Kadınlardan "Bursa Muhalif Gazetesi'nde mobbing" açıklaması

Koza Kadın Derneği, Bursa Muhalif Gazetesi'nde çalışan dört kadın gazetecinin yaşadıkları sorunlara ve karşılaştıkları mobbinge dair bir basın açıklaması yaptı.

Açıklamada Bursa Muhalif Gazetesi'nden çalışan bir kadın gazetecinin işten çıkarılmasına rağmen istifa etmiş gibi gösterilerek hukuki haklarından mahrum bırakıldığı belirtildi.

"Kadına şiddeti teşhir ediyoruz!" başlıklı açıklamada, "Bursa Muhalif Gazetesi'nde bir süre çalışmış olan dört kadın basın emekçisinin yaşadığı sorunları aktarmak adına bu satırları sizlerle paylaşıyoruz. Kadınların iki yıllık çalışma süreçleri içerisinde; huzursuz bir çalışma ortamında bulunmaları ve sonrasında maruz kaldıkları, halen de devam eden olumsuz durumlar, bizlerin Bursa Muhalif Gazetesi'ne ve mensuplarına olan güvenimizi yıkmıştır ve kadınların güvenliğinden de endişelenmemize sebep olmuştur" denildi.

"BİR ERKEK GRUBUNUN UYGULADIĞI PSİKOLOJİK, EKONOMİK, DİJİTAL ŞİDDET..."

Söz konusu kadınların işlerinden ayrıldıktan sonra da psikolojik şiddete maruz bırakıldıkları belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Kadınların işlerinden ayrıldıktan sonra maruz kaldıkları ağır hakaret, tehdit, küçümseme, alay etme, aşağılama ve itibar suikastı gibi olumsuzluklar, yaşanan zorlu süreçleri daha da artırmaktadır. Bir erkek grubunun uyguladığı psikolojik, ekonomik ve dijital şiddet, bizleri derinden etkilemiştir.

"BASKI İŞTEN AYRILDIKTAN SONRA DA DEVAM ETTİ"

"Bir kadın çalışan, istifaya zorlanmasıyla sonuçlanan mobbinge maruz kalmıştır, ki bu durum bir haber üzerine bir gazeteci ile iletişime geçmesinden kaynaklanmıştır. Kadın gazeteciye uygulanan baskıya, daha önce bu kurumdan ayrılan 3 kadın gazeteci arasında olan arkadaşımızla bir haber üzerine kurduğu diyalog neden olmuştur. Mobbing sonucunda işten çıkarılan gazeteci kadın, istifa etmemesine rağmen işten çıkışı istifa gibi gösterilerek hukuki haklarından mahrum bırakılmıştır. Ayrıldıktan sonra ise kurum sahibi ve çalışanları tarafından baskı, tehdit, şantaj ve itibar suikastine maruz bırakılmıştır.

Sol/sosyalist/feminist hareket ile kendini var eden basın kuruluşu (sahibi ve mensupları), kadın gazetecilere uyguladıkları şiddetle, kadınların sadece iş yaşantılarına ve kariyerlerine değil, aynı zamanda ailevi yaşantılarına ve sosyal hayatlarına da olumsuz bir etki bırakmıştır. Bu olumsuz etkiler maalesef devam etmektedir.
Benzer durumda işten ayrılan bir erkek çalışanın da olmasına rağmen, tüm bu olumsuzluklara sadece kadınların maruz bırakılması, toplumda kadının konumunu vurgulayan çarpıcı bir örnektir.

Yaşanılan süreçte, gazeteci kadınların mesleki yeterlilikleri ve kişisel değerleri sürekli hedef alınmış; iş yerinde huzursuz bir atmosfer oluşturulmuştur. Maruz kaldıkları olumsuz davranışlar, iş performanslarını ve psikolojilerini olumsuz etkilemiş, mesleki ilerlemelerine engel olmaya çalışılmıştır.

"SORUN SADECE 'YAN MAHALLEDE' DEĞİL"

Tüm bu yaşananlarla birlikte, sorunun sadece "yan mahallede" değil, içimizde de olabileceği gerçeğiyle yüzleşmek ve birlikte çözüme ulaşmak istiyoruz.

Şeffaflık ve dürüstlük ilkeleri doğrultusunda, yaşanan bu süreçleri kamuoyuyla paylaşma ihtiyacı duyuyoruz. Mobbing, sadece bireysel değil, aynı zamanda toplumsal bir sorundur ve suskunluk, bu tür davranışların devam etmesine izin verir. Bu nedenle, yaşananlara sessiz kalmayı reddediyor ve şiddetin görünür olmasını istiyoruz.

"MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK" 

Bu metni, kurum içindeki sorunlara dikkat çekmek ve benzer durumlarla karşılaşan kadınlara destek olmak amacıyla yazıyoruz. Mobbinge maruz kalan her bireyin sesini yükseltmesi ve haklarını araması gerektiğine inanıyoruz.

İş yerinde, evde yahut sokakta şiddetin her türlüsüne karşı gücümüzü dayanışmadan alarak mücadele ediyoruz. Mücadelemiz hiçbir kız kardeşimizin kirpiği yere düşmeyene kadar devam edecektir."