Eşme'de su şebekesine karışan kanalizasyon nedeni ile zehirlendikleri açıklanan köylülerin kanında normal oranın çok üstünde siyanür bulunması çelişkili açıklamaları da beraberinde getirdi. Uşak İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Taşçı, arse

ERKAN ÇINAR İZMİR

Eşme'de su şebekesine karışan kanalizasyon nedeni ile zehirlendikleri açıklanan köylülerin kanında normal oranın çok üstünde siyanür bulunması çelişkili açıklamaları da beraberinde getirdi. Uşak İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Taşçı, arseniğin yüksek oranda alınmadığı sürece ani zehirlenme ve ölümlere neden olmadığını belirtirken, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, zehirlenmelerin ani ölümlere yol açmamasının sevindirici olduğunu ancak zehirlenmeye maruz kalanların uzun vadede ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kalabileceklerini vurguladı.

Kan örneklerinin tahlil sonuçlarının ciddi bir toksik tablo ile karşı karşıya olduğumuza işaret ettiğini dile getiren Gençay Gürsoy, Gürsoy, konunun üstünün örtülmeye çalışıldığını belirterek, "TTB'nin olayın üzerinin örtülmemesi ve gerekli önlemlerin alınması konusundaki çabaları sürecektir" dedi.

Eşme'de su şebekesine karışan kanalizasyon nedeni ile zehirlendikleri açıklanan köylülerin kanında normal oranın çok üstünde siyanür bulunmasına tepkiler çığ gibi büyüyor.

İnay köylülerinin avukatı Tahsin Köse, yetkililere Kışladağ Altın Madeni'ni kapatma çağrısı yaptı. "Gerçeğin ortaya çıkmasından korkan yetkililer kan örneklerine el koydular" diyen Köse, siyanür liçi ile üretim yönteminin Türkiye'de ilk defa Kışladağ Altın Madeni'nde uygulandığına dikkat çekerek şunları söyledi:

"Her yağıştan sonra ciddi tehlikeler ortaya çıkacak. Yüksek oranda arsenik barındırdığı belirlenerek kapatılan kuyunun madenle arasında kuş uçuşu 3 kilometre mesafe olması birçok şeyi gözler önüne seriyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'i, kaymakam, vali ve diğer yetkilileri açtıkları madeni kapatmaya davet ediyoruz. Aksi takdirde bu yetkililer hakkında 'Görevi kötüye kullanmaktan' Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunacağız."

'HALKIN TEPKİSİ ÖNEMLİ'

Bergama Ovacık'ta faaliyet gösteren Koza Altın Madeni'nin siyanürle altın üretimi yaparak bölgedeki yaşamı tehdit ettiği iddiasıyla on yıldan fazla bir süredir mücadele veren köylülerin avukatı Senih Özay, Eşme'de yaşananların kendilerini bir kez daha haklı çıkardığını belirtti. Özay, hem Eşme'deki maden ile ilgili açılan davalarda, hem de Bergama'daki maden ile ilgili açılan davalarda mahkemelerin verdiği kararların uygulanmadığına dikkat çekti. Özay, "Bergama'daki madenin imar planlarının iptal edilmesine rağmen maden kapatılmadı." dedi.

BERGAMALILARDAN DESTEK

Bergama'daki eylemlerin simge isimlerinden biri haline gelen Oktay Konyar, "Bunları asla hak etmedik. Şimdi ülkenin aydınları, demokratları ve demokratik kitle örgütleri insan ve çevre yaşamını sürekli tehdit eden siyanürcü çetelere karşı yeni bir duruş sergilemeli. Bergama'daki kazanım ve deneyimlerimizi en kı-

sa zamanda Esmeliler ile paylaşacağız" dedi. Uşak Tabip Odası Başkanı Dr. Zafer Aydın da, tahlil sonuçlarının açıklanmasının ardından yetkilileri göreve davet ederek "Şimdi la-boratuvar bulguları ile zehirlenmelerin nedeni hakkındaki şüphelerimiz kesinleşti" dedi.

EGEÇEP: UCUZ ATLATILDI

Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Sözcüsü Avukat Arif Ali Cangı ise şöyle konuştu: "Maden uyarılara rağmen açıldı. Açılış ve yaşanan zehirlenme olayı madende çalışanların ve yaşayanların sağlıklı yaşam hakkının ihlali anlamına geliyor. Yeni bir kazada ölümler yaşanabilir. Üretim sürerse, olası kaza ve ölümlerden madenin çalışmasına göz yuman kamu yöneticileri sorumlu olacaktır."

ÖDP: ANAYASAYA UYULSUN

Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) İzmir İl Başkanı İbrahim Akın da, siyanür liçi yöntemi ile yapılan üretimin tehlikeli sonuçlar doğuracağına dikkat çekti. Yaşanan olayın, devletin yurttaşlarına karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini, akademik ve bilimsel çevrelerle meslek odalarına kulak tıkadığını gösterdiğini vurgulayan Akın, yetkilileri göreve davet etti.