Katalan Komünistleri’nin Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Paula Relaño "İsrail’in Filistin’de yaptığının adı soykırımdır. Sosyalistler doğru bir tavır alsa da Avrupa solunun tavrı yetersiz" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
Katalan Komünistler BirGün'e konuştu: İsrail'in Filistin’de yaptığı bir soykırım

Mert TAŞ - Barselona

İsrail'in saldırılarına tepkiler dünyanın farklı yerlerinde sürüyor. Barcelona’da yapılan ortak eylemin çağrıcılarından Katalan Komünistleri’nin Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Paula Quílez Relaño, BirGün’e konuştu.

> Partinizin Filistin’de yaşananlara dair duruşunu anlatabilir misin?

Biz tüm halkların kendi kaderini tayin hakkını, özgürce, şiddetten uzak, insan onuruna yakışacak şekilde yaşayabilmesini savunuyoruz. Bize göre Filistinliler işgal altında yaşıyor. Ve belki en başlarda olmasa da yıllar geçtikçe gördüğümüz şey bir soykırım. Biz İsrail’i Filistin’de yaşamaktan başka hiçbir şey yapmayan bir halka zarar veren, öldüren, sakat bırakan ve onları soyan bir devlet olarak görüyoruz.

>Soykırım kelimesini kasıtlı kullanıyorsunuz?

Evet, soykırım kelimesini bilinçli olarak kullanıyorum. Özellikle geçtiğimiz onlarca yılda, İsrail’in Gazze’yi abluka altına alıp masum sivilleri ve çocukları öldürmesiyle, insani yardımı engellemesi, onları açlıktan, hastalıktan ölmeye mahkûm etmesiyle gelişen sürecin adı bir soykırım. Onları aynı zamanda çaresiz bırakıp radikalleştiriyorlar. Bence Filistinliler, Araplar gururlu insanlar ve bu benim hayranlık duyduğum bir şey.

> Batı hükümetleri ve medyasında özellikle Ukrayna ve Filistin meselesine yaklaşımlarda ciddi bir ikiyüzlülük görüyoruz. Avrupa Parlamentosu Gazze’ye yardımları kesme kararı almıştı ama geri adım atmak zorunda kaldılar. Bunlarla ilgili ne düşünüyorsun?

Macaristan’ın öncülük ettiği Avrupa Komisyonu yardımları kestiklerini söyledi hem de bu insanların en çok desteğe ihtiyacı olduğu zamanda, savaş ve abluka altındayken. Buna İspanya, İrlanda ve Lüksemburg karşı çıktı. Açıkçası ben de şaşırdım çünkü biz İspanya olarak genelde tarihin doğru tarafında yer almıyoruz. Ama bu bile şu anda İsrail devletinin zulmüne karşı yeterli bir aksiyon değil.

Paula Quílez Relaño 

>İspanya Hükümeti’nin tepkisini yeterli buluyor musun?

Kesinlikle hayır. Hayal kırıklığına uğramış durumdayım. Çünkü başbakan Pedro Sanchez seçim kampanyasında kendisi ve partisi için iki şeyin önemli olduğunu söyledi. Sahara halkının haklarını savunacağını ve Doğu Kudüs’ün başkenti olan Filistin devletini tanıyacağını söylemişti. Hiçbir şey yapmıyor değiller yapıyorlar ama yeterli değil.

> Herkes Hamas’ı kınıyor, tamam, ama kimse İsrail’i kınamıyor?

Kim şu anda 2.5 milyon insanı susuz, ilaçsız, gıdasız, enerjiye erişim olmadan tutuyor ve bunu “bunlar insan değil hayvan” diyerek gerekçelendiriyor? Nasıl bir retorik bu? Kim bu retoriği haklı bulabilir? Avrupa Parlamentosu ofisi önündeyiz. Camlar kapalı, panjurlar kapalı. Ve önünde “Ukrayna’nın yanında yer alın (Stand with Ukraine)” yazan bir tabela ile Ukrayna bayrağı var. Aradaki fark çok gülünç. Ama Filistin konusundaki tavırları ortada. AB, Filistinlilere karşı çıkıp İsrail’i destekliyor.

>Uluslararası sosyalist ve komünist hareketlerin tepkisi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Genel olarak komünistler ve sosyalistlerin doğru tepkiyi verdiğini düşünüyorum. Ama solu ve özellikle Avrupa solunu yetersiz buluyorum. İsrail’e karşı verdikleri her tepkiyi Hamas ve Lübnan Hizbullah’ıyla ilişkilendiriyorlar. Hayır, İsrail’in, Siyonistlerin şu an yaptığı şeylerin hiçbir dayanağı olamaz. Uluslararası hukuka karşı geliyorlar, sivilleri öldürüyorlar, Gazze’deki hastaneleri, okulları bombalıyorlar. Bu uluslararası ceza hukukuna aykırı ve herkes bundan bahsederken “Ama Hamas’ın yaptıklarına bakın” diyor. Hayır, bu şekilde durum açıklanamaz.