Kadınlara şiddet ev içinden geldi
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun mayıs raporuna göre kadınlar en çok eşleri tarafından şiddete maruz bırakıldı. En çok uygulanan şiddet türü yüzde 40,87 ile psikolojik şiddet olurken fiziksel şiddetin oranı ise yüzde 39,9.
HABER MERKEZİ
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun (TKDF) ‘Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı Mayıs Ayı Verileri ve Analizi’yle kadına yönelik erkek şiddeti bir kez daha gözler önüne serildi.
Acil Yardım Hattı, 1 Mayıs ile 31 Mayıs tarihleri arasında toplam 531 çağrı aldı. Çağrılar sonucu 173 vaka dosyası açıldı. Aramaların 136’sına hukuki bilgilendirme yapıldığı belirtilen verilere göre 112 arama ev içi şiddet nedeniyle olurken 95’i ise eş şiddeti ihbarı. Ayrıca 32 arama sığınak talebinde bulundu.
İSTANBUL, ANKARA VE İZMİR İLK ÜÇTE
TKDF tarafından açıklanan verilerde en çok çağrının İstanbul’dan geldiği aktarıldı. İstanbul’dan 87 kadın yardım talebinde bulunurken Ankara’dan 16, İzmir’den ise 13 çağrı yapıldı. Toplam çağrı yapılan il sayısı ise 42. İstanbul’da en çok çağrının geldiği ilk 3 ilçe ise sırasıyla şöyle: Arnavutköy, Kadıköy, Kağıthane. Ayrıca raporda mayısta ev içi şiddeti ihbarı geldiğine dikkat çekildi. Hatta 15 Ekim 2007’den bu yana gelen toplam çağrı 78 bin 402 oldu.
Mayıs ayı içerisinde Aile içi Şiddet Acil Yardım Hattı’na ihbarı yapanların yaşlarının 11 ile 78 arasında değiştiği vurgulanan raporda, şiddete maruz bırakılanların yüzde 94,7’sinin kadınlar olduğunun altı çizildi. Rapora göre yüzde 2,6’sı kız çocukları, cinsiyet belirtilmeden ihbar edilen ev içinde çocuğa şiddet vakaları yüzde 1,8, yüzde 0,9’u erkekler oldu.
EN ÇOK PSİKOLOJİK ARDINDAN FİZİKSEL
İhbar edilen şiddet vakalarının önemli çoğunluğunun psikolojik ve fiziksel şiddet vakalarından oluştuğu aktarılan raporda, buna ilişkin veriler şekilde:
Psikolojik şiddet: %40,87
Fiziksel şiddet: %39,9
Sosyal şiddet: %12,5
Cinsel şiddet: %3,37
Ekonomik şiddet: %3,37
Acil yardım hattına gelen çağrılara göre kadınların en çok en yakınlarındaki erkekler tarafından şiddete maruz bırakıldığına vurgu yapılan raporda, “Gelen çağrılar şiddetin en güvenli yer olduğunu varsaydığımız ev içerisinde kadınların hayatlarını paylaştıkları eşler ve diğer aile bireylerinden geldiğini göstermektedir” denildi. Buna göre saldırganların yüzde 60,3’ünü eşler oluşturdu. Eşleri, yüzde 19,2 ile diğer aile üyeleri takip etti. Erkek arkadaş oranı yüzde 7,4 olurken eski eş yüzde 2,2; eski erkek arkadaş yüzde 2,2 ve eski nişanlı yüzde 1,5 şeklinde belirtildi.
***
1 Temmuz’da dünyayı yerinden oynatacağız
İstanbul Sözleşmesi'ni Uygula Kampanya Grubu, Kadıköy'deki Yoğurtçu Parkı'nda buluşarak bir kez daha "İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz" dedi. Kadınlar daha sonra Sözleşme için Caddebostan'a doğru bisikletlerle yola çıktı. Basın metnini okuyan Selin Top, Sözleşme'nin yürürlükten kalkacağının ilan edildiği 1 Temmuz'a kadar sokaklarda olacaklarının altını çizdi. Kadın katillerinin korunduğunu vurgulayan Top, "Katil Musa Orhan öyle korunuyor ki, ona katil diyen sanatçılara dava açılıyor. Bizzat iktidarın içinde isimler tarafından öldürülen Yeldana Kaharman, Nadira Kadirova vakalarının üzeri kapatılmaya çalışılıyor. Gülistan Doku gibi kaybedilen kadınların akıbeti çözülmüyor, failler serbest geziyor! Devletin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı hiç utanmadan 'tolere edilebilir şiddet'ten bahsediyor. Hayır, biz şiddeti tolere etmiyoruz” diye konuştu.
Pandemide sadece hanelere değil, sokakların tenhalaşmasından fırsatla kamusal alanda da kadınların maruz kaldığı şiddetin arttığını belirten Top, şunları söyledi: "İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz. 1 Temmuz'a kadar İstanbul ve Türkiye'nin dört bir yanında sokaklardayız. Ve tüm kadınları, LGBTİ+'ları bu itaatsizliğe karşı 1 Temmuz'da 19.00'da Taksim/Tünel'de buluşmaya çağırıyoruz. Dünyayı yerinden oynatacağız."