Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'a "Din Hizmetlerini Geliştirme Projesi" için 10 milyon TL hibe ettiği ortaya çıktı.

ALP KADIOĞLU 

Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'a "Din Hizmetlerini Geliştirme Projesi" için 10 milyon TL hibe ettiği ortaya çıktı. Eğitim Teknolojileri içinse 200 bin TL hibe edildi. Bu durum Kıbrıs muhalefetinin tepkisine neden oldu.

Kuzey Kıbrıs Başbakanı İrsen Küçük ile TC Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın imzaları bulunan 2012 Ocak ayında hazırlanan protokole göre, Türkiye Kuzey Kıbrıs'a  "Din Hizmetlerini Geliştirme Projesi" için 10 milyon TL hibe edecek.

BirGün'e konuşan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası Başkanı Şener Elcil ile Yeni Kıbrıs Partisi Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı Kuzey Kıbrıs halkının bu yolla gericileştirilmeye çalışıldığını vurguladı. Ve bu durumun AKP'nin Kıbrıs halkına dayattığı asimilasyonun bir parçası olduğunun altını çizdiler.

İşte o tepkiler:

Yeni Kıbrıs Partisi Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı: "Bu protokollerde doğrudan hibeler, krediler var ve 4 yıllık olarak yapılıyorlar. Bu protokollerde kalan parayı başka bir kaleme transfer edebiliyorsunuz. Yalnızca cami yapımı, cami restorasyonu ve dinle ilgili olan kalemlerde kaydırma yapamıyorsunuz. Bu AKP’nin Kıbrıs’a dayattığı asimilasyon politikasının devamı. Kıbrıs halkını Sünni İslam’a zorlamaya yönelik bir süreç. Gülen cemaati burada teşvik ediliyor. Özelleştirmelerle cemaat besleniliyor. Doğu Akdeniz Koleji Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen Doğa Koleji'ne zorla sattırıldı. Ancak bunun gibi gelişmelere tepkiler büyüyor. Kıbrıs’a Türkiye’den gelen Aleviler de bu tür zorlamalara karşı daha fazla tepkilerini göstermeye başladı."

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası Başkanı Şener Elcil: “Bu rakamlara bakıldığı zaman adamızın kuzeyinde Sünni İslam dayatması yapılacağı açıktır. Şu anda 162 okulumuz var. 192 tane camiimiz var ve hala cami yapımına devam ediliyor. Kuzey Kıbrıs toplumunun laik tavrını değiştirmeye yönelik siyasi bir olay olduğunu düşünüyorum.

AKP bir taraftan dini işler için 10 milyon TL harcarken diğer taraftan burada kumarhanelerin ve kadın ticaretinin genişlemesi için çaba gösteriyor. Cemil Çiçek 2011’de devlet bakanı iken sabahleyin cami temeli attı aynı gün akşamleyin kumarhane açılışı yaptı. Tarikatlar burayı bir üs olarak kullanıyorlar. Adamızda Rumlarla yaşanan çatışmalarda din hiçbir zaman neden olmadı. Bu milliyetçilik temelinde oldu. Ancak bu çatışmanın dini temelden yürütülmesi için ciddi bir faaliyet var. Nurcuların, Süleymancıların, Nakşibendilerin ciddi bir yayılma politikası var Kıbrıs’ta.”