, kadına yönelik şiddeti, cinsel istismarı, çocuk istismarını protesto etti.

CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu da CHP’li kadınlarla beraber Mecidiyeköy metrobüs durağında karanfil dağıtarak kadınlarla buluştu. Kaftancıoğlu, “Üreten biziz, eninde sonunda yöneten de biz olacağız” dedi.

CHP’li kadınların dağıttığı broşürde 8 Mart’ın ülke genelinde kadınlar için ücretli izin günü ilan edilmesi, eşit işe eşit ücret sağlanması, işyerlerinde zorunlu olarak kreş açılması, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yerine Kadın Bakanlığı kurulması, İstanbul ve CEDAW Sözleşmelerinin uygulanması, OHAL’in kaldırılması talepleri yer aldı.

İstanbul’un CHP’li 14 belediyesinde çalışan tüm kadınların 8 Mart’ta ücretli izinli olduğunu hatırlatan Kaftancıoğlu, bu uygulamanın tüm çalışan kadınlar için geçerli hale gelmesi gerektiğini vurguladı.

Kadınlara güvenlik saldırısı
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Bakırköy Şubesi ve İstanbul Tabip Odasının “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nedeniyle yapacakları açıklamasına güvenlik görevlileri saldırdı. Basın açıklamasının okunduğu sırada F.A. isimli bir güvenlik görevlisi, “Burada slogan atamazsınız. Bu ne biçim basın açıklaması, zılgıt çekiyorsunuz” gibi ifadelerle kadınlara saldırarak pankartı yırttı ve dövizleri zorla parçaladı.

'Cerattepeli kadınlara selam olsun'
Artvin’de de kadınlar sokaktaydı. Artvin Kadın Dayanışma Platformu üyesi kadınlar Halit Paşa Meydanı önünde basın açıklaması düzenledi.

Platform adına basın metnini okuyan Aydan Yerlikaya, “Bedenlerimiz üzerindeki kontrole, bedenimize ve kimliğimize karşı şiddete, cinsiyetçiliğe, ayrımcılığa, şiddet ve sömürü düzenine, yoksullaştırılmaya, eşitsizliğe karşı kadının özgürlüğü ve kurtuluşu için eşitlik ve barış için sesimizi yükseltiyoruz” diyerek, kadınlar olarak devletin, kocanın, babanın ve ağabeyin gölgesinde bir yaşam sürmeyi reddettiklerini söyledi.

Yerlikaya, kadınların çay fındık toplarken, bahçesinde sebzesini ekerken yarı fiyatına satmak zorunda bırakılıp yoksulluğa terk edilişine isyan ettiklerini dile getirdi. Cerattepeli kadınların yaşam alanı mücadelesinde de ön saflarda yer almasını hatırlatan Yerlikaya, “Kadınlar, yaşam alanlarını, geleceğini, memleketini talancılara değil çocuklarına bırakabilmek için haykırıyor” dedi.

AKP erkek egemen sistemi sürdürüyor

Eskişehir’de de kadınlar, Eskişehir Demokratik Kadın Platformu’nun çağrısıyla bir araya geldi. Üniversite Caddesi’ndeki bir alışveriş merkezi önünde toplanarak yürüyen kadınlar ‘Yaşamın kendisiyiz. Birlikte Güçlüyüz’ pankartı açtı. Kadınlar adına basın açıklamasını okuyan Tuğçe Mutluay, “Bugün toplumumuzda giderek artan yoğun baskı en çok kadınları etkilediği ortadadır. Yüzyıllardır devam eden erkek egemen sistemin bugün ülkemizdeki sürdürücüsü AKP, kadınları ev içerisine hapsetmeye çalışmakta ve boşanma, arabulucu, uzlaştırıcı gibi uygulamalarla kutsal aile aldatmacası senaryosu yine kadınlar üzerinden inşa edilmektedir” diye konuştu.

İzmir’de Zübeyde Hanım’a ziyaret
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu, sabah erken saatlerde toplu taşıma araçlarına binerek, kadınlara karanfil dağıtıp, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Karşıyaka Belediyesi de 8 Mart etkinlikleri kapsamında Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın Anıt Mezarı'na yürüyüş düzenledi.

***

‘Ayrımcılık şiddete Sebep oluyor’

Mor Çatı da Dünya Kadınlar Günü sebebiyle bir açıklama yayınladı. Açıklamada: “Feminist ilkelerle dayanışma gösterdiğimiz kadın ve çocukların maruz kaldıkları şiddete direndiklerini ve hayatta kaldıklarını görüyoruz. Bu gücü görmek ve ortaya çıkarmak, erkek şiddetinin kaynağında yatan toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gözler önüne sermek en büyük gayretimiz. Kadınlar güçsüz veya zayıf olduğu için değil ayrımcılığa maruz bırakıldıkları için erkek şiddetine uğruyorlar. Cinsiyetimiz, hayat tarzlarımız, aidiyetlerimiz, cinselliğimizden ötürü ayrımcılığa maruz kalmayı kabul etmiyor ve mücadelemizi sürdürüyoruz” denildi.