Kalabalıklar otoriteye karşı itiraz

Umut SERDAROĞLU

Konser ve festivallere yönelik gerici baskı ve yasaklara yurttaş cevabını konser alanlarında verdi. Önce İzmir’in kurtuluşunun 100’üncü yılı için İzmir’de gerçekleştirilen Tarkan konserine yüz binlerce kişi katıldı. Ardından gerici gruplar tarafından hedef gösterilen ve yasaklanması için uğraş verilen Urfa’daki Zakkum konserinde 25 binin üzerinde kişi yer aldı. Gerici Din Görevlileri Birliği Derneği Urfa Şubesi’nin şehre gelmesine, ‘adını cehennemden yetişen bir ağaçtan aldığı’ bahanesiyle karşı çıktığı Zakkum grubu önceki akşam Urfa’da büyük bir ilgiyle karşılaştı. Tahminlerden çok daha fazla müziksever konsere katılım gösterirken gerici yasak ve baskılara halkın tahammülünün kalmadığı bir kez daha görüldü.

CEVABI 25 BİN YURTTAŞ VERDİ

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen konserde arkeoloji müzesi önünde sahne alan grup, etkinliğin ardından sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yaptı. Açıklamada, “Son bir haftanın gündemi olan Şanlıurfa konserimiz az önce sona erdi. Kirli beyinlerin din istismarcılarının, Şanlıurfa’ya yakışmayan bu kişilerin yegâne amacının vitrinde kalmak, gündem yaratmak, yobazlığı normalleştirmek olduğunun farkındayız. Hafta boyu sesiz kalmamız bu sebeptendi. Bu zorbalığın, bağnazlığın ve akıldışılılığın savunucularının değirmenine su taşımayı asla istemeyiz. Bu kişiler en sağlam cevabı bu gece Şanlıurfa’da bizi izlemeye gelen 25 bin güzel insandan aldılar” ifadelerine yer verildi.

Tarkan da İzmir’deki konserinin ardından “Ne kadar özlemişiz tek yürek olup atmayı. Yasaksız, baskısız, yalansız, içimizden geldiği gibi olmayı, özgürce eğlenmeyi ve gülmeyi. Yeniden umutla dolmayı. Tüm farklılıklarımızla birbirimize sevgiyle, hoşgörüyle sarılmayı, kucak açmayı” ifadelerini kullanmıştı

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Ayşen Uysal baskılara rağmen yurttaşın tüm coşkuyla konser alanlarını doldurmasını BirGün’e değerlendirdi.

BASKILARA KARŞI BÜYÜK BİR TEPKİ

Baskıcı sistemlerde bu tür protestoların yaşanmasının doğal olduğunu vurgulayan Uysal, “Türkiye’de baskının doruğa çıktığı, protestonun, eylem yapmanın bedelinin çok yüksek olduğu dönemlerden geçiyoruz. Dolayısıyla açık bir protestonun yapılması çok zor. Sadece çok az sayıda insan bunu göze alabiliyor ancak geniş kitleler göze alamıyor. Fakat otoriter sistemlerdeki kolektif hareketlere yönelik değerlendirmelerimizde, baskıcı sistemlerde protestoların başka biçimlerde ortaya çıktığını görüyoruz” dedi.

Prof. Dr. Ayşen Uysal, Siyaset Bilimci

Konser yasaklarına yönelik tepkilerin sadece bununla sınırlı olmadığının altını çizen Uysal, “Yaşam tarzı, hükümetten gelen baskılara karşı çıkış, yönetim şekline karşı çıkış… Bunların hepsi aslında bir arada değerlendirilmeli. Yakın dönemi ele aldığımızda Zakkum konseri, İzmir’deki birçok kişinin Gülşen’in şarkılarını beraber söylemesi çok önemliydi. Gülşen’in şarkılarını söylemek için çok önemli bir grup bir araya gelerek onun şarkılarını beraber söyledi. Gülşen’e yönelik suçlamalara, verilen ev hapsine yönelik büyük bir protesto bu. Diğer taraftan 9 Eylül’de Tarkan’ın verdiği konser benzer bir şekilde. Tarkan’ın konseri aslında umuda, gülmeye, eğlenmeye sahip çıkmak ve aslında kitlelerin yaşadıkları hayattan memnuniyetsizliklerini dile getirip sahip olduğu bütün bu değerler sahip çıkması anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

***

BİR YASAK KARARI DA ŞIRNAK’TAN

Kürt sanatçı Xecê’nin 4 Ekim Salı günü Şırnak Üniversitesi’nde yapılması beklenen konseri rektörlük tarafından iptal edildi. Sanatçı, konserin iptal edildiğini sosyal medya hesabından duyurdu. Sanatçı Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Kamuoyuna duyuru. 4 Ekim tarihinde Şırnak Üniversitesi 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenmesi planlanan konserimiz, üniversite rektörlüğü tarafından reddedilip iptal edilmiştir. Bilginize” ifadelerini kullandı.