Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen, önceki dönem yapılan usulsüzlüklerden kaynaklı belediye çalışanlarının maaşlarına haciz konulmasının yasal olarak bir dayanağının olmadığını belirtti

Kars Belediyesi Eş Başkanı Bilgen: Hacizlerin yasal dayanağı yok

Halkların Demokrasi Partisi’nin (HDP) 31 Mart yerel seçimlerinde MHP’den 400 Milyon TL borçla devraldığı Kars Belediyesinin tüm taşınmazlarına, hesaplarına ve araçlarına haciz konulmuştu. Borcun tamamını tahsil edilememesi üzerine 30 Kasım'da belediyenin banka hesabında bulunan işçilerin maaşlarına haciz konuldu.

Hacizlerin yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirten Belediye Eş Başkanı Ayhan Bilgen, “Haczin gönderilmesine göz yuman, izin veren icra daireleri sonuçta bu yargının bir parçasıdır. İcra Hâkimliği, icra müdürlükleri bu mevzuatlarla sınırlıdır. Haciz konulamayacak bir şeye haciz konulmasına izin vermek de yasal sınırları aşmaktır. Yetki gaspıdır” dedi.

"Karşı dava açacağız"

MA'da yer alan habere göre, işini düzgün yapmış ve belediyenin mağdur ettiği firmaların, esnafın ve işçilerin olduğunu dile getiren Bilgen, kimi firmalarınsa yapmadıkları yolların parasını almak için belediye hakkında haciz işlemi başlattığını söyledi. Bilgen, yapılmamış işlerin kesin kabulüne ilişkin imza atan belediye çalışanları hakkında soruşturma başlattıklarını paylaşarak, “Soruşturma sonrası tersine icra açacağız çünkü burada çok açık bir haksız kazanç var. Biz elbette bu süreçler yaşanırken belediyede yoktuk; ama burada adeta yağma ve talan mantığı gelişmiş. Dolayısıyla şehrin parasını, malını, mülkünü, insanların hakkını ve işçinin alın terini haksız kazanç peşindeki firmalara asla vermeyeceğiz. Bu konuda hem hukuki süreci hem de kamuoyu ve toplumsal duyarlılığı harekete geçirmemiz gerekiyor” diye belirtti.

"Kars'ta olmayan MİT binasına yol yapılmış"kars-belediyesi-es-baskani-bilgen-hacizlerin-yasal-dayanagi-yok-658250-1.

Firmaların, kesin kabulü olmayan ve yapılmamış işler için belediyeden ödeme yapmasını istediğini ifade eden Bilgen, “Yani firmaların iddiası zaten 'yolu yaptık' demiyorlar. 'Biz bu yolları MİT’e yaptık' diyorlar. Belediyenin ihale şartnamesinde nereye yapılması gerekiyorsa iş oraya yapılır ya da yine ihale hukukunda bir yer değişikliği yapılmışsa yer değişikliğin nasıl yapılacağı da mevzuatta net biçimde tarif edilmiştir. Sözlü talimatla adres değiştirilmez. Hele hele böyle ‘MİT’ diyerek 'Nasıl olsa burası sorgulanamaz, tartışılamaz. Belediye mecbur bu parayı öder' gibi bir anlayış olamaz. Bizim bu konudaki muhatabımız önümüzdeki mevzuattır. Mevzuatın ortaya koyduğu sınırlar dışında bizim herhangi bir inisiyatif kullanmamız söz konusu değildir. Dolayısıyla birkaç gün içerisinde öyle tahmin ediyorum ki hem banka nezdinde hem icra daireleri nezdinde hem de ilgili firmanın işi ile ilgili belediyenin kendi içindeki süreci tamamlayacağız ve bu sorunu bir şekilde çözeceğiz” diye konuştu.

