Kızdıran adımlar
Washington, Hint-Pasifik’teki ülkeleri yakın markaja alırken Çin’i kızdıracak adımlar peş peşe geliyor. Pekin’in stratejik işbirliği çağrısına rağmen Tayland askeri anlaşmayı rafa kaldırma iması yaparken Japonya da silahlanmaya hız veriyor.
Dış Haberler
Dünyanın ekonomik ve politik ağırlık merkezinin kaydığı Asya-Pasifik’te ABD ile Çin arasındaki güç mücadelesinde tahkimat sürüyor. 19 Kasım’da sona eren ve Washington-Pekin gerilimine sahne olan Tayland'daki Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Örgütü Zirvesi’nin (APEC) hemen ardından Çin’i kızdıracak adımlar peş peşe geldi.
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in geleneksel dostluğu, kapsamlı stratejik işbirliğini geliştirme çağrısında bulunduğu Tayland, denizaltı alım anlaşmasını bozma sinyalleri verdi. Japonya ise silahlanma kapasitesini artırıyor.
ANLAŞMA TEHLİKEDE
Tayland Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Choengchai Chomchoengpaet, Çin ile 2017'de imzalanan S26T Yuan sınıfı denizaltı alım anlaşmasından çekilebileceklerini söyledi. Bangkok Post gazetesinin haberine göre, Chomchoengpaet, teslimatta gecikme yaşandığına dikkat çekerek Çin'in, anlaşma uyarınca denizaltında kullanmayı taahhüt ettiği CHD620 tipi motorun kullanılmasını istediklerini kaydetti.
Tayland donanmasının Çin tarafıyla denizaltı projesine dair aralıkta görüşme yapacağını vurgulayan Chomchoengpaet, denizaltında hangi tip motor kullanılacağının bilgisini isteyeceklerini ve sözleşmeye aykırı bir durum halinde anlaşmadan çekilebileceklerini belirtti. Tayland ve Çin'in devlete ait gemi inşa şirketi CSOC, proje için 393 milyon dolara anlaşmıştı. Denizaltının 5 ila 6 yılda teslim edilmesi bekleniyordu.
Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Wang Yi APEC’e katıldı.
PEKİN’E KARŞI HAZIRLIK
Diğer taraftan Japonya da Çin'in bölgesel nüfuzu karşısında, hem ABD ile güvenlik ittifakını hem de askeri caydırıcılığı güçlendiriyor. Çin'in yükselen gücü ve Kuzey Kore'nin sıklaştırdığı füze denemeleri karşısında Japonya silahlanmaya daha fazla kaynak aktarmaya hazırlanıyor. Askeri potansiyelinin sınırlarını zorlayan Tokyo yönetimi, "karşı saldırı" kapasiteli donanımlara erişebilme ihtimalini yokluyor.
Yürürlükteki "barışçıl anayasa"ya rağmen "askeri şemsiyesi" altındaki yakın müttefiki ABD ile "masada daha eşit ortaklık" hedefleyen Tokyo, komşularıyla güvenlik iş birliklerini de geliştiriyor. Japonya, "askeri entegrasyondan" vazgeçmediği ABD'nin füze sistemlerine ise müşteri olmaya devam ediyor.