Kadınlara ve sözleşmeye düşmanlık bitmiyor
İktidarın, gericilerin ve erkeklerin ne İstanbul Sözleşmesi’ne ne sözleşmeyi savunanlara ne de kadınlara yönelik saldırıları son buldu. Müzisyen Melek Mosso İstanbul Sözleşmesi’ni savunduğu için sahneden indirilirken çok sayıda kadın ise erkekler tarafından saldırıya maruz bırakıldı.
HABER MERKEZİ
Müzisyen Melek Mosso, 22 Ağustos’ta verdiği konser sırasında, polis tarafından “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” dediği ve kadınlara yönelik cinsel saldırılara karşı konuşma yaptığı için sahneden indirildiğini açıkladı.
Mosso, “Susmayın ve ses çıkartın” dedi. Sosyal medyadan yaptığı açıklamada Mosso, yandaş Sabah Gazetesi’nin haberi “Melek Mosso’nun ağır siyasi göndermeleri konseri yarıda kesti…” başlığı ile vermesine de tepki gösterdi. Çok sayıda yurttaş tarafından sosyal medyada, Mosso’nun sahneden indirilmesine tepki yağdı.
SALDIRGAN ERKEK TUTUKLANDI
Ayrıca ülkenin pek çok yerinde kadınlar erkek şiddetine ve cinsel saldırılara maruz bırakıldı.
Ankara’nın Keçiören ilçesinde, boşanma aşamasında olduğu kadını tüfekle kovalayarak tehdit eden erkek tutuklandı. S.C adlı kadın, bir yıldır boşanma aşamasında olduğu O.C. ile 23 Ağustos Pazar günü akşam saatlerinde Kuşcağız Mahallesi Gün Sazak Caddesi’ndeki yürüyüş parkında karşılaştı.
O.C, S.C’ye, “Konuşmamız lazım, benimle beraber geleceksin” diyerek tartışma çıkardı. Kadın gelmek istemeyince O.C, “Benimle gelmezsen aileni de seni de öldürürüm” dedi.
Elindeki tüfeği kılıfından çıkarmayan O.C, kendisiyle gelmek istemeyip bulundukları yerden kaçan S.C’yi kovaladı. Saldırgan O.C., Diyarbakır’da gözaltına alındı. O.C, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hâkimliğince tutuklandı.
ÖNCE SALDIRI SONRA TEHDİT
Öte yandan Diyarbakır’da akrabası olan 5 erkeğin cinsel saldırısına maruz bırakılan 21 yaşındaki G.A.’nın şikâyetçi olmasına rağmen saldırganlar hakkında işlem yapılmadığı iddia edildi. Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Diyarbakır Hani’de yaşayan G.A., 2019’da 5 akrabası tarafından sistematik olarak cinsel saldırıya maruz bırakıldı.
Ölümle tehdit edilen G.A., yaşadıklarını anlatamadı. Bir süre sonra hamile kaldığını öğrenen genç kadın, Hani Cumhuriyet Savcılığı’na giderek kendisine saldıran A.D., M.A., İ.A., Ş.A. ve İ.A.’dan şikâyetçi oldu. Soruşturma ile birlikte erkeklerin aileleri tarafından tehdit edilen G.A., can güvenliği olmadığı için koruma altına alındı. Bebek ise koruyucu bir aileye teslim edildi. Yalnızca A.D. adlı kişiye DNA testi yapılırken şüphelilere test yapılmadığı öne sürüldü.
***
Tacize maruz bırakılan kadına ‘başının çaresine bak’ dendi
Erzurum’da Rabia Karakaya adlı kadın çalıştığı hastanede hasta bakıcı Bilal Yılmaz’ın cinsel tacizine ve ölüm tehditlerine maruz bırakıldı. Yılmaz’ı defalarca şikâyet eden Karakaya, Yılmaz’ın “Git istediğin yere şikâyet et, bana bir şey olmaz” dediğini savundu.
TEHDİTLER SÜRDÜ
BirGün’e konuşan Karakaya, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Bana teklifte bulundu ve ben de reddettim. Huzursuz olmamak için çalıştığım kliniği değiştirdim. Mayısta ‘Sena’ isimli sahte bir sosyal medya hesabı açarak mesaj attı. Mesajlardan rahatsız olduğumu ve kedisini tanımadığımı söyleyince tehdit etti.”
Karakaya, tehditlerin ardından emniyete şikâyetçi olduğunu ve kendisine 1 ay içinde şahsın tespit edileceğinin söylendiğini aktardı: “Bu sırada tacizini sürdürdü. Tekrar emniyete başvurdum. Kendi fotoğrafını atınca şahsı tespit ettim.”
Karakaya sözlerini şöyle sürdürdü: “İfadesinin ardından bana ’Git istediğin yere şikâyet et, bana bir şey olmaz’ dedi. Dediği gibi de oldu, ona bir şey olmadı. Gizli numaradan arayıp, şikâyetinden vazgeç yoksa Erzurum’dan sağ çıkmazsın seni öldürürüm, diyerek tehditlerini sürdürdü.”
DAVA 23 EYLÜL’DE
Rabia Karakaya, ilgili sürece dair çalıştığı hastane yönetiminin şahsın sadece birimini değiştirdiklerini, ölüm tehditlerinin ardından da “Başının çaresine bak bizi karıştırma” dediğini öne sürdü. Ölmek istemediğini vurgulayan Karakaya, davanın 23 Eylül tarihinde görüleceğini söyledi.
***
Gültekin eylemine katılan öğrenciye soruşturma
Pınar Gültekin’in katledilmesinin ardından İzmir’de yapılan protesto eylemine katılan Ege Üniversitesi öğrencisi Emine Akbaba hakkında polis tutanağına dayanarak soruşturma başlatıldı. Polis tutanaklarını dikkate alan Ege Üniversitesi yönetim kurulu, Akbaba’yı ifadeye çağırdı. Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Akbaba, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Okul heyeti soruların YÖK tarafından hazırlandığını söyledi. Fakat sorular eylemin nasıl yapıldığına dairdi. Heyete bu tutanakların, polis tarafından hazırlanan olay yeri tutanakları olduğunu, eylemin YÖK’ün sorumlu olduğu üniversite ya da yurt olmadığını bu yüzden de ifade vermeyeceğimi söyledim. Buna karşılık heyet ‘Ceza alırsın, ifadeni ver’ dedi.”