"Firmalar çelişkili ifade veriyor"

Halka hizmet götürmesi gereken belediyenin asıl görevini yapmadığı bir manzarayla karşı karşıya kaldıklarını vurgulayan Bilgen, şöyle devam etti: “Belli ki burada birileri MİT'in ve askeriyenin adını kullanarak, kendisine kişisel çıkar elde etmeye çalışıyor. Bize başlangıçta dediler ki, ‘bize yazılı talimat verildi belediye başkanı tarafından bu yolları yapmayın gidin işte şuraya şunu yapın, buraya bunu yapın diye’ sonra onlardan yazılı talimatlarını istedik; ama öyle yazılı bir talimatın olmadığı ortaya çıktı. Yarın bu süreç yargıya intikal edecek. Biz dosyalarımızı hazırladık, teftiş kurullarına ve denetim organlarına da gönderdik. Bu süreç bir yargılamaya dönüştüğünde yani eski belediye başkanı gelip sözlü talimatın arkasında duracak mı? Belediye başkanının böyle bir yetkisi yok ki böyle bir talimat versin. O zaman biz de kendi kişisel çıkarlarımız için mevzuatı bir kenara bırakıp firmalara ‘siz aslında o yolu yapmayın gelin bizim evin önündeki yolu, filanca sokağı ve mahalleyi yapın’ diyelim. Öyle bir şey olamaz yani bunların hepsi kuralları olan işlerdir. Bu kurallar nasıl bizi bağlıyorsa herkesi bağlıyor. Yani başkasına gelince bu kurallar keyfi biçimde çiğnendiği takdirde o zaman kimsenin başkasından kurallara uymasını isteme hakkı kalmaz.”

"Yasalar karsta geçerli değilmiş"

Belediye çalışanlarının maaşlarına ve hesaplarına haciz konulmasına ilişkin konuşan Bilgen, “Türkiye'nin her yerinde nasıl maaş hesaplarına haciz konulamıyorsa Kars’ta da konulamaz. Eğer o kanunlar Kars’ta geçerli ise burada kurallara herkesin uyması gerekiyor. Belediye de zaten şimdiye kadar personel alımında, borçlanma sınırları aşılarak birçok açıdan usulsüzlükler yapılmış. Yapısal olarak bugüne kadar ciddi etkin denetim yapılmamasından hesap sorulmamasından kaynaklı, gerek kamu toplumsal hesap sormayı kastediyorum, gerekse idari denetim yargısal denetim açısından söylüyorum. Belediyenin, şehrin bu hale gelmesinin sorumluluğu bugüne kadar yapılmayan işlerdendir. Bunu yapmayanlardan şimdi kalkıp başkalarında yapılması gerektiği halde yapmadıkları denetimi bizde yapmaları yetkileri olmayan bir konuda yapıyorlarsa bu açıkça çalışmanın engellenmesidir. Bu parça parça kayyum atamaktır” dedi.

"Halkın kör kurşununu bile yedirtmeyiz"

Asıl muhataplarının halk olduğunu belirten Bilgen, halkın seçtiği iradenin arkasında durması gerektiğinin altını çizdi. Bilgen, şöyle konuştu: “Şunu çok net biçimde söylüyoruz, eğer çalışma yapmamız engellenirse, yani bugün işçi maaş ödememiz için haciz yoluna başvurdukları gibi yarın başka türlü hukuk dışı yöntemlerle bu süreç işletirse bizim yapmamız gereken bu yetkinin sahibine bunu olduğu gibi anlatmaktır. Yani çöpünüz toplanmıyorsa işçiler maaşını alamadığı içindir. İşçiler maaşını alamıyorsa bunun sebebi hukuksuz işlerdendir. Hak edilmemiş kazançlarla ilgili icra süreçlerinin işletilmemesine göz yumulmamasındadır. Dolayısıyla bu kararı verecek olan da artık şehrin kendisidir. Kars’ta yaşayan yurttaşlar eğer ‘Önemli değil yollar yapılmasın, biz çamurda da yürürüz, siz milyonlarca lirayı bu firmalara ödeyin’ diyorsa onu yapacak olan biz değiliz. O zaman bunu yapabilecek kişilere verecekler o yetkiyi; ama biz eğer burada topluma ait olanı korumakla mükellefsek, bize bu yetkiyi vermişse biz onun kör kuruşunu bile başka birine peşkeş çektirmeyeceğiz.”