Kimsesiz çocuklar dinci vakıflara emanet ediliyor

BURCU CANSU
burcucansu@birgun.net
@burcu_cansu

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, Nakşibendi Tarikatı’na yakınlığı ile bilinen “Muradiye Kültür Vakfı” adlı kurumla imzaladığı işbirliği protokolü ile tarikatın kontrolünde 30’u aşkın “Çocuk Evi” kurulmasına olanak sağlaması gündeme taşındı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın imzaladığı protokoller incelendiğinde, korunmaya muhtaç kimsesiz çocukların 2012 yılından bu yana gerici vakıflara teslim edildiği ortaya çıktı.

Bakanlık çocukları teslim ediyor

Bakanlığın gerici kimlikleri ile tanınan vakıflarla imzaladığı protokollerde, “Muradiye Kültür Vakfı” protokolünde olduğu gibi, korunmaya muhtaç çocukların kalacağı ‘ev’lerin kira, elektrik, su ve doğalgaz ile çalışacak kişilerin ücretlerini Bakanlığın karşılaması taahhüt ediliyor. Diğer protokollerde de çocuklara “koruyucu aile” olabilecek gönüllü aile bulma çalışmaları ile 18 yaşını doldurmalarının ardından ev kurmalarına yardımcı olmayı da vakıf üstleniyor.

Korunmaya muhtaç çocukları korumakla mükellef olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın tüm giderleri karşılamasına rağmen görevini tarikatlara devretmesi, çocukların tarikatlara teslim edildiği yorumuna neden oldu.

20 yılık protokol

İşte protokol imzalanan diğer tarikatlar ve onlara bağlı vakıflar:

“Üyeleri arasında Karaman’da 45 çocuğa tecavüz skandalı ile gündeme gelen Ensar Vakfı’nın da bulunduğu Milli İrade Platformu’nun üyesi olan “Mutlu Yuva Mutlu Yaşam Derneği” ile protokol imzalandı. 2012 yılında 20 yıllığına imzalanan protokolün amacı “çocukların toplumsal değerlerimizi yaşayarak öğrenmeleri” olarak açıklandı. Dönemin İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun eşi Gül Mutlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın eşi Özleyiş Topbaş’ın da katıldığı kaydedilen tanıtım toplantılarının videoları da sosyal medya üzerinden kamuoyu ile paylaşıldı.

Protokole göre; her ilin sosyal ve kültürel açıdan çocuk yetiştirmeye uygun bölgelerinde, tercihen il merkezinde okul ve hastanelere yakın apartman dairesi veya müstakil dairelerde 5 ila 8 çocuğun kaldığı evler açıldığı öğrenildi.

“”Çağın Vicdanı Bediüzzaman” kitabının yazarı olan ve rektörlüğünü yaptığı Üsküdar Üniversitesi’nde Said Nursi anması yapılırken “Said Nursi çağın Mevlana’sı, yeni yeni anlaşılıyor” diyen Navzat Tarhan’ın başkanlığını üstlendiği “Haydi Elimi Tut Derneği” ile de protokol imzaladı. Ayrıca bu derneğin “Mutlu Yuva Mutlu Yaşam Derneği” ile bağı olduğu da biliniyor.

“Derneğin amacını “Biz tek bir şeyin peşindeyiz; Allah resulünün müjdesinin peşindeyiz. Hz. Ukbe İbni Amir (r.a) şöyle buyuruyor: Cennette ‘Darül ferah’ denilen bir eve ancak mü’minlerin yetimlerini sevindirenler girer. İşte biz bunun peşindeyiz. 9 yıl önce bu derneği kurarken devletin ilgili kurumlarının çok ihmal edildiğini gördük. Nerede bir sosyetik alan var, oralara yuvalanmış tüm dernekler. Ama biz öyle yapmadık ve sadece adı bile yetecek bir dernek haline geldik” olarak açıklayan ve başkanlığını Ahmet Taş’ın üstlendiği “Gönül Yıldızları Derneği” ile de protokol imzalandı.

“Bakanlığın 2014 yılında da İnsani Yardım Vakfı (İHH) ile protokol imzalandığı görüldü

Ensar, Birlik Vakfı ve İlim Yayma Vakfı da var

Ayrıca imzalanan protokoller bununla da sınırlı değil. Milli Eğitim Bakanlığı Ensar Vakfı, Birlik Vakfı ve İlim Yayma Vakfı ile protokol imzaladı. MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün Ensar Vakfı ile imzaladığı protokole göre, vakıf sanatsal, sportif, sosyal, kültürel, bilimsel ve teknolojik gelişimi desteklemeye yönelik eğitim, seminer, proje, gezi, kitap okuma, yarışma, kamp, yaz okulu gibi etkinlikler düzenleyebilecek.

İlim Yayma Vakfı ve Birlik Vakfı ile imzalanan protokollerde de Ensar Vakfı’na yapıldığı gibi, e-yaygın sistemindeki öğretim programlarını kullanarak her düzeyde öğrenciye sosyal, kültürel, sportif, mesleki ve teknik kurslar düzenleme olanağı verildi.

Meclis araştırması açılsın

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Türkiye’deki cemaat ve tarikat yapılanmaları ile ilgili Meclis araştırması açılmasını istedi.

Ağbaba, araştırma önergesinde şu ifadeleri kullandı:

“Ülkemizde her geçen gün daha da yaygınlaşan cemaat ve tarikat yapılanmalarının araştırılması, Bakanlık ve idarelerin bu yapılarla olan her türlü ilişkilerinin incelenmesi, cemaat ve tarikatların Devlet içerisindeki yapılanmalarının tespit edilmesi, 15 Temmuz hain darbe girişimine giden sürecin değerlendirilerek cemaat ve tarikatların Devlet içerisinde kadrolaşmasının etkilerinin ortaya çıkarılması, cemaat ve tarikatların kurs, yurt ve eğitim adı altında çocuklara yönelik etkilerinin araştırılması amacı ile Anayasanın 98. TBMM İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını arz ve teklif ederiz.”