Herkese Sağlık ve Güvenli Gelecek Platformu adına Sulukule ile ilgili rapor hazırlayan hekim ve mimarlar, “rant için tarih ve kültür yok ediliyor” dedi…

Yaşadıkları yeri terk etmeye zorlanan Suluke sakinlerinin, Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında ortaya çıkan mağduriyetleri devam ediyor. Marmara Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi halk sağlığı uzmanları ve asistanlarının oluşturduğu bir ekip ile İstanbul Tabip Odası heyetinin 4 Temmuz’da yapmış oldukları incelemelerin ardından hazırlanan raporu sunmak ve platform olarak yaşanan duruma acil önlemler alınmasının sağlanması amacıyla Sulukule mahallesinde bir basın toplantısı düzenlendi.

 

RANT DÖNÜŞÜMÜ

İstanbul Tabipler Odası Başkanı Prof.Dr. Özdemir Aktan, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Tores Dinçöz, TMMOB Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi’nden  Mücella Yapıcı ve Sulukule mahalle sakinleri adına M. Asım Hallaç’ın bulunduğu toplantıda konuşan İstanbul Tabipler Odası Genel Sekreteri Hüseyin Demirdizen, Kentsel Dönüşüm Projeleri’nin bölge insanlarına yeni sorunlar çıkartarak mağduriyetlerin arttığına dikkat çekerek her bir sorunun birbirini tetiklediğini, semt insanlarının tramva yaşadığını belirtti. Dönüşümün sadece rant için yapıldığına, bölge sakinlerini içine almayan bir proje olduğuna vurgu yapan Demirdizen, hazırladıkları raporda bir çok sorunun ortaya çıktığını söyledi.

Hüseyin Demirdizen, bölgenin kamulaştırılacağı söylentisiyle bazı AKP Belediye Meclis üyeleri, AKP İlçe Yönetimi üyeleri ve tanınmış kişilerin ucuz fiyatlara dükkan ve ev aldıklarını söyleyerek “Sulukule’nin suları hiçbir gerekçe göstermeden kesilip, borçları olan ailelere ise borçlarını ödeseler bile sularının açılmayacağı açıkça söyleniyor. Dolayısıyla halk su ihityaçlarını kaynağı belirsiz yerlerden karşılıyor. Bölgeye getirilen moloz yıkınıtları yüzünden bir çocuk yüz felci geçirdi, br çocuğun parmağı koptu, onlarca çocukta yaralandı. Konu ile ilgili Fatih Belediyesi’ne 80’ne yakın dilekçe verildi” dedi.

 

‘PROJE DURDURULMALI!’

Sonuç ve önerilerden bahseden Demirdizen, projenin bölge halkı tarafından desteklenmediğini, dışlanmışlık ve sosyokültürel yaşam alanlarını koruma duygusuyla bölgeden ayrılmamaya karşı direnç geliştirdiklerini belirterek, “Dolayısıyla Sulukule’de başta barınma hakkı olmak üzere, sağlıklı yaşama, beslenme, eğitim, sosyal kültürel hakları için yöneticiler güvence vermeli. Proje bu haliyle bir an önce durdurulmalı, tarihsel, kültürel-sosyal mirasa sahip çıkan yeni bir yaklaşımla yeniden ele alınmalıdır” dedi. Mimar Mücella Yapıcı’da, dönüşüm politikalarının başından beri belli olduğuna dikkat çekerken, 5366 sayılı yasanın Anayasa’ya ve Uluslararası Hukuk anlaşmalarına aykırı olduğunu dile getirdi. Yapıcı,”Bu projenin gerçek amacı, bu bölgede yaşamayı hak etmediklerini düşündükleri yoksun ve yoksul insanların buradan sürmektir” dedi.

 

UFUK KOŞAR - UTKU ZIRIĞ