Mersin'deki bayrak krizinin ardından, Trabzon'da linç girişimine kadar varan toplumsal gerginlik ortamından duydukları endişeyi 200 imzalı ortak bir bildiriyle dile getiren bir grup aydın, yetkilileri kışkırtmalara karşı uyararak göreve davet etti.

Mersin'deki bayrak krizinin ardından, Trabzon'da linç girişimine kadar varan toplumsal gerginlik ortamından duydukları endişeyi 200 imzalı ortak bir bildiriyle dile getiren bir grup aydın, yetkilileri kışkırtmalara karşı uyararak göreve davet etti.

Hak-İş, DİSK, KESK genel başkanları; İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Vakfı, İnsan Hakları Vakfı Kurumu, Türk Tabipler Birliği Başkanları'nın da imzalarının yer aldığı uyarı metninin imzacıları arasında Çetin Altan, Adalet Ağaoğlu, Murathan Mungan, Latife Tekin, Oya Baydar gibi yazarlar; Can Dündar, Mehmet Ali Birand, Zülfü Livaneli, Zeynep Göğüş, Hikmet Çetinkaya, Derya Sazak gibi basın mensupları; İbrahim Betil, Tarhan Erdem, Ahmet İsvan, orkestra şefi Gürer Aykal, heykeltıraş Mehmet Aksoy, çok sayıda tanınmış akademisyen, yazar ve sanatçı var. "Ülkemizde demokrasi, sivilleşme ve barış sürecinin, son günlerdeki gelişmelerle engellenmek istendiğini görüyor; yeniden şiddet ve çatışma ortamına dönüleceği kaygısını taşıyoruz", diye başlayan uyarı metninde, Nevruz kutlamaları sırasındaki provokasyonlarla birkaç çocuğun bayrak yırtmaya kalkışmasına tepkilerin, ırkçı-milliyetçi bir düzleme kaydığına; Trabzon'daki linç teşebbüsünde de görüldüğü gibi, bayrağa saygı duygusunun istismar edilerek kitlesel histeriye dönüştürüldüğüne; saldırganların değil saldırıya uğrayanların gözaltına alındığına dikkat çekiliyor. Bazı yazarlara ve kitaplara karşı saldırıların ve yasaklamaların Nazi dönemi uygulamalarını hatırlattığı da belirtilen bildiride, önümüzdeki günlerdeki kimi siyasal gelişmelerin bu kaygı verici ortamı daha da ısıtacağı hatırlatılarak "Barışçı ve yatıştırıcı politikaların, taviz değil, aklın ve sağduyunun gereği olduğuna inanıyoruz" deniyor. "Ayrımcı, yasakçı, statükocu ve çatışmacı zihniyetin ülkemize egemen olmasına razı değiliz. Ülkenin geleceğine karar vermeye yetkili tüm devlet kurumlarını ve dar siyasal çıkar hesaplarıyla ortamı gerginleştirmeyi ve kitleleri kışkırtmayı sürdüren çevreleri uyarıyor, sağduyuya davet ediyoruz" diye biten bildiri, özellikle şoven-milliyetçi kışkırtmaların ülke barışı için yarattığı tehlikenin altını çizerek, hükümeti ve yetkili kurumları, kışkırtıcıları cesaretlendirmemeleri konusunda uyarıyor.