Kemer sıkma politikaları intihara sürüklüyor

Yunanistan'daki Teselya Üniversitesi'nden Yard. Doç. Doktor George Rachiotis, üç meslektaşı ile birlikte yaptıkları araştırma hakkında Medscape Medical News adlı haber sitesine konuştu. Yapılan araştırmanın temel bulgusunu aktaran Rachiotis, "Yunanistan'da ağır kemer sıkma önlemlerinin uygulanmaya başladığı 2010 yılından sonra, 2003-2010 yılları arasındaki dönem ile karşılaştırıldığında 2011 ve 2012 yıllarında intihar oranlarında önemli bir artış yaşandığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. Araştırmada ayrıca 2009 yılından bu yana neredeyse iki katlık bir artışla %30'lara yaklaşan işsizlik oranı ile artan intihar oranaları arasında yakın bir ilişki olduğu da ortaya çıktı.

2010 yılından itibaren uygulamaya konan kemer sıkma paketlerinin kamu çalışanları ve emeklilerin maaşlarında kesintiler, dolaylı vergilerde artış ve devlete ait kuruluşların özelleştirilmesini içerdiğini vurgulayan Rachiotis, Şubat 2012'ye gelindiğinde Yunanistan'daki evsizlere 20,000 yurttaşın daha katıldığını, Atina'da her 10 kişiden birinin aşevlerine muhtaç olduğunu belirtti.

"Kemer sıkma önlemleri, özellikle kamu çalışanları arasında iş kayıplarına neden olarak ve ekonomik güvensizliği arttırarak intihar riskini doğrudan yükseltiyor" diyen Doktor Rachiotis, ekonomik krizden en çok etkilenen grup olan 20-59 yaş aralığındaki çalışma çağındaki erkeklerde 2011-2012 yıllarında her 100,000 kişide intihar oranının %6.56'dan 8.81'e yükseldiğini ifade etti.

Araştırmayı yorumlayan Chicago Loyola Üniversitesi'nden Psikiyatri ve Davranış Sinirbilimi profesörü Angelos Halaris, parasal endişelerin genellikle akıl sağlığı sorunlarıyla bağlantılı olduğunu belirtip, kendilerini ekonomik çaresizlikten dolayı öldüren insanların çoğunlukla daha önceden akıl hastalıkları olmadığı için, "ekonomik intihar" denen vakaların önlenmesinin zor olduğunu vurguladı.

Yıllardır Troyka diye adlandırılan uluslararası kreditörlerin dayattığı kemer sıkma politikalarının kıskacındaki Yunanistan'da, kemer sıkma politikalarına karşı bir program oluşturan Radikal Sol Koalisyon (SYRIZA) Ocak ayındaki seçim ile birlikte iktidara gelmiş, hemen ardından da Troyka ile hâlâ devam etmekte olan borç ve kredi görüşmelerine başlamıştı.