Soma faciasının ardından Maden Kanunu’nu defalarca değiştiren iktidar, felaketlerin önüne geçemedi. CHP’li Budak, hayati öneme sahip sığınma odalarının kömür çıkarılan madenlerde istisna sayıldığına dikkat çekti.

Kanunu yeniden yazarak olmuyor

Hüseyin ŞİMŞEK

Tam 37 yıl önce yürürlüğe giren ve 2004’ten bu yana 21 kez değiştirilen Maden Kanunu’nu güncel koşullara göre yeniden hazırlamak yerine eski kanun üzerinde değişiklik yapmakla yetinen iktidar partisi, hayata geçirdiği düzenlemelerde de yaşam kurtaracak sektörleri kapsam dışı bıraktı. Cezaların yetersizliği ve yasa hükümlerinin uygulanmaması ise yeni facialara davetiye çıkardı.

Yeni kanun için kolları sıvayacağı ve günün ihtiyaçlarına göre yeni bir kanunu hayata geçireceği bildirilen AKP ise sadece madde değişikliği ya da ek maddelerle yetindi. Maden Kanunu ‘yeniden yazıyoruz’ sloganıyla AKP tarafından tam 21 kez değiştirildi. İlk değişiklik, 2004 yılının Haziran ayında hayata geçti. Daha sonra 2006 ve 2007 yıllarında sınırlı değişikliklere uğrayan Maden Kanunu, 2010, 2012, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarında da ‘yenilendi.’ Bu dönemde kanuna çok sayıda yeni madde eklendi. Özellikle Soma faciasının ardından artan değişiklikler, konunun uzmanları ve muhalefet tarafından sık sık eleştirildi.

KOMİSYONUN GÜNDEMİNE GELDİ

Son dönemde kulislerde de yeniden Maden Kanunu’nda değişiklik iddiaları dile getirildi. İktidarın özellikle caydırıcı cezalar üzerinde çalıştığı, iş güvenliği sağlayacak yeni hükümleri hayata geçirebileceği kaydedildi. TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda da madenlere ilişkin her görüşmede, bu yönde tartışmalar yaşandı. Ancak ne yeni bir kanun hazırlandı ne de önceki yıllarda yapılan değişiklikler, patronlar için caydırıcı niteliklere kavuştu. İş güvenliği eksiklikleri, yetersiz kapsam ve önerilen cezaların bir türlü hayata geçmemesi, yeni işçi katliamlarının yaşanmasına davetiye çıkardı.

Daha madenlerde taşeronlaşmayı bile bitiremeyen AKP’ye yönelik beklentilerin sona erdiğini ve artık iktidarın verdiği sözlerin bir hükmünün kalmadığını kaydeden muhalefet, yaşananların önlenmesi için adım atılmamasını eleştirdi. TBMM’de gerçekleştirilen komisyon toplantılarında, mevcut kanuna ve kapsamına yönelik eleştirileri dile getirdiklerini ancak dikkate alınmadıklarını anlatan CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, “İktidarın gündeminde işçi sağlığı ve güvenliğine dair herhangi bir duyarlılık yok. Tek odaklandıkları nokta, orman alanlarının ve zeytinliklerin maden alanı olarak ranta açılmasıdır” dedi. Yaşanan felaketlerden ders çıkarılmadığını söyleyen Budak, BirGün’e yaptığı açıklamada, “Soma’da yaşanan felaketten sonra işçi sağlığı ve güvenliği’ne dair verilen tüm sözler unutuldu. O dönem gündeme gelen ‘sığınma odaları’, Maden İş yerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği’ hayata geçti, ancak kömür madenleri bu zorunluluktan muaf tutuldu. Maden kazalarının yüzde 80’e yakınının kömür ocaklarında gerçekleşmesine rağmen bu ocaklarda madencileri yer altında belirli bir süre hayatta tutabilecek sığınma odaları yapılması zorunlu değil” ifadelerini kullandı.

MADENCİLER GÜNDEM OLAMIYOR

Madencilerin Meclis’te yeterince gündem olamadığını aktaran CHP’li Budak, şunları söyledi:

“Maden Kanunu’nda son düzenleme Aralık 2020’de, ‘Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ ile yapıldı ve bu düzenleme ile maden ruhsatlarının süre uzatımları kolaylaştırıldı. Maden sahalarının ruhsat alanı dışına çıkmalarına meşruiyet kazandıran düzenlemeler getirildi. Madencinin çalışma şartları, üretimin artırılması pahasına görmezden geliniyor.”