Son dönemde iktidarın basına yönelik artan müdahalelerini değerlendiren Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren “Gazeteciler hedef haline getirildi. Saray kendi medyasıyla önümüzdeki seçime girmek istiyor” dedi

Kendi medyasıyla seçim istiyor
Fotoğraf: DHA

HABER MERKEZİ

DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, gazetecilere yönelik artan saldırılar ve polis şiddetine dair MA’ya değerlendirmelerde bulundu.

Gazetecilere yönelik baskıların son dönemlerde arttığını belirten Eren, bunun iki temel nedeninin olduğuna dikkat çekti. İktidarın hakikatin toplum tarafından duyulmasının önüne geçmeye çalıştığını dile getiren Eren, bu nedenle gazetecilerin hedef haline getirildiğini söyledi. Eren, Türkiye’nin seçime hazırlandığını belirterek, “Saray, seçime sadece kendi medyasıyla girmek istiyor” dedi.


‘AĞIR BİR SANSÜRLE KARŞI KARŞIYAYIZ’

Meclis Adalet Komisyonu’nda kabul edilen ancak Genel Kurul’a Ekim’de getirilmesi planlanan AKP-MHP’nin adına “dezenformasyon ile mücadele” dediği, muhalefetin ise “sansür yasası” olarak tanımladığı teklife değinen Eren, bunun da seçime hazırlık olduğunu ifade etti. Bu yasa teklifinin sosyal medya ve internet medyasında düzenlemeler barındırdığını söyleyen Eren, “Bu bir teklif ve yasalaşırsa farklı gelişmeler olabilir. Biz buna ‘sansür yasası’ diyoruz. Bütün gazeteci örgütleri söylüyor: Ağır bir sansür ile karşı karşıya kalacağız” diye belirtti.

Gazeteciliğe ve gazetecilere yönelik baskının haber sahasında da arttığına değinen Eren, gazetecilerin çalışamaz hale getirilmeye çalışıldığını belirtti. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün “görevi yapmayı engellediği” gerekçesiyle daha önce genelge yayınladığı ancak Danıştay’ın genelgeyi hukuka aykırı bularak iptal ettiğini anımsattı.

Genelgenin iptal edilmesinin ardından polisin bu sefer gazetecileri “fiziki” olarak engellediğine dikkat çeken Eren, sağlık çalışanların yürüyüşündeki şiddet olaylarını hatırlattı. Diyarbakır’da tutuklan 16 Kürt gazeteci için Ankara’da protesto eylemine yönelik polis saldırısını anımsatan Eren, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık her yürüyüşte veya toplumsal bir tepkide gazeteciler hedef haline getiriliyor. Gazeteci olduğunu bile bile gözaltına alıyorlar. Polisin sanki gazetecilere yönelik özel bir hıncı var. Emniyet amiri İstanbul’da özellikle gazetecilerle uğraşıyor. İktidarın o tepeden basını susturma hamlesine güvenlik güçleri kendileri bir temsilci olarak görüyor. Onun suç duyurusunda da bulunacağız.”

‘ZULMÜ UYGULAMAKTAN VAZGEÇMİYOR’

İktidarın ve polisin gazetecilere yönelik saldırılarının nedenlerine değinen Eren, “İktidarın zulmü artıyor. O zulüm haberleştirildikçe iktidar rahatsız oluyor. Zulmü uygulamaktan vazgeçmiyor. ” diye kaydetti.

Bu şiddet ortamının son bulması gerektiğini dile getiren Eren, “Bu bir demokrasi sorunu. Salt gazetecilerin yapacağı bir şey de yok. Bizler, haber yapmaya devam edeceğiz. Halkın demokrasiye, basın ve ifade özgürlüğüne ve kendi haber alma hakkına da sahip çıkması lazım. Bu başaracağımıza inanıyorum” şeklinde konuştu.