Moskova ile Erivan’ın arasının açılmasını fırsat bilen ABD, Ermenistan’la ortak tatbikata başladı. Prof. Magomedov “ABD, Ukrayna’daki zayıflatma taktiğini burada da uyguluyor ancak Kremlin bölgede güçlü” dedi.

Kafkaslarda batı taktiği sökmez
Fotoğraf: AA

Umut Can FIRTINA

Rusya’yı kuşatma planında İsveç ile Finlandiya’nın üye olmasıyla Batı kanadını sağlama alan NATO, gözünü şimdi Kafkaslara dikti. Geçen haftalarda Gürcistan’la askeri tatbikat düzenleyen NATO’nun baş aktörü ABD, Ermenistan ile “Eagle Partner 2023” tatbikatına başladı. 11-20 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek tatbikatın amacının, “uluslararası barışı koruma misyonlarına katılan birimlerin birlikte çalışabilirlik düzeyinin artırılması olduğu” kaydedildi.

ANLAMAYA ÇALIŞACAĞIZ

Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, tatbikata ve Ermenistan’ın Rusya’nın liderliğindeki Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nden (KGAÖ) temsilcilerini çekmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Peskov “Erivan'ın neden KGAÖ yerine ABD ile ortak askeri tatbikatlara ihtiyaç duyduğunu anlamaya çalışacaklarını” söyledi. Bunu “Ermeni tarafıyla yakın ortaklık diyaloğunda” gerçekleştireceklerini kaydeden Peskov, Erivan’ın KGAÖ’den çekilmek için herhangi resmi bir talepte bulunmadığını söyledi. Peskov, Ermenistan’la olan yakın ilişkilerin devam edeceğini vurguladı.

TAHRAN’DAN TEPKİ

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani de, ABD-Ermenistan ortak tatbikatına tepki göstererek, Washington’un bölgede hiçbir zaman güvenliği sağlama peşinde olmadığını söyledi. Kenani, “ABD güçleri, hiçbir zaman güvenliği sağlama peşinde olmadılar. Gittikleri her yerde istikrarsızlığa ve güvenlik sorunlarına neden oldular” dedi.

Sınır bölgelerinde herhangi bir askeri hazırlığın olmadığını söyleyen Kenani, "Ermenistan makamları Azerbaycan ile askeri bir çatışmadan endişe duyduklarını ilettiler. Azerbaycan ise Ermenistan'a yönelik herhangi bir askeri hazırlık içerisinde olmadıklarını ve yaklaşan kış mevsimi nedeniyle yapılan geleneksel askeri hareketlilik ile alakalı olduğunu belirtti" ifadelerini kullandı. Bölgedeki sorunların bölge ülkeleri tarafından çözülmesi gerektiğini dile getiren Kenani, “Bölge ötesi güçlerin, bölgede bulunmasını istikrar ve güvenliğe aykırı buluyoruz” ifadelerini kullandı.

NATO’NUN BÖLGEDE VARLIĞI ZOR

Moskova Devlet Üniversitesi’nden dış ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Arbakhan Magomedov, ABD ile Ermenistan’ın ortak tatbikatını ve NATO’nun söz konusu tatbikatla amaçlarını BirGün’e değerlendirdi.

NATO’nun Kafkaslara girişinin iki tehlike barındırdığını kaydeden Magomedov, “Birincisi ve ana tehlike, Sovyet sonrasındaki on yıllar boyunca bölgede oluşan güç dengesinin bozulabileceği gerçeği. Batı, Sovyet dönemi sonrasında bölgedeki çatışmaların arabulucusu rolünü kendi isteğiyle Rusya'ya bıraktı. Batı başkentleri, Sovyet sonrası ülkelerdeki durumu, ‘Moskova’nın gözlükleriyle’ değerlendirmeyi tercih etti. Bu doktrine göre de Moskova, Karabağ çatışmasının ve Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinin çözümünde tekeli elinde bulunduruyordu. Rusya, Bakü-Yerevan-Stepanakert ilişkilerinde tek hakemdi” diye konuştu. Bu durumun 2020’deki “44 günlük savaşın ardından ihlal edildiğini kaydeden Magomedov, “Çünkü Azerbaycan, Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'nin varlığına son verdi. Sonuç olarak Ermenistan, Rusya'nın barışı koruma ve diplomatik misyonunu sorguladı” diye konuştu.

Diğer tehlikenin de “Ermenistan'daki ciddi iç krizden kaynaklandığına” işaret eden Magomedov, şunları söyledi: “Paşinyan, Azerbaycan ile barış yapmaya ve Ermenistan'ın 1991 sınırları içindeki toprak bütünlüğünü sağlamaya çalışıyor. Ancak, 2018'deki ‘Kadife Devrim’ sırasında Paşinyan tarafından devrilen Ermeni elitlerden ‘Karabağ klanı’, intikam duygularıyla harekete geçirebilir. Bu senaryo aslında Moskova için faydalı olsa da bölgeyi istikrarsızlaştırma tehdidi taşıyor.”

Prof. Dr. Arbakhan Magomedov
Moskova Devlet Üniversitesi

İÇ KRİZ TEHLİKESİ

Yine de Kafkasya'ya NATO'nun gelmesini ciddi bir olasılık olarak görmediğini kaydeden Magomedov, “En azından kısa vadeli olarak değil. Ermenistan'ın güvenliği Rusya'nın elinde. Rus sınır muhafızları Ermenistan'ın sınırlarını koruyor, Gyumri şehrinde bir Rus askeri üssü var ve Karabağ'da Rus barış güçleri, Ermenilerin yaşamsal ihtiyaçlarına destek veriyor. Ayrıca Moskova ve Bakü, karşılıklı anlayış ilkesiyle çalışır, Rus ve Azerbaycan elitleri, Sovyet sonrası olguları olarak birbirine yakındır. Öte yandan Gürcistan da Moskova’nın büyük etkisi altında. Bu yüzden, risk almaktan çekinen, hatta Moskova’nın en ufak hareketinden bile korkan NATO'nun Kafkasya'ya gelmesini hayal etmek zor” dedi.

ZAYIFLATMAYA ÇALIŞIYOR

Batı’nın, Moskova'yı rahatsız edebilecek herhangi bir adım atmaktan kaçındığına dikkat çeken Magomedov, Ukrayna’da uyguladığı “Rusya’nın zayıflamasını bekleme” stratejisini Kafkaslarda da uygulamaya çalıştığını kaydetti. “Uzun süren bir savaşın içinde sıkışan ve Rusya ile doğrudan bir çatışma istemeyen ABD’nin, Moskova için kritik olan alanlarda ve bölgelerde baskıyı artırdığını” belirten Magomedov, sözlerini şöyle sürdürüdü: “Batı elitleri zayıf, Soğuk Savaş sonrası son 30 yıl, konforlu ve sessiz bir yaşam onları yozlaştırdı. Ronald Reagan gibi güçlü figürleri yok. Mevcut durumda, stratejileri şu an Ukrayna'daki davranışlarına benziyor: Gereken silahları sağlamadan Rusya'yı zayıflatmak amacıyla mümkün olduğunca uzun süre savaşı uzatmak. Bölgedeki istikrarsızlık sadece bir koşul altında gerçekleşebilir; Rusya'nın maksimum zayıflaması durumunda. Ancak bunu ummak saçma, Rusya’nın potansiyeli küçümsenmemeli.”