İzmir’de pandemi sürecinde yaşadıkları gelir kaybına karşı bir araya gelen kafe-bar çalışanları ve müzisyenler, sağlık emekçilerinden sonra sürecin en ağır yükünü çekenlerden olduklarını söyledi.

Kafe-bar çalışanları: Hesabı biz ödemeyeceğiz

Berkay SAĞOL

İzmir'de, İzmir Müzisyenler Derneği, Turizm İşçileri Dayanışması, Tüm Otel ve Turizm İşçileri Sendikası, Turizm Eğlence ve Hizmet İşçileri Sendikası, Kafe Bar Çalışanları Dayanışması ve Kent Emekçileri Dayanışmasının çağrısı ile kafe-bar çalışanları, eğlence sektörü emekçileri ve müzisyenler Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı.

Açıklamayı okuyan Derya Emrem, "Mekanların ne zaman açılacağı belli olmamasına rağmen hükümet kısa çalışma ödeneğinin 31 Mart’ta, ücretsiz izin nakdi yardımının ise 17 Mart’ta kesileceğini belirtti. İnsanların aylarca net asgari ücretin bile yarısından az olan bir rakamla geçinmesi beklendi. Şimdi o da kesiliyor. Bizim sesimizin duyulmasını istiyoruz. İş yerlerini kapatmak bizi açlığa mahkum etmek demektir. Ya hayatımızı idame ettirecek bir destek sağlayın ya da iş yerlerini açın” dedi.

İzmir'de yaşanan intiharlara dikkat çeken Emrem, "Bir önceki Cuma günü İzmir'de müzisyen arkadaşımız Mehmet Mert El geçinemediği için intihar etti. Geçtiğimiz aylarda ise Duran Ay ve Erdem Topuz isimli iki müzisyen arkadaşımız daha yine geçim ve işsizlik derdi ile hayatlarına son verdi. İntiharlar münferit olaylar değiller ve önlenebilecek ölümler. Hizmet, eğlence ve yeme-içme sektöründe çalışanlar ve işletme sahipleri olarak başka hiçbir arkadaşımızı kaybetmemek için hükümeti adım atmaya çağırıyoruz. Geçinemiyoruz da yaşayamıyoruz da" diye konuştu.

YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ AMA YAPAMIYORUZ

Turizm İşçileri Dayanışmasından Murat Kırmızoğlu da pandemide sağlık emekçileriyle birlikte sürecin yükünü en ağır şekilde çektiklerini söyleyerek, "Ben 20 yıldır barmenlik yapıyorum. Başka iş bilmiyorum. Ama bu süreçte işlerimizi unuttuk. Pazarda ve inşaatlarda çalışan arkadaşlarımız var. Biz eğer çalışamıyorsak geçimimiz sağlanmalı. Bu sektörün çoğu güvencesiz çalışıyor ve arkadaşlarımızın çoğu kısa çalışma ödeneğinden de yararlanamıyor. 40 yaşından sonra yeni bir meslek icat edemem. Yaşamayı becermeye çalışıyoruz ama yapamıyoruz. Herkesten destek bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

BirGün’e açıklama yapan Yusuf Gezer ise, “Uzun yıllar otelde çalıştım. 2015’ten beri de restoranlarda garsonluk yapıyorum. Pandemi sürecinin başından beri yani geçtiğimiz yıl Mart ayından beri işsizim. İlk çalıştığım yerde şartlarım uyduğu için kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilmiştim ancak yeni geçtiğim yerde sigorta primlerim yetmediği için kasım ayından sonra bu ödenekten yararlanamadım. Şu anda başka bir sektöre geçiş yapmadım. Ekstra diye tabir edilen işlerde çalışıyorum. Günlük olarak bu tip işler olursa çalışabiliyorum ama herhangi bir güvencem yok. Hâlâ ailemle yaşıyorum, en büyük artım bu. Biz çalışanlar olarak yıllardır vergilerimizi ödüyoruz. Bizim ödediğimiz vergilerle bu 1 yıllık süreçte işsiz kalan yurttaşlara her ay minimum asgari ücret ödenebilirdi. Ya bu ücret bizlere ödensin ya da önlemler alınıp iş yerlerimiz açılsın” şeklinde konuştu.