Günler süren saldırılar sonrası Mısır, İsrail ve Hamas’ı ateşkese ikna etti. Ancak Kudüs’te Filistinlilere müdahale sürdü. Filistin’in hamisi kesilen Ankara, hiçbir etki gösteremezken süreçten güçlü çıkan yine Kahire oldu.

Kırılgan ateşkes

Dış Haberler Servisi

İsrail güçlerinin 10 Mayıs’tan bu yana bombaladığı Gazze’de ateşkes süreci çok kırılgan da olsa başladı. Ateşkes şimdilik Kudüs’ü dışarıda tutup yalnızca Gazze’yi kapsarken Hamas’la İsrail arasında tansiyonu düşüren Mısır oldu. İsrail Başbakanlığı’nın Mısır’ın karşılıklı ateşkes girişiminde bulunduğunu ve bunun İsrail güvenlik kabinesinde oy birliğiyle onaylandığını duyurmasıyla dünya kamuoyu ateşkesin başladığını öğrendi.

Açıklamada, “Güvenlik yetkilileri, İsrail Ordusu Genelkurmay Başkanı, İsrail İç İstihbarat Servisi (Şabak) Başkanı, Mossad Başkanı ve Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı, Mısır’ın karşılıklı ateşkes girişiminin ön koşul olmaksızın kabul edilmesi yönündeki tavsiyelerini oy birliğiyle kabul etti” ifadelerine yer verildi.

HAMİLİK MISIR’IN

İsrail saldırganlığına karşı günlerce beklenmedik bir direniş gösteren Hamas da ateşkesi desteklerini duyururken Filistin davasında hamilik pozisyonu iddiasında olan Türkiye ise söz konusu ateşkes sürecinde hiçbir etki gösteremedi. Arabuluculuk görevi üstlenen Mısır bu ateşkesle hem İsrail hem de Hamas üzerinde etkin bir ağırlığı olduğunu ortaya koyarak yeni bir döneme kapı araladı. AKP hükümetinin bir süredir diyalog kurmaya çalıştığı Mısır lideri ‘darbeci Sisi’ Abdülfettah Sisi’nin İsrail’i ve Hamas’ı ateşkese ikna eden diplomatik gücünün bölgede bir süre daha etkilerini göstermesi beklenirken ABD ve Avrupa ülkeleri de bu ateşkesin mimarları arasında yer alıyor. Mescid-i Aksa’da ibadet edenlere, Şeyh Cerrah’ta Filistinlilerin evlerine dönük saldırılarla başlayan ve Gazze’nin günlerce bombalanıp 240’ı aşkın insanın hayatını kaybetmesine neden olan iki haftalık saldırgan süreç, başta ABD ve Avrupa olmak üzere birçok ülkeden gelen ateşkes çağrılarıyla yatıştırılmak istendi. ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yla beş kez telefonda görüşerek hem İsrail’i desteklediğini hem de gerilimi düşürmesi gerektiğini söylese de Tel Aviv, Avrupa’dan da gelen ateşkes çağrılarına “ulusal güvenlik” kılıfı uydurarak kulaklarını tıkamış ve Filistinlileri öldürmeye devam etmişti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın ise ateşkes için arabuluculuk faaliyetlerinden ötürü Mısır’a teşekkür etmesi dikkat çekti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Blinken’ın İsrailli mevkidaşı Gabi Aşkenazi’yle yaptığı ikili görüşme sonrası ateşkes için Mısır’a teşekkür ettiğini aktardı. Blinken’ın önümüzdeki günlerde İsrail ve Filistin ziyaretleri yapacağı da ifade edili. ABD Başkanı Joe Biden da ateşkesin hemen öncesi yaptığı açıklamada, Netanyahu ve Sisi’yle ayrı ayrı görüştüğünü duyurarak “Başbakan Netanyahu beni iki saatten az bir süre içinde başlayacak karşılıklı şartsız ateşkes sağlandığına dair bilgilendirdi. Mısırlılar da bize, Hamas ve Gazze’deki diğer grupların buna razı geldiğini bildirdi” demişti. Avrupa Birliği (AB) de ateşkesi memnuniyetle karşıladığını duyurdu. AB Konseyi Başkanı Charles Michel, “Barış ve güvenlik fırsatı kaçırılamaz” açıklaması yaparken Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres de ateşkes sürecinin takipçisi olacaklarını aktardı.

SAVAŞ SUÇLARI

İsrail şimdilik Gazze’ye dönük saldırılarına Mısır arabuluculuğuyla ara verse de geride 65’ü çocuk 247 can kaybı, yüzlerce yaralı, binlerce zarar görmüş konut ve baştan aşağıya yıkıma uğrayan bir Gazze kaldı. Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, İsrail’in saldırılarını durdurmak için başta Mısır olmak üzere sarf edilen tüm uluslararası çabalardan memnuniyet duyduklarını ifade ederek “İsrail, 11 gün süren bu korkunç savaş boyunca öldürme, korkutma ve soykırım gibi suçlar işledi” dedi. Iştiyye, İsrail’in saldırılarda 20’den fazla aileyi tüm fertleriyle katlettiğini dile getirerek “İşlenen tüm suçları Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşıyacağız” diye konuştu. Hamas Sözcüsü Abdullatif el Kanu ise ateşkesi kazanım olarak yorumlayarak “İşgal, Filistin direnişinin saldırılarının önünde duramadı ve kaçtı. Direniş, devam edecek. Siyonist işgal kırıldı, hayalleri dağıldı ve amaçları başarısız oldu” ifadelerini kullandı. Rusya ise “Ortadoğu dörtlüsü” olarak bilinen Rusya, ABD, BM ve AB’ye toplanma çağrısında bulundu. Rusya’nın BM Büyükelçi Yardımcısı Dimitri Polyanski, ateşkes sonrası yaptığı açıklamada “Ortadoğu Dörtlüsü’nün aktive edilmesinden yanayız. Dörtlünün gerilimi düşürmek ve güven ortamı yaratmak için bakanlar düzeyinde acil bir toplantı yapmasını istiyoruz” dedi. Öte yandan ABD merkezli haber ajansı Associated Press (AP), İsrail’in Şeyh Cerrah’ta Filistinlilere yönelik saldırılarını ve medyanın bu süreci ele alma biçimini eleştiren Emily Wilder isimli muhabirinin işine son verdi.

KUDÜS’TE SİLAHLAR SUSTU AMA GERİLİM DEVAM ETTİ

Ateşkesin yürürlüğe girmesinden saatler sonra tansiyon tekrar yükseldi. İsrail polisi işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’da cuma namazı sonrası şı plastik mermi ve ses bombasıyla müdahale etti. Binlerce Filistinli cuma namazının ardından Mescid-i Aksa’da İsrail’in geri adım atarak, Hamas ile ateşkese varmasını kutladı. Kubbetu’s Sahra ile Kıble Mescidi arasındaki revakların altında Filistin bayrakları açan kalabalık sık sık tekbir getirdi. Filistinliler, daha sonra Kubbetu’s Sahra yakınında bulunan İsrail polisinin konuşlandığı noktaya geldi. Gerginliğin artması üzerine İsrail polisi, ses bombası ve plastik mermiyle Filistinlilere saldırarak grubu dağıtmaya çalıştı. Öte yandan, İsrail polisinden yapılan açıklamada, cuma namazı sonrası düzenlenen gösteride çok sayıda kişinin taş ve molotofkokteyli attığı ifade edildi. Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamada, İsrail polisinin Mescid-i Aksa’daki müdahalesinde 20 Filistinlinin yaralandığı belirtildi.